Bugünlerde Türk bilim isanı deyince aklımıza Prof. Dr. Aziz Sancar’dan başkası gelmiyor.
Hattâ Türk politikacıların üzerinde uzlaşabildiği tek konu da Sayın Sancar olsa gerek, hakkıdır da!
Orhan Pamuk’un 2006 yılında Nobel Edebiyat Ödülü kazanmasının ardından ülkemize ikinci Nobel Ödülü’nü Kimya dalında getiren Sayın Sancar, hücrelerin hasar gören DNA’ları nasıl onardığını analiz eden araştırmalarıyla bu prestijli ödüle uzanmış, Türk bilim dünyasını gurura sürüklemişti.
Ülkemizi gururlandıracak pek çok isim var elbet. Kimisi çoktan attı bu adımları.
2001 yılında Boğaziçi Üniversitesi Fizik bölümünden mezun olan, Illinois Üniversitesi’nde ’Bir Nanometre Doğrulukta Işıma Okuması’ metodunu geliştiren, proteinlerin nasıl hareket ettiklerini bilim tarihinde ilk defa ispatlayan bir bilim insanımız var mesela: Ahmet Yıldız.
Ahmet Yıldız, dünyanın en prestijli bilimsel dergisi Science’a kapak olmuş, Gregory Weber Uluslararası Ödülü’ne layık görülmüş, Genç Bilim İnsanları ve Mühendisler Başkanlık Kariyer Ödülü’nü Barack Obama’nın elinden almayı tecrübe etmiş bir isim.
Açıkçası Tübitak’a ve desteğine pek de ihtiyacı yok… Peki bu desteğe ihtiyacı olanlar, ama Tübitak tarafından sallanmayanlar ne alemde?
Bir bakalım.
İlayda Şamilgil
Tübitak’ın işlevselliğini ve başında neden eski Ankara Hayvanat Bahçesi Müdürü Mustafa Sancar’ın bulunduğunu bize ilk defa sorgulatan isim, İlayda Şamilgil olmuştu.
2014 yılında ‘Sıvılardaki Su Oranını Mıknatısla Ölçebilen Ucuz, Hızlı ve Taşınabilir Sistem’ adlı projesi ile İlayda Şamilgil, fizik alanında dünyanın en prestijli proje yarışması olan ‘First Step To Nobel Prize In Physics’te 5000 projeyi geride bırakarak dünya birincisi olmuştu. O zamanlar bizi şaşırtan, -tabii artık pek de şaşırmadığımız şey ise; bu projenin önce Tübitak yarışmasına gönderilmesi ancak dereceye dahi girememesiydi.
İlayda Şamilgil, bugün NASA’nın Mars Projesi’nde görev yapıyor.
Barış Paksoy
2011 ve 2014 yılları, Tübitak yarışmalarında bir skandala daha sahne oldu.
2011’de İstanbul Erkek Lisesi öğrencisi olan Barış Paksoy, Tübitak Liseler Arası yarışmasından diskalifiye edildi. Araştırması ‘Ramanujan Asallarının Genelleştirilmesi’ üzerineydi; diskalifiye edilme sebebi ise Tübitak İstanbul Bölgesi Koordinatörü Prof. Dr. Ulvi Avcıata tarafından şöyle açıklanmıştı: ‘’Seviye üstü çalışma, tek başına hazırlanmış olamaz.’’
Halbuki Barış Paksoy, henüz 15 yaşındayken Ulusal Matematik Olimpiyatları’nda bronz madalya kazanmıştı, araştırmanın tamamen ona ait olması gayet inandırıcıydı. Bu durum Almanlara da inandırıcı gelmiş olmalı, çünkü 2014 yılında da Almanya’nın en prestijli üniversitelerinden Berlin Humbold Üniversitesi, Barış Paksoy’u burslu olarak bünyesine kattı...
Kaan Alper
Bu yıl bir skandalla daha karşılaştık. Gaziantep Özel Deva Anadolu Lisesi öğrencisi Kaan Alper, içerisinde GPS Modülü, yükseklik sensörü, ısı-sıcaklık sensörü, basınç sensörü ve ivme sensörü bulunan bir uydu tasarladı: ancak Tübitak papaz eriğini imam eriğine çeviren projelerle oldukça meşgul olmalı ki; Kaan Alper’in bu projesini de reddetti.
Ancak proje, İzmir’de düzenlenen DOESEF (Doğanata Education, Science, Energy, Engineering, Project Fair) yarışmasında Türkiye birincisi oldu. Kaan Alper, projesiyle 2017’de Los Angeles’ta Intel’in davetlisi olacak, INTEL ISEF 2017’de ülkemizi temsil edecek...
Tuna Ilgın Kozak
İzmir Özel Tevfik Fikret Fen Lisesi 10. sınıf öğrencisi Tuna Ilgın Kozak son yıllarda ülkemizde kapanmaz yaralar açan bir konuyu projesine taşımıştı: Madenlerde çalışan işçiler.
Madenlerde çalışan işçilerin, anlık olarak konumlarının kayıt altına alınması ve acil durumlarda müdahale edilecek yerlerin kolay saptanabilmesini sağlayan proje, Tübitak tarafından bırakın dereceyi, sergilenmeye bile değer görülmemişti! ‘TOF/Uçuş Süresi ile Maden İçinde Konum Belirleme’ adlı proje, MEF Uluslararası Araştırma Projeleri Yarışması’nın Fizik dalında birincilik ödülü ve inovasyon ödülüne layık görüldü…
(Bu yılın Tübitak birincisi projenin, Antalya Manavgat Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencisi Levent Akbaba’ya ait, okunmuş fasulye projesi olduğunu da hatırlatalım.)
Elif Bilgin
İlk denemesinde Tübitak’ı tercih etmeyip, moralini bozmayan bir hanımefendi var bu kez: Koç Lisesi öğrencisi, Elif Bilgin.
2013 yılında Google Bilim Fuarı’na çevre sorunları konusunda fayda sağlayacak ‘Muz Kabuklarının Biyoplastik Üretiminde Kullanılması’ projesi ile katılan Elif Bilgin, hem 15 finalistten biri oldu, hem de popüler bilim dergisi Scientific American tarafından verilen Science In Action ödülüne layık görüldü.
Melisa Yıldırım
Tübitak’ın görmezden gelmediği, yine de hatrı sayılır bir derece de vermediği bir hanımefendi ile konuyu kapatalım: Melisa Yıldırım.
İzmir Fen Lisesi 11. sınıf öğrencisi olan Melisa Yıldırım, insan cildindeki yaşlanmaya karşı geliştirdiği nano malzeme kaplı krem ile, Tübitak Bilim Yarışması Ege Bölgesi Biyoloji ikincisi oldu. Ege Üniversitesi laboratuvarlarını kullanarak 2 yılda geliştirdiği madde, uluslararası ilaç sanayisinin de dikkatini çekti.
Henüz bir sene daha lise okuyacak olan Melisa Yıldırım’ın Türkiye’de kalıp kalmayacağı hakkında bilgimiz yok. Tahminlerimiz var tabii, ama hoşumuza gittiği söylenemez...
Kaynaklar: Yeniasir.com.tr, Radikal.com.tr, Milliyet.com.tr, Shiftdelete.net, Antalyaajans.net, Akademikpersonel.org, Bundlehaber.com, Haber7.com, Gercekbilim.com, Sabah.com.tr