1-7 Mart Deprem Haftası

İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, Türkiye’nin dünyanın en etkin deprem kuşaklarından birinin üzerinde bulunduğu bildirildi.1-7 Mart Deprem Haftası nedeniyle yapılan açıklamada, geçmişte Türkiye’de birçok yıkıcı depremler olduğu gibi, gelecekte de sık sık oluşacak depremlerle gerekli tedbirleri alınmadığı takdirde büyük can ve mal kaybının yaşanacağının bir gerçek olduğu vurgulandı. Açıklamada, “Deprem Bölgeleri Haritası'na göre, yurdumuzun yüzde 92'sinin deprem bölgeleri içerisinde olduğu, nüfusumuzun yüzde 95'inin deprem tehlikesi altında yaşadığı ve ayrıca büyük sanayi merkezlerinin yüzde 98'i ve barajlarımızın yüzde 93'ünün deprem bölgesinde bulunduğu bilinmektedir. Ayrıca ilimizin yüzde 20’si 1. derece, yüzde 50’si 2. derece, yüzde 11’i 3. derece ve yüzde 19’u 4.-5. derece deprem bölgelerinde yer almaktadır” derildi.Türkiye’de 1999 yılında meydana gelen Marmara Depremi’nin anlayış değişikliği bakımından milat olduğu bildirilirken şu ifadelere yer verildi:”Kriz yönetimi anlayışı yerine risk yönetimi anlayışı benimsenmiş, AFAD’ın kurulmasıyla bütünleşik risk ve afet yönetimi sistemi büyük ivme kazanmıştır. Eğitim çalışmaları, geçici barınma alanlarının tespiti ve altyapılarının hazır hale getirilmesi, geçici barınma ünitelerinde dünya standartları üzerine çıkılmış olması, lojistik merkezlerinin kurulması çalışmaları, müdahale ekipmanlarındaki kapasite ve standart arttırılması, kalıcı konutların tesliminde zamanın kısalması ve yüksek kalite gibi sonuçlar elde edilen bazı kazanımlardır. İlimizin 2 milyonu aşan yerleşik nüfusu ve ilimizi ziyarete gelen 12 milyon civarındaki turist düşünüldüğünde yapı stokunun güvenilir olması önemlidir. Yapılaşmada zemin etüt çalışmaları(depremsellik, zemin şartlarına göre hareket v.b.), yapı denetim çalışmalarının titizlikle takip edilmesi gerekmektedir. Başta deprem olmak üzere diğer tüm doğal ve teknolojik afetlere karşı hazırlıklı olmak, toplumun bilinç düzeyini yüksek tutmak, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının yanı sıra sivil toplum ve tüm bireylerin en önemli görevlerdendir.”