Sürpriz! Hayatınızın en mucizevi, en heyecanlı ama bir o kadar da zorlu dönemine başlıyorsunuz. Muhtemelen şu anda hamile olduğunuzdan haberiniz yok. Çünkü henüz bebeğinize dair somut bir şey bulunmuyor. Belki de hamile olma ihtimalinizi hissetmişsinizdir. Ama kafanızın içinde cevaplanmayı bekleyen bir sürü soru var haliyle.
Öncelikle hamileliğin 1. haftası olarak tabir edilmesine rağmen neden bebeğin henüz var olmadığını açıklayalım. Hamilelikte hangi hafta içinde olduğunuzun hesaplanması biraz farklıdır. Kadın doğum uzmanları bu hesabı yaparken son regl olduğunuz tarihinin ilk gününü baz alır. Döllenme ise (eğer regliniz düzenliyse) son regl tarihinizden 14 gün sonra gerçekleşir. Yani bebeğiniz 2 hafta geriden gelir diye düşünebilirsiniz.
Bu durumda siz 4 haftalık hamileyken minik bebeğiniz (embriyo) henüz 2 haftalık olacaktır. Bu hesaplamada hamilelik süreci 40 hafta olarak düşünülür. Ancak bu süreç 42 haftaya kadar uzayabilir. Buna göre doğum 38. hafta ile 42. hafta arasında gerçekleşecektir diyebiliriz.
Hamileliğiniz boyunca araştırdığınız yerlerde en çok karşınıza çıkacak olan terim: Trimester.
9 aylık hamilelik dönemi 3’er aylık periyotlara bölünür ve her periyot trimester olarak adlandırılır. İlk üç ayınızdan 1. trimester olarak bahsedilir. İkinci üç ayınız yani 4,5 ve 6. aylar 2. trimester olur. Son 3 ayınız ise 3. trimester olarak adlandırılır. Her trimesterin kendine özgü belirtileri vardır ve bebeğinizin gelişimi de içinde bulunduğunuz trimestere göre farklılık gösterir.
Mesela 1. trimester'inizde hamilelik belirtileriniz yoğunken, 2. trimester'de oldukça rahatlar ve kendinizi daha iyi hissedersiniz. 3. trimester'e geldiğinizde bu kez büyüyen karnınızla birlikte yeni belirtiler ve zorluklar oluşur.
Hamileliğiniz boyunca düzenli aralıklarla doktor kontrollerine gitmeniz gerekir. Bu, sağlıklı bir hamilelik dönemi geçirmeniz ve bebeğinizin gelişimini takip etmek açısından oldukça önemlidir. Bu kontroller ilk iki trimester'inizde iki veya üç hafta aralıklarla yapılırken, son trimester'de yani doğum tarihiniz yaklaştıkça daha sık yapılır. Bu randevuların sıklığına doktorunuz karar verecektir.
Ayrıca çeşitli risk faktörlerinin belirlenmesi, bebeğinizin gelişimi ve sağlık durumu ile ilgili bazı saptamaların yapılması için de belirli haftalarda çeşitli gebelik testlerinden geçersiniz. Bu testler hem sizin sağlığınız hem de bebeğinizin sağlığı için son derece önemlidir.
Kan testi idrar testine göre daha güvenilir bir testtir ve yaptırmak için adetinizin gecikmesini beklemenize gerek yoktur. Döllenmiş yumurta 5-6 gün içinde rahim duvarına yerleşir ve bununla birlikte vücuttaki HCG hormonu artmaya başlar. Bu hormonun artışı belli bir seviyeyi geçince kan tahlilinde görülebilir. Normalde hamileliğin ilk 3 haftası oluşum sürecidir. Yani yumurtlama, döllenme ve döllenen yumurtanın rahme ulaşması. Bu yüzden de hamilelik 4. haftada net olarak anlaşılabilir. Ancak 1 hafta henüz çok erken olsa da kan testinde anlaşılma ihtimali çok yüksektir. Kan testi yaptırmak için adetinizin gecikmiş olması gerekmez.
Hamilelik uzun bir süreçtir ve her haftasında vücudunuzda farklı bir belirti oluştuğunu görürsünüz. Yumurtanın döllenmesinden itibaren hamilelik serüveniniz başlamış olur aslında. Çünkü hormonlarınız da çoktan çalışmaya başlamıştır ve vücudunuz hamile olduğunuzu anlamanızı sağlayacak bazı sinyaller verir. Bu sinyallere de erken hamilelik belirtileri adı verilir. Yani ilk haftadan itibaren eğer bedeninize kulak verirseniz bunları hissedebilirsiniz. Çünkü hamileliğin en büyük belirtisi reglinizin gecikmesi olsa da bu her zaman hamile olduğunuz anlamına gelmez. Diğer belirtiler ise şunlardır:
Keşke Olmasa: Hamilelikte Mide Bulantısı İle İlgili Bilmeniz Gerekenler
Tabii bu belirtilerin hemen hepsi her anne adayında görülmeyebilir ya da şiddeti kişiden kişiye göre değişebilir. Bazı kadınlar bu belirtilerin çoğunu yaşamıyorken, bazıları da yoğun bir şekilde yaşayabilir.
Diğer tüm haftalar için Hafta Hafta Gebelik sayfamızı ziyaret etmeyi unutmayın!