Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkan Yardımcısı ve Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Çetin Osman Budak, "1 TIR domatesin 10 cep telefonu, 1 TIR mermerin ise bir bilgisayar ediyor" diyerek, "Bu nedenle diyoruz ki markalaşmaya, katma değere önem vermek gerekiyor. Domates bile markalaşmalı, mermer bile işlenmeli markalaşmalı. Bu nedenle diyoruz ki, Türkiye’nin bir sanayi stratejisine ihtiyacı var, reformlara ihtiyacı var." görüşünü savundu.ATSO'nun kasım ayı meclis toplantısında konuşan Çetin Osman Budak, Türkiye'nin ekonomi alanında kısmi düzenlemelere değil köklü reformlara ihtiyacı olduğunu savundu. Sanayinin ve tarımın ekonomideki rolünün azaldığını savunan Budak, " Tarım niye böyle oldu?" sorusunun cevabını yine kendi verdi: "Çünkü toptancı halde ortalama kilogram fiyatı artmasına rağmen 1 lira. Yani 1 kasa domates bir diş macunu ediyor. 1 TIR domates 10 tane cep telefonu ediyor." dedi. İhracat rekorları kıran madencilikte ise blok mermerin tonu 165 dolardan ihraç edilmesine karşın 20 tonluk 1 TIR mermerin ancak 1 bilgisayar edebildiğine dikkat çeken Budak, "Bu nedenle diyoruz ki markalaşmaya, katma değere önem vermek gerekiyor. Domates bile markalaşmalı, mermer bile işlenmeli markalaşmalı. Bu nedenle diyoruz ki, Türkiye’nin bir sanayi stratejisine ihtiyacı var, reformlara ihtiyacı var." diye konuştu. 2013 sonuna gelinmesine rağmen ekonomi cephesinde değişen bir şey olmadığını belirten Budak, "Hepimiz aynı şekilde idare edip gidiyoruz." dedi. Dünyada ise ilginç gelişmeler yaşandığına dikkat çeken Budak, "Sanki yeni bir dünya ekonomik sistemi kuruluyor. ABD birkaç yıl önceden planladığı gibi İran’la anlaştı. Orta Doğu’ya değil, Asya’ya yönelmek istiyor. Çünkü artık kaya gazı sayesinde enerjide dışa bağımlılıktan kurtuldu. Çin gibi Asya ülkeleriyle Pasifik serbest ticaret anlaşması yapıyor. Çin’de ise 60 maddelik reform planı açıklandı. Daha serbest bir ekonomiye geçiyorlar. Çin parası Yuan’ın daha fazla değer kazanacağını göreceğiz." şeklinde konuştu.KREDİ KARTI ÖNLEMİ PERAKENDEYİ ETKİLERİşsizliği yüzde 6,5'in altına düşürmeyi hedefleyen ABD'nin, Avrupa ile birlikte enflasyonu yüzde 2’ye çıkarana kadar faizleri sıfıra yakın tuttuğuna değinen Budak şöyle konuştu: "Biz ise yüzde 10 işsizliği, yüzde 8’e yakın enflasyonu dert bile etmiyoruz. Cari açık karşısında da önlem olarak kredi kartında taksitin önüne geçilmesi konuşuluyor. Kredi kartı harcama toplamı 80 milyar lira. Türkiye’de perakende cirosu 500 milyar lira civarında. Dolayısıyla kredi kartı önlemi ekonominin genelini etkilemez, sadece perakende de buna bağımlı sektörleri etkiler. Türkiye’nin artık bu tür kısmi önlemler yerine daha köklü reformlara yönelmesi gerekiyor.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz