10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü

Zonguldak İl Halk Sağlığı Müdürü Dr. Aslıhan Külekçi Uğur 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı önemine dikkat çekerek basın açıklamasında bulundu.

10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü’nün önemine değinen Aslıhan Külekçi, “Günümüzde, insanlar giderek değişen ve karmaşık hale gelen yaşam koşullarına uyum sağlamaya çalışmakta ve giderek artan sorunlarla ve sorumluluklarla mücadele etmektedir. Özellikle yoğun stres yaşanan süreçlerde, gerekli başa çıkma ve problem çözme becerileri geliştiremeyen bireyler, çeşitli davranış bozuklukları ve ruhsal sorunlarla karşı karşıya kalmaktadır. Ruh sağlığı ile ilgili sorunlar toplumda yaygın olarak görülmekte, kronikleşme eğilimi göstermekte, sosyal ve mesleki işlevleri olumsuz yönde etkileyerek bireylerin hayata aktif olarak katılımını büyük ölçüde engellemektedir. Sağlık denildiğinde her ne kadar beden sağlığı anlaşılsa da sağlığın bir bütün olduğu, bedenen, ruhen ve sosyal yönden tam bir iyilik hali olduğu unutulmamalıdır. Ruh sağlığının genel sağlığın ayrılmaz bir parçasıdır ve oluşturduğu hastalık yükü ile toplumsal açıdan büyük bir öneme sahiptir. Tüm bu nedenlerden dolayı, dikkatleri ruh sağlığının önemine ve bu alanda yaşanan sorunlara çekerek psikiyatrik ve nörolojik hastalıklarda koruyucu önlemlere ağırlık verilmesini, tedavi hizmetlerinin niteliğinin arttırılmasını ve ruh sağlığı konusunda toplumsal farkındalığın oluşmasını sağlamak amacıyla Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu tarafından 1992 yılından bu yana her yıl 10 Ekim günü tüm dünyada “Ruh Sağlığı Günü” olarak kutlanmaktadır” dedi.

Dünya Ruh Sağlığı Günü’nün bu yıl ki temasının “Depresyon” olduğunu ifade eden Külekçi, açıklamasında şöyle dedi:

“Her yıl farklı bir konusu olan Dünya Ruh Sağlığı Günü bu yılki teması “Depresyon: Küresel Kriz” olarak belirlenmiştir. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre depresyon; dünya genelinde birçok farklı yaş, cinsiyet ve milletten yaklaşık 350 milyon kişiyi etkilemekte ve küresel hastalık yükünde üçüncü sırada bulunmaktadır. Yine Dünya Sağlık Örgütü tarafından depresyonun, 2030 yılında bu konuda birinci sırada olması öngörülmekte ve geleceğin en önemli sorunlarından biri olmaya devam edeceği tahmin edilmektedir. Depresyon; duygusal, zihinsel, davranışsal ve bedensel bazı belirtilerle kendini gösteren yaygın ve tedavi edilebilir bir hastalıktır. En dikkat çekici belirtisi çökkün ruh hali olmakla birlikle kişide belirgin bir sıkıntıya ve yeti kaybına neden olan, günlük yaşamdaki hiçbir şeyden zevk alamama, ilgi ve haz kaybı, uykusuzluk yada aşırı uyuma, iştah değişikliği, fiziksel ve duygusal enerji kaybı, değersizlik, çaresizlik, aşırı ya da uygun olmayan suçluluk duyguları, yineleyici ölüm ya da intihar düşüncesi, konsantrasyon, karar verme ve hafıza sorunları gibi belirtiler de eşlik etmektedir.

Depresyon tedavi edilebilir bir hastalık olmasına rağmen ön yargı, etiketleme, izole etme gibi toplum tarafından sergilenen olumsuz tutumlar nedeniyle kişiler tedavi için başvurudan kaçınmaktadır. Bununla birlikte, hastalık ile ilgili belirtilerin yeterince bilinmemesi, hastalığın tedavi edilebilirliği hakkındaki yanlış düşünceler, kişilerin ruh sağlığı hizmetinin nasıl alınacağı yönünde yeterli bilgiye sahip olmaması ve hekime ulaşmada yaşanan sıkıntılar da tedaviye başvuru oranını düşürmektedir.

İlimiz genelinde Atatürk Devlet Hastanesi, Kdz. Ereğli Devlet Hastanesi ve Çaycuma Devlet Hastanesi’nde ruh sağlığı ve hastalıkları uzmanları ile psikologlar, Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde ise çocuk ve ergen ruh sağlığı ve hastalıkları uzmanı görev yapmakta olup intihar girişimleri ve diğer kriz durumları ile karşılaşan kişilere ve ailelerine uygun zamanda, gerekli psikososyal desteğin verilmesi amacıyla Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi, Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi Ek Binası, Çaycuma Devlet Hastanesi ve Kdz. Ereğli Devlet Hastanesi bünyesinde Psikososyal Destek ve Krize Müdahale Birimleri oluşturulmuştur. Ruh sağlığının iyileştirilmesinin önemi hakkında toplumun bilinçlendirilmesi, önyargı, ve ayrımcılığın önlenerek ruh sağlığı sorunu olan kişilerin tedavi sürecine katılımının desteklenmesi hepimizin acil önceliğidir. Ruh ve beden sağlığının bir bütün olduğu unutulmamalı, genel sağlığın korunabilmesi için ruh sağlığına verilen önemin bedensel sağlığa verilen önemle aynı ölçüde olmalıdır.”