HABER

"103. yılında Çanakkale Zaferi" paneli

Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Turan: - "O zamanın bir numaralı devleti, 'Dünyayı tek başıma idare edebilir miyim?' iddiasında olan İngilizler için kabul edilmeyecek bir hüsrandı. Bunu İngilizler hiçbir zaman unutmadılar ama öyle çok da zikretmediler. Kitaplarına bile almadılar çünkü utanç duyulacak, haysiyet kıracak bir şeydi Çanakkale" - "FETÖ ihanet damarını kaldırdığınızda yine Mehmetçik şahlanıyor. Aynı şaheserini Afrin'de de doğduruyor. Afrin tesadüf değildir. Tarih, geleceği inşa eder"

ÇORUM (AA) - Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, "O zamanın bir numaralı devleti, 'Dünyayı tek başıma idare edebilir miyim?' iddiasında olan İngilizler için kabul edilmeyecek bir hüsrandı. Bunu İngilizler hiçbir zaman unutmadılar ama öyle çok da zikretmediler. Kitaplarına bile almadılar çünkü utanç duyulacak, haysiyet kıracak bir şeydi Çanakkale." dedi.

Turan, Hitit Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Ethem Erkoç Konferans Salonu'nda düzenlenen "103. yılında Çanakkale Zaferi" panelinde, son yıllarda özellikle gençlerin tarihe ilgisinin arttığını belirterek "Tarih bizim kimliğimiz, hazinemiz. Hele hele Türk tarihi dünyanın en büyük hazinesi." ifadesini kullandı.

Çanakkale Savaşı'nın kara, deniz ve hava kuvvetlerinin ilk defa bir arada kullanıldığı çok yönlü bir savaş olduğuna işaret eden Turan, bu savaşla ilgili her sene yeni bulgular ortaya çıktığını, bunun da yeni yorumları beraberinde getirdiğini anlattı.

Bu savaşın o zamanki dünya güçlerinin en teknik vasıtalarını savaş alanında bulundurmalarının yanı sıra tarihe en çok atıf yapılan savaş olduğuna dikkati çeken Turan, "İnsanoğlunun icraat olarak en zor gerçekleştirdiği şey, savaştır. Laboratuvarlarda deneyler yapmaktan, aya gitmekten, büyük icatlar yapmaktan daha zordur. Her devirde böyle olmuştur. Çünkü toplumun kaderi savaşla çizilir. Devletler, uygarlıklar, kültürler savaşla başlar ve arkasından doğan yapılarla büyük eserlerle yükselir." diye konuştu.

- Olağanüstülükler savaşı: Çanakkale

Turan, Çanakkale zaferinin İngilizler için utanç verici sonuçlar ortaya koyduğunu aktararak şöyle devam etti:

"O zamanın bir numaralı devleti, 'Dünyayı tek başıma idare edebilir miyim?' iddiasında olan İngilizler için kabul edilmeyecek bir hüsrandı. Bunu İngilizler hiçbir zaman unutmadılar ama öyle çok da zikretmediler. Kitaplarına bile almadılar çünkü utanç duyulacak, haysiyet kıracak bir şeydi Çanakkale. Bunun ikincisini de Kut'ül Amare'de yaşattı Osmanlı ordusu. Son nefesinde tabiri caizse yeri öptürdü. Tam 13 bin İngiliz askerini, silahlarını teslim ettirerek teslim aldı. Bu dünya tarihinde görülmüş bir şey değildir."

Çanakkale Savaşı'nı olağanüstülükler savaşı olarak adlandıran Turan, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Buna mucize de diyebiliriz. Mucizeler sadece peygamberler döneminde olmadı. Mucizeler Allah'ın bir lütfudur. Olayların gelişimine, kazanılan başarılara baktığınızda insan havsalası almıyor. Fizikle falan çözemezsiniz bunu. Seyyit Mehmet Çavuş'un o top mermisini koymasını fizikle açıklayamazsınız. Bataryada bulunup hesap yapan, atış emrini verdirecek uzman subay veya er de yok. Kabataslak atıyorlar. Mesafe hesaplaması yok, doğru dürüst matematiği de yok bu insanların ama gemiyi batırıyorlar. Bu zincirleme bir felaket doğuruyor karşı taraf için."

- FETÖ ihanet damarı

Prof. Dr. Turan, Türk milletinde "devleti ebedi müddet" felsefesi bulunduğunu, sadece bu düşüncenin bile devleti yaşatabileceğini vurgulayarak bunun büyük bir güç olduğunu söyledi.

Devlet ve iktidarları tek başına olmasa da yıkan ve yok eden şeyin ihanet olduğunu, ihanetin de bu dönemde 15 Temmuz'da görüldüğünün altını çizen Turan, şöyle konuştu:

"FETÖ ihanet damarını kaldırdığınızda yine Mehmetçik şahlanıyor. Aynı şaheserini Afrin'de de doğduruyor. Afrin tesadüf değildir. Tarih, geleceği inşa eder. Afrin'e niçin geldiler, biliyor musunuz? Tarihin en önemli kentlerinden biri, sembolik olarak Hristiyan Batı medeniyetinin en önemli şehirlerinden biri Antakya'dır, hedef orasıdır. Çünkü 900 yıl önce Haçlılar da yine Kudüs'ü ve Antakya'yı kurtarmak için gelmişlerdi. Antakya'da Hristiyanlığın ilk kilisesi vardır. Havarilerin ilk okulunu açtıkları yerdir. Hala bu ağırlığını, bu inanç mekaniğini devam ettirmektedir."

Batı toplumunun attıkları adımların tesadüf olmadığına, tarihi bizzat sembollerle yaşadıklarına işaret eden Turan, "Adı PYD olabilir, PKK olabilir, tamamen onun kolu, onun maşası. Değişik şekilde dolanıyor. Münbiç de tesadüf değildir." dedi.

Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Necdet Hayta'nın da sunum yaptığı panele Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

En Çok Aranan Haberler