Filistinli Alul ailesinin teslim ettiği emanetle ilgili konuşan, Başkonsolos Büyükelçi Ahmet Rıza Demirer, "Bu emanet bizim için burada, kardeşliğimiz ötesinde birlikteliğimizi korumanın bizler için bir namus borcu olduğunu gösteriyor çünkü bu aile bir Türk Osmanlı askerinin bıraktığı emaneti 106 yıldır sahibi gelip teslim alacak diye sabırla beklemiştir." ifadelerini kullandı.
OSMANLI ASKERİNİN FİLİSTİN'DEKİ MÜTHİŞ HİKAYESİ
AA ekibi Osmanlı askerinin emanetine 100 yıldan uzun süredir gözü gibi bakan Filistinli ailenin hikâyesini ilk kez 3 yıl önce haberleştirmişti. Bugün o hikâyeye yeni bir halka eklendi. Filistinli ailenin üyelerinden Ragıp Hilmi el-Alul'un anlatımına göre hikâyenin başlangıcı 1915 yılına uzanıyor.
O dönem Birinci Dünya Savaşı sırasında Filistin'den başka cepheye sevk edilen bir Osmanlı askeri, birikmiş tüm parasını bir parça beze sararak Nablus şehrinin bilinen esnaflarından Rüşdü Efendi'ye bırakmış. Alul'un amcası Rüşdü Efendi, Osmanlı askerinin "Dönebilirsek alırım" diye bıraktığı emaneti yıllarca muhafaza etmiş.
"TORUNLARI GELİR ALIR" DİYE SAKLAMIŞ
Parayı bırakan ve kimliği bilinmeyen Osmanlı askeri Filistin'e bir daha hiç dönememiş, ancak Rüşdü Efendi'den sonra torunları da "Belki bir gün geri döner veya bir akrabası gelir ister" düşüncesiyle emanete büyük özenle sahip çıkmaya devam etmişler.
PARANIN MİKTARINI BİLE SAYMAMIŞLAR
Hatta o kadar ki, 2018'de AA ekibi haberini yapana kadar "emanettir açılmaz" diyerek paranın miktarını bile hiç saymamışlar.
SULTAN MEHMED REŞAT DÖNEMİNDEN KALMA
Nabluslu esnaf ailenin yıllardır büyük sadakatle koruduğu emanet, 10 adet yarımşar liralık, 117 adet birer liralık ve 5 adet de beşer liralık banknotlardan olmak üzere toplamda 147 Osmanlı lirasından oluşuyor.