HABER

11 Eylül'ün sırrını kaldırabilecek adam

Üzerinden sekiz yıl geçti ancak 11 Eylül ABD'nin gündemindeki yerini hala koruyor.

11 Eylül'ün sırrını kaldırabilecek adam

Saldırılardan bir buçuk yıl önce ilginç bilgiler edinen CIA'in bunları FBI'dan gizlemesinin ardında esrarengiz bir El Kaide militanının olduğu iddia ediliyor.

El Kaide’nin 11 Eylül’de Dünya Ticaret Merkezi’nin ikiz kulelerine düzenlediği saldırının üzerinden sekiz yıldan fazla zaman geçti ancak bu olay New Yorkluların gündemini hala işgal ediyor. Obama yönetimi saldırının beyni Halid Şeyh Muhammed’in nasıl yargılanması gerektiği konusunda tartışmaya devam ederken, kulelerin henüz yeniden inşa edilememiş olması her zamankinden daha fazla tartışılıyor.

Aram Roston, New York Observer’da yayımlanan makalesinde konunun yepyeni bir boyutunu gündeme getirdi: CIA, 11 Eylül’den bir buçuk yıl kadar önce El Kaide’yi kontrolüne alabilmek adına örgütün içine bir ajan yerleştirmeye çalışıyordu.

Olayın ilginç yanı CIA’in peşine düştüğü ajanın gizli eşcinsel olması. CIA, cinsel yönelimini kullanarak bu militanı muhafazakar İslamcı çevresine karşı çalışmaya ikna etmeye çalışıyordu.

Öte yandan bu olay 11 Eylül’ün üzerindeki esrar perdesinin kaldırılmasına da yardımcı olabilecek bir nitelik taşıyor. Neden devletin bazı kurumlarının kimliğini bildiği bir terörist 11 Eylül saldırılarını gerçekleştirmeden önce diğer kurumlar tarafından yakalanmadı?

"KISA BOYLU, ŞİŞMAN VE EŞCİNSEL"

New York Observer’a konuşan istihbarat yetkilileri söz konusu militanın adının Ahmed Hikmet Şakir ya da “Iraklı Şakir” olduğunu ifade etti. Olayı yakından takip eden bir kaynak, Şakir’i, “Mantar gibi kısa boylu, şişman ve eşcinsel” olarak tanımladı.

Şakir’in hikayesi 5 Ocak 2000 tarihinde Kuala Lumpur Havaalanı’nda başlıyor. Şakir burada o sırada Dubai’den gelmekte olan Yemen doğumlu bir başka terörist Halid el Mihdar’la buluşuyor. Yetkililer o sırada Şakir hakkında çok fazla bilgi sahibi olmasalar da Mihdar’la görüştüğü için bir anda dikkatleri üzerinde topluyor. Henüz 25 yaşındayken örgütün eylemlerinin büyük bir kısmında önemli roller oynayan Mihdar’ın bu olaydan bir buçuk yıl sonra 11 Eylül saldırısında kullanılan uçakları kaçıran isimlerden biri.

Normalde, CIA’in pasaportundaki çok girişli ABD vizesi hakkında FBI’a haber vermesi gerekiyor. Bu durumda 11 Eylül’ün aylar öncesinden engellenmesi bile söz konusu. Ancak CIA bunu yapmak yerine Mihdar ve Şakir’i izlemeyi yeğliyor. Mihdar üç gün boyunca kaldığı bir eve gelen diğer militanlarla birlikte gelecekte uygulamayı düşündükleri saldırıların planlarını yapıyor.

MÜKEMMEL KÖSTEBEK

Şakir’in bu toplantılara katılıp katılmadığı belli değil ancak Mihdar’ın “terör zirvesi” sürerken CIA mükemmel köstebeği bulduğuna inanıyor. Radikal cihatçılarla bağlantıları çok sağlam olan Şakir, istihbarat kaynaklarına göre “terörist gibi de görünmüyor.” Roston’la konuşan bir diğer kaynak Şakir’in “potansiyel bir ajan” olarak tanımladı. Kendisinin eşcinsel olduğu yönündeki inanç da bu imajı güçlendirdi.

İslamcı cihatçılar eşcinselliğe en azından kamuoyu önünde sıcak bakmıyor. Dolayısıyla Ortadoğu’daki ülkelerde yaşayan eşcinseller kendilerini mümkün olduğunca saklamaya çalışıyor. Roston, bir kişinin cinsel yöneliminin ortaya çıkarılacağı yönündeki tehditlerin o kişiye karşı kullanılabilecek güçlü bir motivasyon olduğu görüşünde.

Ancak CIA’in Şakir’i köstebek olarak kullanma hedefleri olumlu sonuç getirmedi. Ajanlar Şakir’le bağlantı kurdu hatta bir seferinde kendisine karşı kullanılabilecek kanıt bulmak için evine bile girdi ama Şakir, CIA’e olumsuz yanıt verdi.

Bu arada Midhar ve diğer teröristler de Malezya’ya kaçtı. O dönemde Midhar’ın ABD vizesiyle ilgili bir rapor hazırlayan bir FBI ajanı, CIA tarafından susturuldu. Midhar da tamamen ortadan kayboldu. Buna rağmen, CIA Ağustos 2001’e kadar Midhar konusunda FBI’ı bilgilendirmeyi reddetti. Bu tarihten sonra da iş işten geçmiş oldu.

BİLGİLER FBI'DAN NEDEN GİZLENDİ?

Eğer FBI daha erken bilgilendirilmiş olsaydı saldırılar engellenebilirdi. 11 Eylül Komisyonu Başkanı Thomas Kean, Midhar’ın o dönemde kendi adını kullanmakta olduğunu ve kendisini bulmanın zor olmayacağını söyledi. Bu durumda sorulması gereken asıl soru şu: Neden Midhar’la ilgili bilgiler FBI’la paylaşılmadı?

11 Eylül Komisyonu’nun hazırladığı kapsamlı raporda bu soruya net bir yanıt verilmedi. İçeriden isimler bunun başlıca sebebinin CIA’in FBI’dan nefret etmesi olduğunu söylese de bu açıklama yeterli değil. Bu durumda Şakir’in hikayesi devreye giriyor. FBI’a Midhar hakkına bilgi vermek Şakir’le ilgili planları bozabilirdi.

Roston’a konuşan 11 Eylül Komisyonu’nun eski direktörü Philip Zelikow, Şakir hikayesini yalanlayamadığını ve daha fazlasını öğrenmek istediğini söyledi. Kean de “Doğru olmadığını söyleyemem ama böyle bir bilginin Komisyon’dan gizlenmesi tuhaf olurdu” dedi. Roston, CIA’in konuyla ilgili sessizliğini koruduğunu yazdı.

CIA'İN İZLEME LİSTESİNE ALINDI

Her şekilde Şakir’i ajan olarak kullanma çabaları başarısızlığa uğradı. Öalezya zirvesinin bitişinden kısa süre sonra Şakir ülkeyi terk etti. Bu durum CIA’in şüphelerini daha da artırdı. 11 Eylül saldırılarından birkaç hafta önce Şakir, CIA’in izleme listesine alındı.

Geçtiğimiz günlerde Şakir’in adı neo-muhafazakar çevrelerde bir anda popüler oldu. Ne CIA’in planı ne de Şakir’in eşcinselliği dile getirildi ancak Kuala Lumpur bağlantısı ve ıraklı olması dikkat çekti. Şahin siyasetçiler bu durumu Irak işgalini meşrulaştırmak için geçerli bir sebep olabileceğini savundu. Ancak Roston bu çabanın da pek sonuç getirmediğini ifade etti zira Şakir Irak ajanı değildi.

Şakir en son 11 Eylül saldırılarından sonra Katar ve Ürdün’de görüldü. Kısa süreli tutuklamalardan sonra serbest bırakıldı. Bugün ne piyasada kendisine ait bir fotoğraf var ne de nerede olduğu biliniyor.

En Çok Aranan Haberler