HABER

111 yıldır kazılan başkent: Hattuşa

Anadolu'nun ilk medeniyetlerinden Hatti ve Hititlerin kültürel mirasına ev sahipliği Hititlere 450 yıl başkentlik yapmış, Çorum'un Boğazkale ilçesindeki Hattuşa antik kenti, UNESCO "Dünya Kültür Minrası" ve "Dünya Belleği" listelerindeki tek antik şehir unvanıyla Türkiye'nin göz bebeği turizm mekanları arasında yer alıyor - Milattan önce 1280'de Hititler ile Mısırlılar arasında yapılan, tarihte bilinen ilk yazılı antlaşma Kadeş Antlaşması'nın imzalandığı başkent olarak da bilinen Hattuşa'da kazı çalışmaları 111 yıldır sürdürülüyor - Almanya'ya götürülen ve 94 yıl aradan sonra doğduğu topraklara getirilen Boğazköy Sfenksi ve kazılardan çıkarılan eserler, sergilendikleri Boğazköy Müzesi'nde ziyaretçileri tarihte uzun bir yolculuğa çıkarıyor

ÇORUM (AA) - GAZİ NOGAY-KEMAL CEYLAN - Anadolu'nun ilk medeniyetlerinden Hatti ve Hititlerin kültürel mirasına ev sahipliği yapan Çorum'un Boğazkale ilçesindeki Hattuşa antik kenti, UNESCO "Dünya Kültür Minrası" ve "Dünya Belleği" listelerindeki tek antik şehir unvanıyla Türkiye'nin göz bebeği turizm mekanları arasında yer alıyor.

Çorum'un Boğazkale ilçesindeki Hattuşa antik kenti, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'nün (UNESCO) "Dünya Kültür Mirası" ve "Dünya Belleği" listelerindeki tek antik şehir unvanıyla Türkiye'nin adeta göz bebeği turizm mekanları arasında yer alıyor.

Doğal, tarihi ve kültürel güzellikleriyle Türkiye'nin önemli turizm merkezlerinden biri olan Çorum, Anadolu'nun ilk medeniyetlerinden Hatti ve Hititlerin kültürel mirasına ev sahipliği yapıyor.

"Tarihi Milli Park" ilan edilen Boğazkale ilçesindeki Hititlerin başkenti Hattuşa, antik şehri çevreleyen 6 kilometrelik surları, anıtsal kapıları, 71 metre uzunluğundaki yer altı geçidi, Büyükkale'deki sarayı, bugüne kadar açığa çıkarılan 31 tapınağı, kentin kuzeydoğusundaki Büyükkaya sırtlarında açığa çıkarılan çok büyük boyuttaki buğday siloları ve Yazılıkaya Açık Hava Tapınağı ile görülmeye değer mekanlar arasında yer alıyor.

Hattuşa, şehir kalıntıları ile Aslanlı Kapı, Kral Kapı ve Yazılıkaya Açık Hava Tapınağı'nın eşsiz bir sanatsal başarıyı temsil etmesi, milattan önce ikinci ve birinci bin yılda Anadolu ve Kuzey Suriye'deki medeniyetler üzerinde önemli hakimiyet kurması, saray, tapınak, ticaret merkezlerinin başkentin kapsamlı görüntüsünü oluşturması, yıkılan Hitit medeniyetinin tek şahidi olması, kral sarayı, tapınaklar ve temellerden oluşan bazı yapı ve mimari toplulukların kusursuz biçimde korunması nedeniyle UNESCO tarafından 28 Kasım 1986'da "Dünya Mirası Listesi"ne dahil edilmişti.

Bilinen en eski Hint-Avrupalı dili temsil eden çivi yazılı tablet arşivleri de barındırması sebebiyle 2001 yılında da UNESCO'nun "Dünya Belleği Listesi"ne dahil edilen Hitit Medeniyeti'nin başkenti, UNESCO'nun her iki listesinde de yer alan tek antik şehir unvanına sahip antik şehir olarak dikkat çekiyor.

Milattan önce 1280'de Hititler ile Mısırlılar arasında yapılan ve tarihte bilinen ilk yazılı antlaşma Kadeş Antlaşması'nın da imzalandığı başkent olarak da bilinen Hattuşa, 111 yıldır sürdürülen arkeolojik kazı çalışmaları, tarihi yapıları, bakım ve onarım çalışmalarının yapılması için Almanya'ya götürülen ve 94 yıl aradan sonra doğduğu topraklara getirilen Boğazköy Sfenksini de barındıran Boğazköy Müzesi'ndeki eserleriyle görsel bir şölen sunduğu ziyaretçilerini adeta tarihte de yolculuğa çıkarıyor.

- Turist hedefi 350 bin

Kültür ve Turizm İl Müdürü Ömer Arslan, AA muhabirine, Türkiye'de kültür turizminin yeniden yükselişe geçtiğini belirterek, yaklaşık 5 bin yıllık Hitit medeniyetine ev sahipliği yapan Çorum'da bu yıl 350 bin turist gelmesini beklediklerini söyledi.

Çorum'un gerek arkeolojik kazı alanları, gerekse tarihi eserleriyle zengin bir kültür hazinesine sahip olduğunu ifade eden Arslan, "Çorum'daki müzelerimizde 34 bine yakın eser bulunmaktadır. Bunların yaklaşık 6 bini sürekli sergilenmektedir. Diğerleri depolarımızda muhafaza edilmektedir. Zaman zaman bu eserlerimiz de çeşitli vesilelerle tanzime çıkartılıyor. Eserlerimizin büyük bir bölümü de Ankara Anadolu Medeniyetler Müzesinde sergilenmektedir." dedi.

Başta Hitit medeniyeti olmak üzere Çorum'un sahip olduğu tarihi değerleri turizme kazandırmak amacıyla projeler geliştirdiklerini anlatan Arslan, bu projelerle 2012 yılında Çorum'a 200 bin turist geldiğini hatırlattı.

Ardından gelişen süreçte turizmin ülke genelinde zarar gördüğünü dile getiren Arslan, "Ülkemizde kültür turizminin yeniden şahlandığına dair verilerimiz var. 2012 yılında Çorum'da ören yeri ve müze ziyaretçi sayısı 200 bini bulmuştu. Ancak daha sonra kültür turizmi, bir takım konjonktür değişikliklerden negatif yönde etkilenmişti. Şimdi ören yerlerimizdeki ziyaretçilerin sayısına baktığımızda bu yıl 350 bini yakalayacağımızı düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.
\

- "Turizm için 285 milyon lira bütçeli 30 projemiz var"

Arslan, Çorum'un turizm potansiyelini artırmak ve dünyanın ilgisini yeniden Hitit medeniyetine çekmek için 285 milyon lira bütçeli 30 proje hayata geçireceklerini söyledi.

Projelerin bir kısmı için Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı (OKA) ve Avrupa Birliği hibelerinden yararlandıklarını ifade eden Arslan, şunları kaydetti:

"Kadim medeniyetlere ev sahipliği yapan ilimizde 4 yıl içerisinde tamamlanacak, 285 milyon lira bütçeli 30 büyük projemiz var. Tarihi Koyunbaba Köprüsü, ziyaretçi karşılama merkezleri, Hitit Barajı, bazı konak ve eserlerin restorasyonu gibi pek çok proje yürütüyoruz. 4 yılın sonunda turizm altyapımız tamamlanmış olacak. Diğer yandan da tanıtım çalışmalarımız devam ediyor.

Samsun-Ankara Karayolu üzerindeki turizm içerikli tabelalarımızı yeniledik. Karadeniz'den İç Anadolu'ya geçen vatandaşlarımız, Çorum'un ne gibi tarihi değerlere sahip olduğu hakkında fikir sahibi olacak. Tanıtım çalışmalarımız için Samsun, Amasya ve Tokat'ın da dahil olduğu bir destinasyon planlaması yapıyoruz. Her ilin 'en'lerini ön plana çıkartacak bir çalışma içerisindeyiz. Günümüzde kültür turizmi açısından olumlu gelişen konjonktürel değişime yerel yönetimler olarak sıkı bir şekilde hazırlanıyoruz."

En Çok Aranan Haberler