CEM ŞAN - Bursa'nın İznik ilçesinde, Osmanlı döneminin ilk vezirlerinden Çandarlı Halil Hayrettin Paşa tarafından yaptırılan ve adını minaresini kaplayan yaklaşık 12 bin parça turkuaz, mavi ve yeşil renkli çinilerden alan İznik Yeşil Cami, bölgeye gelen turistlerin ilgi odağı oluyor.
İznik surlarının içinde, Lefke ve İstanbul kapıları arasında, Lefke Kapı'nın kuzey batısında yer alan İznik Yeşil Cami'nin kitabelerinde Çandarlı Halil Hayrettin Paşa'nın 1378'de inşasını başlattığı ancak vefat etmesi nedeniyle oğlu Ali Paşa tarafından 1392'de tamamlandığı belirtiliyor.
Kitabelerinin en önemli yanı ise yapının mimarı olarak Musa oğlu Hacı isminin geçmesi. Bu özelliği, camiyi mimarı bilinen ikinci Osmanlı dönemi eseri yapıyor.
İznik'in Osmanlı dönemi yapıları içinde en önemli ve abidevi mimari eser olan Yeşil Cami, kitabesi, planı, üslubu, süslemeleri, kullanılan malzemenin kalitesiyle Osmanlı mimarisinin erken döneminde inşa edilen yapıların arasında özel bir yer tutuyor.
Yaklaşık 626 yıllık Yeşil Cami, çinilerle kaplı görülmeye değer güzellikteki minaresiyle yurt içinden ve dışından gelen ziyaretçiler tarafından ilgiyle incelenip, fotoğraflanıyor.
Erken Osmanlı mimarisinin örneklerinden olan İznik Yeşil Cami, tek kubbeli, merkezi camilerin gelişmiş örneklerinden biri olarak dikkati çekiyor.
Caminin ibadet mekanına açılan kenarlarında birer kum saati motifi bulunan, renkli ve beyaz mermerden yapılmış sütunlu kapı kemeri de turistlerden ilgi görüyor.
Osmanlı sanatının, Selçuklu minare geleneğinin en iyi örneklerinden birine sahip Yeşil Cami, erken Osmanlı döneminin tek kubbeli en görkemli camileri arasında yer alıyor.
- 12 bin parça çiniden oluşan minare
Minaresindeki çini süslemelerinden dolayı Yeşil Cami ismiyle anılan caminin minaresi, ana mekanın kuzeybatı köşesinde bulunuyor.
Kare tabanı üzerinde gövdesi çokgen prizma olarak başlayan, yuvarlak gövdeli olarak devam eden minare, tek şerefe ve konik bir külahla tamamlanıyor.
Minarenin bilezik kısmıyla taş süslemeleri arasına lacivert çinilerden oluşturulmuş bezemeler görülürken, bunların ortasında da altı köşeli yıldızlar dikkati çekiyor.
Yaklaşık 12 bin parça turkuaz, mavi ve yeşil renkli çinilerle zikzaklı mozaik tekniğiyle bezenen minare, tüm heybetiyle yıllara meydan okuyor.
- "Minaresine hayran kaldım"
Camiyi ziyarete gelen Yalçın Öztürk, tarihi yerleri çok sevdiğini ve Osmanlı'dan kalan eserleri daha fazla ziyaret ettiğini, bu caminin mimari özelliklere sahip olduğunu söyledi. Öztürk, "Cami adını, minaresindeki çinilerden almış. Böyle bir esere sahip olduğumuz için kendimizi şanslı sayıyorum. Bu çinileri ve ışık oyunlarını seyretmek kadar keyifli bir şey yok. Kim yaptıysa ve yaptırdıysa Allah razı olsun. Bu güzel eseri bize bıraktılar." diye konuştu.
Ziyaretçilerden Mustafa Çelik, camiden çok etkilendiğini belirterek, "Buradaki tarihi dokunun korunması gelecek nesiller açısından çok iyi olmuş. Minaresindeki çiniler ve işçilik hayran bırakıyor. Herkesin burayı gelip görmesini tavsiye ederim." dedi.
İstanbul'dan gelen Bilal Çağatay Erentürk de İznik'i daha önce de ziyaret ettiğini dile getirerek, şunları kaydetti:
"İznik'in muazzam bir tarihi birikimi var. Osmanlı yapılarının büyük bir görkemi ve cezbedici özelliği var. Buraya her geldiğimde Yeşil Cami'yi de ziyaret ederim. Bursa'daki Yeşil Cami'yi de gördüm orası da muazzam bir yapı ama Osmanlı yapıları içinde güzel olan camilerden birisi de ilk dönemlerde yapılmış olan İznik Yeşil Cami'dir. Minaresine hayran kaldım. Son derece güzel desenlendirilmiş ve gayet güzel renklerin kullandığı çinili bir minareye sahip. Caminin mimari özellikleri de insanı etkiliyor. Osmanlı'nın ilk dönemlerinde yapılmış olan bu eser ilk günkü görkemini bizlere sunuyor. Allah yapanlardan ve yaptıranlardan razı olsun."