12 Eylül Askeri Darbesinin Yıldönümü

Osmanlı Ocakları Güneydoğu Anadolu Bölge Başkanı Yasin Öztemel, 12 Eylül askeri darbesinin, ülkemizi birçok yönden karanlığa ve geriye götürdüğünü söyledi.12 Eylül 1980 askeri darbesinin üzerinden 33 yıllık bir zaman geçmesine rağmen unutulmadığını ve unutulmaması gerektiğini belirten Yasin Öztemel, 12 Eylül’ün ülkeyi felakete ve yıkıma maruz bırakmış tam teşekküllü bir yıkım projesi olduğunu söyledi. Öztemel, "12 Eylül öncesi ve sonrasına baktığımızda adeta darbeye zemin hazırlandığını müşahede ediyoruz. O günün bazı kalemşörleri darbeye alkış tutmakla kalmamış, antidemokratik uygulamaları ve zulümleri maalesef desteklemişlerdir. Oysaki TBMM’nin kapatılması, çok partili sistemin alaşağı edilmesi, ülkemizi sosyal, siyasal ve ekonomik yönden geriye götürmüştür. Faturasını bütün halkımızın ödediği bu kaos dolu günler, aslında demokratik parlamenter sistemin ne derece hayati önemde olduğunu, aslında bir kez daha kanıtlamıştır. Bu karanlık günlerde insanlar sorgusuz, sualsiz cezaevlerine atılmış, işkenceler görmüş ve asılarak idam edilmişlerdir. Elbette ülkemizde demokrasiye yönelik antidemokratik müdahaleler, 12 Eylül ile sınırlı değil. 12 Mart, 27 Mayıs darbeleri ile 28 Şubat post modern darbe süreci, milletimizi yıkıma uğratmıştır. 1980 darbesiyle ülkemizin gelişim süreci zafiyete uğramakla kalmadığı gibi, birlik ve beraberliğimize zarar vermek isteyen şer güçler de rahat hareket olanağı bulmuşlardır. Ancak şunun unutulmaması gerekiyor. Yüce milletimiz, şer güçlere hiçbir zaman prim vermemiş ve destek olmamıştır. Yüce Rabbimden temennimiz odur ki, biz 12 Eylülleri, 12 Martları yaşadık. İnşallah çocuklarımız yaşamazlar. Bu ülkenin askerini, polisini, vatandaşla karşı karşıya getirmek isteyenler, inşallah her defasında olduğu gibi, bir kez daha hüsrana uğrayacaklar. Yüce milletimiz, bu antidemokratik darbeler sürecini ve darbecileri hiçbir zaman unutmamış ve unutmayacaktır" dedi.Öztemel, sözlerini şöyle sürdürdü: "Geçtiğimiz Mayıs ayında yaşanan ve sözüm ona çevrecilik gibi masum talepler adı altında yapılan, ama aslında demokratik rejimi hedefleyen kanunsuz eylemlere milletçe şahit olduk. Bu eylemleri yönlendirenler, gençlerle güvenlik güçlerini karşı karşıya getirerek bundan siyasi nema çıkarmak isteyenler, aslında amaçlarının çevre veya ağaç olmadığını, tamamen seçimle iktidara gelmiş olan sivil hükümeti, antidemokratik yollarla devirmek olduğunu gizleme ihtiyacı bile duymamışlardır. Birtakım karanlık çevrelerle işbirliği yapan ülkemizi kara bulutlarla çevirmek isteyenlerin bu kirli senaryoları, ne mutlu bize ki, yüce milletimizin sağduyusu ile bir kez daha bertaraf edilmiştir. Demokrasilerde hükümetlerin işbaşına geleceği veya işbaşından ayrılacağı platform, seçim sandığıdır. Hükümetler TBMM’de kurulur, TBMM’de yıkılır.""Artık halktan kopuk, halkın sesine kulak vermeyen siyasetçiler, kanunsuz, haksız ve gayri hukuki bir takım çabalardan destek ummaktan vazgeçmelidir" diyen Öztemel, bunların aksi halde her seçim döneminde bir kez daha sandığa gömülmekten kurtulamayacaklarını kaydetti. Öztemel, bu vesileyle, 12 Eylül 1980 askeri darbesini yapanları ve buna çanak tutanları bir kez daha kınadıklarını sözlerine ekledi.