MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, "Darbe, milli iradenin boğazına bağlanmış yağlı urgan, masum ve mazlumlara eziyet, işkence, mahkumiyet ve hatta ölüm fermanıdır." ifadelerini kullandı.
Büyükataman, 12 Eylül darbesinin 38'inci yılı dolayısıyla yayımladığı mesajda, Türkiye'nin darbelerin ceremesini çok çektiğini, acı ve ağır faturalarına belirli aralıklarla katlanmak durumunda kaldığını belirtti.
Her defasında yıkım getiren darbelerin, Türkiye'yi tarihin gerisine ittiğini aktaran Büyükataman, demokrasiye ket ve darbe vuran söylem, eylem ve her türlü girişimin Türkiye'nin hem önünü kapattığını hem de ufkunu kararttığına değindi.
Darbenin demokrasinin kızağa çekilmesi ve uçurumdan atılmasına neden olduğunun altını çizen Büyükataman, şu değerlendirmede bulundu:
"Darbe, milli iradenin boğazına bağlanmış yağlı urgan, masum ve mazlumlara eziyet, işkence, mahkumiyet ve hatta ölüm fermanıdır. Milliyetçi Hareket Partisi 50 yıllık şerefli geçmişinde darbeye en çok maruz kalan, darbelerden en çok zarar gören bir millet ve demokrasi anıtıdır. Bu sebeple darbe ve demokrasi dışı arayışlar kimden gelirse gelsin milliyetçi hareket olarak karşısında durduk ve durmaya devam edeceğiz."
- "12 Eylül'ün tehditlerine teslim olmadık"
Büyükataman, 12 Eylül 1980'de yönetime el koyanlar tarafından MHP yöneticileri dahil yüzlerce partilinin, uydurulan senaryo, tertip, düzmece belge ve yalancı şahitlerle haksız yere suçlanarak tutuklandığını bildirdi.
O zulüm ve baskı dolu günlerin unutulamayacağını vurgulayan Büyükataman, ülkücü kadroların hapishanelerde yıllarca süren sorgularla hayatlarının karartıldığını anımsattı.
Kula kulluk etmeyip, zulme boyun eğmediklerine dikkati çeken İsmet Büyükataman, şunları kaydetti:
"Kanımız aktı, bedenlerimize kurşunlar yağdı, bombalar yanı başımızda patladı ama hak bildiğimiz yoldan, doğru gördüğümüz ülkülerimizden vazgeçmedik. 12 Eylül'ün tehditlerine teslim olmadık çünkü biz hakkımız yense de tarih ve millet huzurunda haklıydık. Çünkü biz ihlas sahibi, ülkü sahibi, ahlak ve edep mihveri, millet ve vatan sevdalısı milliyetçi-ülkücü harekettik. 12 Eylül Türk milletinin milli-kültürel erozyona karşı vatan topraklarının kaybedilmemesi için diktiği fidanların acımasızca kırılma tarihidir.
Sayın Genel Başkanımızın dediği gibi '12 Eylül'de bizim çocuklar kazandı diyorlardı. Çok şükür 15 Temmuz'da onların gayri meşru çocukları kaybetti, bu kez Türk milleti kazandı. Türkiye ayaklandı, ayıklandı ve yeni bir tarih yazdı.'
İslam'ın bin yıllık sancaktarı olan aziz Türk milleti, bu kutlu görev yerine kendisine Amerika'nın Ortadoğu karakolu elbisesini giydirmek isteyenlere 'Türk cihan hakimiyeti mefkuresi' sancağını tekrar kaldırarak cevap vermiştir.
Yüzyıllardır Türksüz ve Müslümansız bir Anadolu hayali kuran haçlıların hayalleri yıkılmıştır. Türk milleti, Türkiye sevdalıları artık bir ve beraber olarak onların gayri meşru çocuklarına asla geçit vermeyecektir.
Başta merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş Bey olmak üzere eylülün kırdığı güllerin, dava arkadaşlarımızın ruhları şad, mekanları cennet olsun."