13 yıllık kan davası son buldu
ŞANLIURFA (İHA) - Şanlıurfa'nın Siverek İlçesi'nde aralarında kan davası bulunan İpekli ve Akkoyun aileleri verilen barış yemeğiyle barıştı.
13 yıl önce Siverek'e bağlı Kapıkaya Beldesi Bağlık Mahallesi'nde yaşayan Fahri Akkoyun daha önce aralarında husumet bulunan İpekli ailesinin bulunduğu bir topluluğa el bombası atması sonucu kan davası başlamıştı. El bombasıyla başlayan kan davasında 6 çocuk annesi Cahide İpekli (35) olay yerinde ölmüş, İpekli ailesinden 17 kişi de yaralanmıştı. Olayın ardından İpekli ailesi de tarlada çalışan Emine Akkoyun ile kızı Lütfiye Akkoyun otomatik silahlarla öldürmüştü. Uzun yıllardan beri aralarındaki kan davası süren İpekli ve Akkoyun ailelerinin barışması için Siverek'in ileri gelenleri, Jandarma Bölük Komutanı ile Belediye Başkan Yardımcısı Ali Murat Bucak'ın arabuluculuk yapmasıyla her iki taraf bir araya gelmeyi kabul etti. Kapıkaya Beldesi'ne bağlı Bağlık Mahallesi İlköğretim Okulu'nda düzenlenen barış yemeğine Siverek İlçe Jandarma Bölük Komutanı Binbaşı Uğur Bayraktar, Kapıkaya Belde Belediye Başkanı Cuma Kayruka, Siverek Belediye Başkan Yardımcısı Ali Murat Bucak ile İpekli ve Akkoyun ailelerine mensup yaklaşık 2 yüz kişi katıldı. Barış yemeğinin ardından bir konuşma yapan Jandarma Bölük Komutan Binbaşı Uğur Bayraktar, "İki tarafında barışa rıza göstermeleri bizi mutlu etmiştir. Suçta ferdi ceza vardır. Bir kişinin işlediği suç yüzünden tüm aileyi cezalandırmak olmaz. Bu durum İsrail devletinin bugün bir asker için tüm Filistinlileri cezalandırması gibidir. Kim olursa olsun suç işlediği zaman kanun önünde mutlaka cezasını çeker. Cezayı kanunlar verir, kişiler veremez. Bu güzel günün hazırlanmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" diye konuştu. Kan davasının ekonomik ve sosyal bir gerilemeye sebep olduğunu kaydeden İpekli ailesinin illeri geleni Abdurahman İpekli, gelecek nesillerin bu cehalet batağına sapmaması için, tüm küskün ve kan davalı ailelerin barışmaları gerektiğini kan davasının yoksulluk, acı ve ölümden başka hiçbir kazancı olmadığını dille getirdi.
Günler öncesinden hazırlığına başlanılan barış yemeği için, dev kazanlar içersinde kavurma ve pilavlar pişirildi. İlköğretim okulunun sınıflarına serilen uzun sofralarda dualar eşliğinde aileler barıştı. Barış yemeğinden sonra her iki taraf birbirleriyle tokalaşarak, uzun yıllar görüşmedikleri için birbirleriyle hasret giderdi.
