15 Temmuz Gazisi 2 Sene Sonra Aynı Yerde O Anları Anlattı

15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde yaralanarak gazi olan Sabahattin Ünal, 2 sene sonra aynı yerde yaşadığı o anları anlattı. Sabahattin Ünal, “Mermiler, ateş ve ölüm gözüme gelmeden koştum” dedi.Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından 15 Temmuz 2016’da yapılan hain darbe girişimi sırasında 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde kalçasından vurularak gazi olan 60 yaşındaki Sabahattin Ünal, 2 sene sonra aynı yere gelerek İHA mikrofonuna yaşadığı o anları anlattı. "Bu ülkeyi beleş bulmadık, kimseye yedirmeyiz" diyen Sabahattin Ünal, ölüm gözüne gelmeden koştuğunu ve kalçasından vurularak yere yığıldığını söyledi. Kanının son damlasına kadar ülkeyi savunacağını ifade eden Ünal, “Allah bir daha bu millete böyle bir şey yaşatmasın. Bir tane FETÖ denen despot, çıkıyor kendini ahir zamanın kurtarıcısı sayıyor. Sen kendini kurtar pislik, bu vatanın evladına bu kanı döktürmeye senin hakkın yok. Cenab-ı Allah Cumhurbaşkanımızın ömrünü uzatsın. İninize gireceğim dedi ve inşallah inlerine girer. Bu vatanın bekası, bu bayrağın dalgalanması için nasıl ki Recep Tayyip Erdoğan Evladı Fatiha olduysa, bizler de kalelerin burcuna şanlı bayrağımızı dikmek için Ulubatlı Hasan olmaya hazırız. Bu ülkeyi beleş bulmadık, beleşte kimseye kolay kolay yedirmeyiz. Kanımızın son damlasına kadar mücadelemizi sürdürmeye hazırız” dedi.“Mermiler, ateş ve ölüm gözüme gelmeden koştum”Kalçasından mermi yediğini ve olduğu yere yığıldığını söyleyen Ünal, “Ben bu köprüye geldiğimde burada tanklar vardı. Burada tahmini 22-25 civarında asker ve başlarında komutan vardı. Burada vatandaşlara ateş ediyor. Hiç mermiler, ateş ve ölüm gözüme gelmeden koştum. En sonunda da eskiden gişeler olan yerde son mermiyi orada yedim. Sol kalçamdan yedim, buradan çıkarak beni olduğu yere indirdi” diye konuştu.“Akademisyenler, ordudaki generaller aklınızı peynir ekmekle mi yediniz?”FETÖ mensuplarının davalarda suçunu kabul etmemesinden yakınan Ünal, “Suçunu kabullenmek başka, bir de halen kendini korumak amaçlı, o Pensilvanya’daki mikrop, despot, meczup, akıl hastası yani. Ben buna hayret kalıyorum. Koskoca akademisyenler, ordudaki generaller aklınızı peynir ekmekle mi yediniz? İnsanın en büyük idraki aklını kullanması lazım. Bir ordunun komutanı, askerini düşmana karşı savaşta nasıl başarılı olur öyle eğitir. Gidipte bir meczuba tabi olmaz” şeklinde konuştu.