SİNAN USLU - TBMM İçişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Celalettin Güvenç, 15 Temmuz gecesi Meclisin açılmasının stratejik bir hamle olduğunu belirterek "Zor anlardı, Meclis bombalandı, Genel Kurul Salonu'ndaki avizelerin başımıza düşme riski vardı." dedi.
Güvenç, FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin 3. yılında AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
TBMM'nin darbeciler tarafından bombalandığını anımsatan Güvenç, Türk milletinin, tarihindeki en ağır ihanetlerden birini savuşturduğunu söyledi.
FETÖ'nün darbe girişimine karşı koyarken 252 şehit verildiğini, 2 bin kişinin gazi olduğunu belirten Güvenç, "Millet olarak bunu savuşturmayı başardık. Millet olarak dünyaya bir inançla, kararlılıkla bağımsızlığımız için tankın altına yatabileceğimizi, üstüne çıkabileceğimizi, havadan ölüm yağdıran uçaklara karşı direnebileceğimizi gösterdik. O gece başta Cumhurbaşkanımız, Meclis Başkanımız, Başbakanımız ve millet olarak dünyaya örnek bir direniş sergiledik." diye konuştu.
- "Genelkurmay kavşağında yolu kestiler"
Kendisinin, 15 Temmuz gecesi Ankara Gölbaşı'nda bir düğünde olduğunu anlatan Güvenç, şöyle devam etti:
"Saat 22.30 sıralarıydı, darbe girişimi olduğu anlaşılınca 'Meclise gelelim' dedik. Çocuklarım yanımdaydı. Oğlum, 'İlla ben de geleceğim' dedi. Kendisine 'gelme' dedim. Kravatımı çıkardı. 'Yolda tanıyabilirler, milletvekili olduğunu anlayabilirler, kravatsız git daha iyi.' dedi. Kimliğimi de aldı. Yola çıktık, Genelkurmay kavşağında yolu kestiler, geçemedik. Sonra dolandık, emniyet müdürlüğüne girmek zorunda kaldık. 'Emniyette kriz masasına bir bakalım' dedim. Gittik, orada telaşla çalışan arkadaşlara baktık. Daha sonra TBMM'ye geldik."
Darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi dönemin TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ı arayarak "Meclisin açılması çok stratejik bir hamle olur." dediğini aktaran Güvenç, TBMM Genel Kurulunun toplanmasının, darbecilerin psikolojilerinin kırılması adına önemli olduğunu vurguladı.
Güvenç, "Zor anlardı, Meclis bombalandı. Genel Kurul Salonu'ndaki avizelerin başımıza düşme riski vardı." dedi.
- "Türk milleti destan yazdı"
Meclisin, 15 Temmuz gecesi açılmasının stratejik bir hamle olduğuna işaret eden Güvenç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, 15 Temmuz gecesi "Ben ülkemdeyim, başka yerde esaret altında yaşayacağıma, ülkemde ölürüm." diyerek meydan okumasının ve insanları meydanlara çağırmasının, darbe girişiminde en belirleyici faktör olduğunun altını çizdi.
Türk milletinin zenginiyle fakiriyle, kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla, cahiliyle okumuşuyla meydanlara yürüdüğünü, caddeleri tuttuğunu ve tankları yürümez hale getirerek destan yazdığını ifade eden Güvenç, şunları söyledi:
"15 Temmuz gecesi tarihin en hain girişiminin yaşandığı bir gece olduğu gibi aynı zamanda bir milletin ne kadar büyük bir meydan okuma, ne büyük bir cesaret sahibi olduğunun da gecesidir. İkisi bir aradadır. Sonuçta millet inancı, iradesi ve cesareti galip gelmiştir. İnanıyorum ki bu topraklarda ebediyen seçilmiş hükümetlere karşı böyle hain darbe girişimleri yapılamayacaktır."
İlerleyen süreçte darbe girişimi sonrasında siyasiler arasında oluşan "ortak ruh" konusunda sıkıntıların olduğunu söyleyen Güvenç, muhalefetin, sırf iktidarı yıpratma, devirme adına FETÖ'yü araç olarak kullandığını savundu.
- "Herkesin aynı safta yer alması lazım"
Muhalefetin, FETÖ'nün darbe girişimini tenkit ederken aslında iktidarı yıpratmak için konuştuğunu, konuyu araçsallaştırdığını dile getiren Güvenç, "Oysa tüm marjinal gruplara, terör örgütlerine karşı, demokrasiye inanan herkesin aynı safta yer alması lazım. Amasız, ancaksız, lakinsiz bu işlere karşı çıkmamız gerekiyor. Bunu sağlarsak ülkemiz, demokrasi ve milletimiz kazanır." dedi.
Emniyette, askeriyede ve yargıda FETÖ'nün operasyonel gücünün minimize edildiğine dikkati çeken Güvenç, "Bunun dışındaki mücadele de zaten devam ediyor. Devletin teyakkuzu sürüyor. Bundan sonra FETÖ veya benzer örgütlerin kamu vicdanında yer bulması mümkün değil. FETÖ üzerinden Türkiye'deki tüm cemaatlerin, muhafazakar yapıların da psikolojik olarak yıpranması söz konusu. Bu da FETÖ'nün hanesine yazılacak bir şey." değerlendirmesini yaptı.