Sudan'dan 1800'lü yıllarda tarım işçiliği için gelen ve Anadolu'yu yurt benimseyen Afro-Türklerin torunları, bugün Söke ve Germencik ilçelerinde yaşamaya devam ediyor.
TEN RENKLERİ FARKLI AMA...
Ten renkleri yöre halkından farklı olsa da mutfaklarındaki yemekleri, yaşam biçimleri, türküleri hatta şiveleri dahi Egeli olan Afro-Türkler, George Floyd'un polis tarafından öldürülmesi sonrası dünyada tartışılan ırkçılığa anlam vermekte zorlanıyor.
'EGELİ GİBİ HİSSEDİYORUZ'
Burunköy Mahallesi'nde yaşayan, "Arap Hasan" lakaplı 2 çocuk babası 61 yaşındaki Hasan Biberci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ataları Sudan'dan gelmesine rağmen zaman içinde kendilerini daha çok Egeli gibi hissetmeye başladıklarını, topluluk dışından evliliklerle beyaz ve siyah tenli çocukların kardeşçe yaşadığını söyledi.
Çocuklarının Aydınlılarla evlendiğini belirten Biberci, "Beyaz bir torunum var. Annesine çekti o da. Biz Aydınlıyız, hatta bir Aydınlı'dan daha fazla Aydınlıyım. Egeliyiz. Burası artık benim toprağım." dedi.
Ten renginden dolayı yaşadığı bölgede kendisine kimsenin "öteki" gözüyle bakmadığına dikkati çeken Biberci, "Şunu unutmamak gerekiyor. Önce sen iyi olmalısın. Sen iyi olmadan başkasından da iyi olmayı beklememek gerekiyor. Komşularımızla da aramız çok iyi. Onlar bizi, biz de onları çok severiz." dedi.
George Floyd'un öldürülmesi ve sonrasındaki olayları televizyondan izlediklerini söyleyen Biberci, "Amerika’daki ırkçı saldırıları televizyonlardan görüyoruz. Keşke bunlar olmasaydı. Hepimiz insanız. Allah’a şükür buralarda böyle bir şey yok." diye konuştu.
'İSTİKLAL MARŞI'NI, TÜRK BAYRAĞINI VE ATATÜRK'ÜMÜZÜ ÇOK SEVİYORUZ'
Biberci'nin, başında örtüsü ve üzerinde şalvarıyla tipik bir Ege kadını, 52 yaşındaki eşi Ulviye Biberci de kendini Türk olarak gördüğünü dile getirdi.