"2. Uluslararası 6. Ulusal Psikiyatri Hemşireliği Kongresi"

Ege Üniversitesi İzmir Atatürk Sağlık Yüksek Okulu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayşegül Bilge, "Son dönemlerini yaşayan bireyle birebir iletişim kurulmalı. Birebir iletişim, ağrılarının giderilmesinde hastaya destek oluyor" dedi.

Doç. Dr. Bilge, Psikiyatri Hemşireleri Derneği ile Atatürk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen "Uluslararası Psikiyatri Hemşireliği Kongresi"nde verdiği "Ölümü Karşılama, Ölümü Yolculama" konulu panelde, evde ölümü engelleyen faktörlerin bulunduğunu söyledi.

Hastalıktan dolayı yaşanan fiziksel şartların, ev ortamının yarattığı durumun ve evde bakımın güvenilir olması gerektiğini ifade eden Bilge, "Hiç kimse ölüme teslim olmak istemiyor. Finansal destek durumları, ev ortamındaki bir takım faaliyetler ve hastane ortamı, hastalık sürecinde önemli bir unsur oluyor" dedi.

Son dönemlerini yaşayan bireyle birebir iletişim kurulması gerektiğini belirten Bilge, şöyle devam etti:

"Birebir iletişim, ağrılarının giderilmesinde hastaya destek oluyor. Tüm bireyler ölümün yaşattığı duygu karmaşası ve ölümü varoluşun sonu gibi düşündüklerinden dolayı huzursuzluk yaşıyorlar. Bu nedenle birey huzursuzluğunu gidermek durumunda. Yapılan bir çok çalışmanın sonucuna göre bireyler huzurun sonunu evlerinde yaşamayı tercih ediyor."

Ölümü yaklaşan bireyin birçok korkusu olduğunu anlatan Bilge, şunları kaydetti:

"Hayatının sonuna gelen kişiler, aile ve arkadaşlarından uzaklaşmaktan çok korkuyor. Hatta ileri yaşta olan biri, en büyük vedanın torunuyla olduğunu düşünüyor. Ama her şeye rağmen, "Arkamdan genç bir nesil bıraktım" diyebiliyor. Bir tedavi yöntemine göre, bir hemşirenin hastalığı süresince hastanın mahremiyetini koruma, onlarla baş etmesini sağlama ve hastanın ailesine destek çıkma konusunda fiziksel ve psikolojik yaklaşımın entegre edildiği bir süreç olarak literatürde yerini alıyor."

Muhabir: Çağlar Sefertaş