İSTANBUL (AA) - Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, "9 aylık süre zarfında poşet kullanımı 3 milyar 204 milyondan 732 milyona düştü. Bu da poşet kullanımında 9 ayda yüzde 77 oranında bir azalma demek." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayelerinde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca yürütülen Sıfır Atık Projesi kapsamında "Atıklarını Azalt Yarınlarını Kurtarmaya Bugünden Başla" temasıyla organize edilen "2. Uluslararası Sıfır Atık Zirvesi", Haliç Kongre Merkezinde düzenlendi.
Bakan Kurum, zirvenin açılışında, Birleşmiş Milletler (BM), Dünya Bankası, Avrupa Birliği ve Katar'dan misafirlerin katılımlarıyla gerçekleştirilen oturumlarda atık sorunu, atık yönetimi ve finansmanı, sürdürülebilir atık yönetimi gibi konuların masaya yatırıldığını, katılımcıların deneyimlerini paylaştıklarını ifade etti.
Bugün üzerinde durdukları en önemli başlık olan çevre kirliliğinin, tüm milletlerin ve insanlığın ortak problemi olduğuna dikkati çeken Kurum, yere atılan basit bir poşetin akarsularla denizlerle ve rüzgarlarla taşınarak binlerce kilometre uzaktaki başka bir coğrafyayı etkilediğini belirtti.
Bakan Kurum, bugün istisnasız tüm ülkelerin toprak, su, hava, gürültü ve radyoaktif kirlilikle yüzleşmek zorunda kaldığını anlatarak, şöyle konuştu:
''İfade ettiğim bu tablonun, elbette bir sonucu olacaktı. Bu sonuç, iklim değişikliğidir. Dünyanın ortalama sıcaklığı, eğer tedbir alınmazsa bu yüzyılın sonunda tam 3 derece artacak. Deniz suyu seviyesi 19 santimetre yükseldi. Eğer tedbir alınmazsa dünyada yaşayan insan nüfusunun üçte biri, iklim değişikliğinden doğrudan etkilenecek. Önümüzdeki 100 yılın sonunda, tarım için uygun alanların miktarı azalacak, kıtlık ve kuraklık baş gösterecek. Heyelan, sel, fırtına, tayfun gibi doğal afetlerin sayısı ve şiddeti artacak. Tatlı su kaynaklarıyla ilgili sıkıntılar meydana gelecek. Bakın, daha 10 yıl öncesine kadar 50 metreden çıkarabildiğimiz suları, artık 250 metrelik sondajlarla ancak çıkartabiliyoruz."
Türkiye'nin iklim değişikliği karşısında ciddi tehdit altında olduğuna işaret eden Kurum, ''Akdeniz Bölgemiz çölleşiyor. Deniz canlılarımız balon balığı, aslan balığı gibi istilacı tür balıkların saldırısı altında kalıyor. Ülkemizin birçok yerinde daha önce hiç görmediğimiz dev hortumlar, şiddetli yağışlar, seller ve heyelanlar meydana geliyor. Şu gerçeği hepimizin kabul etmesi gerekiyor. İklimi değiştiren biziz. Başka bir suçlu aramaya gerek yok. İklime ne yaptıysa insan yapmıştır. İklim değişikliğinin etkilerini azaltacak olan da yine biz insanlarız.'' değerlendirmesini yaptı.
- "Sıfır Atık Projesi uluslarüstü bir projedir"
Devletlerin, iklim değişikliğinin, çevre kirliliğinin, çöpün ve israfın yol açtığı tahribatlara engel olmak için politikalar geliştirdiğini aktaran Kurum, bu sorunların aşılması adına 2017'de Türkiye'nin en büyük çevre hareketi olan Sıfır Atık Projesi'ni Emine Erdoğan'ın öncülüğünde başlattıklarını anımsattı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum, Sıfır Atık Projesi'ni sadece bir atık, çöp ve geri dönüşüm projesi olarak görmediklerini ifade ederek, ''Sıfır Atık Projemiz çevre kirliliğinin ve küresel iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini azaltmak için başlattığımız, sınırları aşan uluslarüstü bir projedir. İklim değişikliğiyle mücadeleye dair ulusal ve uluslararası her platformda, ülkemizin çözüm önerilerini dünyayla paylaşıyoruz. Geçtiğimiz eylül ayında da BM Genel Kurulu'nda İklim Eylemi Zirvesi'ni icra ettik. Orada şunu ifade ettik. 'Şimdi, bugün, hemen ve acilen yapacağımız ne varsa hepsi çevre dostu ve sıfır atığa uyumlu olmak zorundadır. Maalesef dünyamız için, geri dönülmez bir noktaya varmamıza çok az bir zaman kaldı.' Bakanlık olarak bu anlayıştan yola çıkarak çevre ve şehircilik çalışmalarımızı sıfır atık çatısı altında hayata geçiriyoruz." diye konuştu.
Türkiye'nin doğal zenginliğini korumaya gayret ettiklerini dile getiren Kurum, ülkede 2 bin 469 doğal sit alanı, 18 adet de özel çevre koruma bölgesi bulunduğunu, Türkiye'nin yüz ölçümünün yüzde 9'u kadar olan korunan alanları, OECD ortalaması olan yüzde 17'ye çıkarma hedefiyle çalıştıklarını vurguladı.
- "2023'te nüfusumuzun tamamına atık su arıtma hizmeti vereceğiz"
Bakan Kurum, yaptıkları çalışmalara ilişkin şu bilgileri verdi:
"Şehirlerimizdeki yeşil alan miktarını artırmak için 81 ilimize 81 milyon metrekare millet bahçesi yaparak şu an için kişi başına düşen yeşil alan miktarımızı 8 metrekareden 15 metrekareye çıkarma hedefiyle çalışmaya devam ediyoruz. 22 ilimizde tüm doğal alanları, gölleri, kültür alanlarını, millet bahçelerini birleştiren ekolojik koridorlar oluşturuyoruz ki bunlar iklim değişikliğiyle mücadele noktasında bize çok daha fazla yardımcı olacaktır. Akarsularımızı, göllerimizi de koruma altına alıyoruz. Evlerimizden, sanayi tesislerimizden çıkan atık suları, doğaya, arıtarak bırakıyoruz. Tekirdağ Ergene'de olduğu gibi; sanayi tesislerimizden kaynaklanan kirliliği, atık su arıtma tesislerimizle kolektör hatlarımızla önlüyoruz. Tüm bu sistemlerle Türkiye'nin her yerindeki denizlerimizi, havzalarımızı, göllerimizi, nehirlerimizi, derelerimizi temizliyoruz. Bugün itibarıyla nüfusumuzun yaklaşık yüzde 85'ine atık su arıtma hizmeti veriyoruz. 2023 yılında, nüfusumuzun tamamına atık su arıtma hizmeti vereceğiz."
Binaların enerji tüketiminin yaklaşık yüzde 50'sinden sorumlu olduğuna işaret eden Kurum, bunun da daha fazla fosil yakıt, petrol kullanımı ve kirlenmeyi içerdiğinin altını çizdi.
Binalardaki enerji tüketiminin azaltılması için çalışmalarına hız kazandırdıklarını belirten Kurum, "İnşaatlarımızda akıllı otomasyon sistemlerini, doğal malzemeleri kullanarak rüzgar, su ve güneş enerjisi sistemlerinden faydalanıyor ve kendi elektriğini üreten sistemleri uyguluyoruz. Temelinden anahtar teslimine kadar, binanın tüm sürecini sıfır atığa uyumlu yaptığımızda binalarımızdan çıkan atıklar ekonomimize geri dönüyor, milyarlarca lira tasarruf sağlıyor, çevremizi kirlilikten koruyoruz. Yaptığımız tüm projelerde bu hassasiyetlere özen göstereceğiz." ifadelerini kullandı.
- "Poşet kullanımı 3 milyar 204 milyondan 732 milyona düştü"
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, 2018'de 13 bin kamu kurum ve kuruluşunda sıfır atık uygulamasının yapıldığını anımsatarak, "Hedefimiz 2019 yılı sonuna kadar 25 bin kamu kurum ve kuruluşumuzda bu uygulamaya geçmekti ki yıl sonu gelmeden bu hedefimizi gerçekleştirdik. 2023 yılına geldiğimizde tüm şehirlerimizde, binalarımız, belediyelerimiz, üniversitelerimiz, sanayilerimiz, havalimanlarımız ve alışveriş merkezlerimiz, hülasa tüm nüfusumuz sıfır atık sistemine geçmiş olacak. O sistemin uygulamaya geçmesiyle birlikte çok ciddi tasarruf ve istihdam sağlamış olacağız." diye konuştu.
Projenin başladığı günden beri 4 milyon 500 bin ton ambalaj, 110 bin ton elektronik eşya, 105 bin ton bitkisel atık, 384 bin ton lastik atığını kaynağında ayrı toplayarak geri kazanıma gönderdiklerini aktaran Kurum, bu geri kazanımın birçok karşılığı olduğunu, on binlerce ağacın kurtarılmasını sağladıklarını, suları ve doğal kaynakları koruduklarını söyledi.
Kurum, proje kapsamında plastik poşetleri ücretli hale getirdiklerini anımsatarak, "9 aylık süre zarfında poşet kullanımı 3 milyar 204 milyondan 732 milyona düştü. Bu da poşet kullanımında 9 ayda yüzde 77 oranında bir azalma demek. Atık oluşumunun önlenmesi için 2021 yılında depozito uygulamasına başlatacağız. Bu yıl inşallah şehirlerimizin meydanlarında, parklarında, üniversitelerimizde pilot uygulamaları başlatıyoruz." dedi.
Sadece şehirleri değil, denizleri de korumak zorunda olduklarını belirten Kurum, şunları kaydetti:
"Denizlerde biriken çöpün yüzde 70'i karasal kökenlidir. Sokağa attığımız her çöp, yağan yağmurla beraber denizlere taşınıyor. Denizlere giden çöpe engel olmak için de yine çok önemli gördüğümüz okyanuslarımızı, denizlerimizi koruyarak gelecek nesillere aktaracağımız Sıfır Atık Mavi Projemizi başlattık. Denizlerimiz, okyanuslarımız bizim karbondioksit yutağımız. Kullandığımız oksijenin yüzde 70'i okyanuslarımıza ve denizlerimize borçluyuz. Denizlerimiz bizim mavi ormanlarımızdır. Bu kapsamda tüm Türkiye'de deniz temizliği seferberliği için başlattığımız Sıfır Atık Mavi projesi çok önemli. Bu projeyle denizlerimizin ve göllerimizin hem içini hem kıyılarını korumak suretiyle mavi ormanlarımızın sayısını artıracak çalışmalara adım atıyoruz."
- "Bizden artık çöp kamyonu ve konteyneri istemeyin"
Bakan Kurum, temmuzda Sıfır Atık Yönetmeliğini yayımladıklarını anımsatarak, yönetmelik kapsamında sıfır atık sistemine geçen bütün binalara Sıfır Atık Belgesi vereceklerini bildirdi.
Kurumların yürüttükleri çalışmaları takip etmek için de Sıfır Atık Bilgi Sistemi'ni kurduklarını dile getiren Kurum, şöyle devam etti:
"Tabii burada belediyelerimizden çok büyük beklentilerimiz var. Belediyelerimize buradan bir çağrı yapmak istiyorum. Sıfır Atık Şube Müdürlüklerinizi, hatta İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Daire Başkanlıklarınızı kurun. Bizden artık çöp kamyonu ve konteyneri istemeyin. Çünkü sıfır atık sistemiyle birlikte şehirlerimizde mobil getirme merkezlerini, birinci sınıf atık getirme merkezlerini, sıfır atık sistemini kuracağız. O sistemleri yine kompost makinelerini şehrimizin her yerinde görmek istiyoruz. Bakanlık olarak bizden bu noktada her türlü yardımı talep edebilirsiniz. Biz de imkanlarımız ölçüsünde seferber olarak destek veririz."
Tüm kamu ve özel sektör sıfır atık sistemine geçtiği takdirde yıllık 20 milyar liralık tasarruf elde edeceklerini, 100 bin kişiye de doğrudan istihdam sağlayacaklarına dikkati çeken Kurum, yüzde 13 olan geri kazanım oranını yüzde 35'e çıkaracaklarını vurguladı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum, vatandaşlara seslenerek, "Artık 'al-kullan-at' anlayışını lütfen terk edelim. Medeniyetimizden gelen 'al-kullan-dönüştür' anlayışını hayatımızın her noktasına hakim kılalım. İleri dönüşüm anlayışıyla hareket edelim, atıklarımızı ayıralım, örneklerini artıralım." ifadelerini kullandı.
- Dünyada sıfır atık yönetimi konuşuldu
Türkiye'de sürdürülebilir çevre ve kalkınma alanında önemli bir yol kat edilmesini sağlayan Sıfır Atık Projesi kapsamında düzenlenen "2. Uluslararası Sıfır Atık Zirvesi", Türkiye ve dünyadan çevre konusunda sorumluluk alan tüm paydaşları bir araya getirdi.
Türkiye'de ve dünyada sürdürülebilir çevre için atılması gereken adımların konuşulduğu zirvede, küresel çapta sıfır atık projeleri, dünya kentlerinde dönüşüm ve sürdürülebilirlik çalışmaları, yerel yönetimlerde atık yönetimi ve finansmanı, döngüsel ekonomide sürdürülebilir atık yönetimi ve kaynakların verimli kullanımı gibi konular ele alındı.