2. Uluslararası Uyuşturucu Politikaları ve Halk Sağlığı Sempozyumu
Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk: - "Bağımlılıkla mücadele bitirilecek, pes edilecek, kabul edilecek bir mücadele olamaz. Bu nedenle 98 yıl önce büyüklerimizin kurduğu güzide dernek, mücadelesine dün olduğu gibi bugün de yarın da var olan gücüyle devam edecek. Biz çocuklarımızı ve gençlerimizi yok etmeye yönelik bu tür çabaların karşısında hep birlikte dimdik duracağız" - AK Parti Erzurum Milletvekili Recep Akdağ: - "Teknik çalışmaları yapan bilim insanları ya da sahada çalışan pratisyenler ne kadar başarılı işler yaparsa yapsınlar, iş, politik karar vericilerin meseleye sahip çıkmasıyla çok yakından alakalıdır. Politik karar vericiler özellikle devlet başkanları, ilgili bakanlar bu meselelere sahip çıktığı ölçüde ülkelerde programlar ilerleyebiliyor aksi takdirde ilerleyemiyor"
İSTANBUL (AA) - Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, bağımlılıkla mücadelenin bitirilecek, pes edilecek, kabul edilecek bir mücadele olmadığını belirterek, "Bu nedenle 98 yıl önce büyüklerimizin kurduğu güzide dernek, mücadelesine dün olduğu gibi bugün de yarın da var olan gücüyle devam edecek. Biz çocuklarımızı ve gençlerimizi yok etmeye yönelik bu tür çabaların karşısında hep birlikte dimdik duracağız." dedi.
Öztürk, Yeşilay tarafından Sağlık Bakanlığı'nın desteğiyle WOW Istanbul Hotel & Convention Centre düzenlenen "2. Uluslararası Uyuşturucu Politikaları ve Halk Sağlığı Sempozyumu"nda yaptığı konuşmada, 21. yüzyılın belki de en temel problemlerinden birinin bağımlılık, özellikle madde bağımlılığı olduğunu söyledi.
Madde bağımlılığının toplumlar ve bireyler üzerinden son derece yıkıcı bir etkiye sahip olduğunu vurgulayan Öztürk, madde bağımlılığının nesilleri, aileyi, toplumu her açıdan yok eden, yok etmeye yönelik aslında temel bir dinamit olduğunu belirtti.
Öztürk, Yeşilay olarak bağımlılar ve yakınlarına her türlü sağladıklarının altını çizerek, şöyle konuştu:
"Toplumların hepsi, hangi dinde, hangi kültürde, hangi coğrafyada olursa olsun bununla mücadele etmek zorundalar. Yol ayrımı dediğim şey aslında şu; bir grup toplum ya da devlet şunu demeye başladı ki tehlike aslında burada başlıyor, 'Biz bu mücadelede yeterli, gerekli şeyleri yapamıyoruz ve başarılı olamıyoruz o zaman teslim olalım. Yani yavaş yavaş bazı maddeleri serbest bırakalım bazı maddelerin yasaklanması kalksın ve dolayısıyla insanlık giderek artan bir biçimde aslında maddeyle tanışsın ve nesiller neredeyse yok olsun' gibi...
İnsanlar bu amaçla yapmıyorlar ama biz istiyoruz ki bağımlılıkla mücadele bitirilecek, pes edilecek, kabul edilecek bir mücadele olamaz. Bu nedenle 98 yıl önce büyüklerimizin kurduğu güzide dernek, mücadelesine dün olduğu gibi bugün de yarın da var olan gücüyle devam edecek. Biz çocuklarımızı ve gençlerimizi yok etmeye yönelik bu tür çabaların karşısında hep birlikte dimdik duracağız. Bunun da çok nedeni var. Bizim kültürümüzde böyle bir pes etme olayı asla yer almamaktadır. Bizler kendi var olan değerlerimizi kullanarak bu artıları ele alarak daha mücadeleler yapma peşindeyiz. Bu amaçla da bilimsel alanda bu konuda çalışan yaklaşık 14 ülkeden 31 bilim adamını buraya çağırdık ve kendi ülkemizden bilim adamlarıyla birlikte bazı şeyleri tartışacağız."
- "İş, politik karar vericilerin meseleye sahip çıkmasıyla alakalı"
"Uyuşturucu kullanımında küresel ve ulusal durumlar" konu başlıklı oturumda başkanlık yapan AK Parti Erzurum Milletvekili Recep Akdağ ise önemli bir sempozyumda bir arada olduklarını ifade ederek, herkesi hem şahsen hem de toplum olarak ilgilendiren uyuşturucu meselesi ve bununla ilgili halk sağlığı meselesini konuşacaklarını belirtti.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu meseleye sahip çıkmasının kendilerine güç verdiğine dikkati çeken Akdağ, "Bugün teknik konular konuşulacak ama açıkça ifade etmeliyim ki teknik çalışmaları yapan bilim insanları ya da sahada çalışan pratisyenler ne kadar başarılı işler yaparsa yapsınlar, ne kadar planlamalar ve bu planlamalara dayalı aksiyonlar doğru düzenlenmiş olursa olsun, iş, politik karar vericilerin meseleye sahip çıkmasıyla çok yakından alakalıdır. Politik karar vericiler özellikle devlet başkanları, ilgili bakanlar bu meselelere sahip çıktığı ölçüde ülkelerde programlar ilerleyebiliyor aksi takdirde ilerleyemiyor. Bu sebeple Sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyorum ve Yeşilay'ın da böyle bir sempozyuma öncülük etmesini çok anlamlı buluyorum." değerlendirmesinde bulundu.
- Sempozyum
"Kanıta Dayalı Politikalar ve Yaklaşımlar", "Bağımlılıkla İlgili İşgücünün Eğitimi" ve "Halk Sağlığı Uygulamaları" temalarıyla düzenlenen sempozyum, uyuşturucu verileriyle ilgili konuların yanı sıra kullanımın önlenmesi ve kullanıcıya müdahale edilmesi gibi geniş bir alanı kapsayacak.
Uyuşturucu politikaları ve halk sağlığı uygulamalarının kanıta dayalı olarak geliştirilmesine destek olma amacıyla ilgili fikirlerin ve uygulamaların paylaşılacağı sempozyum, yarın sona erecek.
Sempozyumda, "Uyuşturucu kullanımında küresel ve ulusal durumlar", "Küresel uyuşturucu politikaları ve standartlar", "Uyuşturucu verilerini toplamanın önemi ve zorlukları", "Uyuşturucu kullanımına ve önleme girişimlerine farklı yaklaşımlar", "Uyuşturucu kullanımıyla mücadelede ulusal programlar ve tedavi merkezleri", "Uyuşturucu ile mücadelede sivil toplumun rolü", "Uyuşturucu ile mücadelede sivil toplum kuruluşlarının tecrübeleri", "Uyuşturucu kullanım sıklığı ve risk faktörleri", "Uyuşturucu alanında çalışanların eğitim ve öğretimi", "Farklı toplum kesimlerinde uyuşturucu kullanımı", "Uyuşturucu kullanımıyla mücadelede ulusal programlar ve tedavi merkezleri", "Uyuşturucu bağımlılığını önlemeye farklı yaklaşımlar ve hizmet modelleri" ve "Medyada uyuşturucu konusunun sunumu" konu başlıkları ele alınacak.
