HABER

20 Ekim İngiltere basın özeti

Daily Telegraph ve Times, İstanbul'a ölü bulunan Jacky Sutton'ın, "IŞİD'i kendisini hedef almasından korktuğunu" yazıyor. Financial Times'ın editörü David Gardner'a göre, "Avrupa, Türkiye'yi yeniden keşfetmek için herhalde daha kötü bir zaman seçemezdi".

20 Ekim İngiltere basın özeti

İngiliz gazeteleri, 50 yaşındaki İngiltere vatandaşı Jacky Sutton'ın İstanbul Atatürk Havalimanı'nda ölü bulunmasına sayfalarında yer vermiş.

Daily Telegraph'daki haberde, arkadaşlarının, Hutton'ın suikastle öldürülmesinden korktukları belirtiliyor.

Haberde şu satırlar yer alıyor:

"Bayan Sutton daha önce arkadaşı Amanda Whitely'e bir e-mail gönderdi. Jacky, Irak Kürdistanının başkenti Erbil'de çalışırken cihatçılarca hedef alınmaktan korktuğunu yazdı. E-mailde, 'IŞİD saldırmak istiyorsa, bunu yapacaktır ancak önce planlamasını yapacaktır' yazıyordu."

Londra merkezli Savaş ve Barışta Muhabirlik Enstitüsü'nün Irak masası başkanvekili olarak görev yapan Sutton, İstanbul üzerinden aktarma yaparak Erbil'e gidecekti.

Zamanında uçağa yetişemeyen Sutton, tuvalette ölü bulunmuştu. Sutton'ın ayakkabılarının bağcıklarını çözerek kendisini tuvalet kapısının arkasındaki askıya astığı bildirilmişti.

Jacky Sutton'ın Irak'taki eski meslektaşlarından Hiwa Osman, "Onun intihar etmesi mümkün değil. Çok daha zor koşullar altında yaşamış bir kişiydi. Ban çocuklarım için oyuncaklar ve kitaplar getirdiğini söyledi. Mutsuz olduğuna dair hiçbir gösterge yoktu. İntihar ettiğine dair net bir kanıt olmadığı sürece, kesinlikle öldürülmüş demektir" diyor.

Sutton'ın bir diğer arkadaşı olan Canberra'daki Avustralya Ulusal Üniversitesi'nin Christian Bleuer'in görüşleri de benzer:

"Jacky, karşılaşabileceğiniz en güçlü kişilerden biriydi. Komplo teorilerine inanan biri değilim. Ancak Türkler, İstanbul Atatürk Havalimanı'ndaki bir güvenlik kamerasının 'çalışmadığını' söylüyorlarsa, Jacky öldürülmüş demektir".

Jacky Sutton'ın geçen hafta tanıştığı, "terörle mücadele" alanındaki çalışmaları ile bilinen düşünce kuruluşu Quillian Vakfı'ndan Charlie Winter da, onun intihar etmiş olmasına inanmıyor.

'Ajanlıkla suçlanmıştı'**Times** gazetesindeki haberde ise Jacky Sutton'ın 1990'lı yıllarda, Eritre'deki 5 yıllık görevinin ardından "travma sonrası stres bozukluğu" yaşadığı belirtiliyor.

Haberde Eritre hükümetinin Sutton'ı o dönem ajan olmakla suçladığı, gözaltına alarak sınırdışı ettiği belirtiliyor.

Sutton'ın IŞİD korkusu, Times'taki haberde de yer bulmuş:

"Kısa bir süre önce arkadaşlarına Irak'taki çalışmaları nedeniyle IŞİD tarafından hedef alınabileceğini söylemişti. Savaş ve Barışta Muhabirlik Enstitüsü'ndeki başkanvekilliği görevini ise Haziran ayında üstlenmişti. Zira enstitünün eski Irak masası başkanı Ammar Al Shahbander, Bağdat'ta bomba yüklü bir araçla düzenlenen saldırıda ölmüştü. Jacky Sutton da, onun için Londra'da düzenlenen anma törenine katılmıştı."

Soruşturma çağrısı**Guardian**'ın internet sitesindeki haberde de, çatışma bölgelerde yerel gazetecileri desteklemeyi hedefleyen bir kuruluş olan Savaş ve Barışta Muhabirlik Enstitüsü'nün, Sutton'ın ölümü ile ilgili muğlak noktalar olduğunu açıkladığı belirtiliyor.

Haberde, arkadaşlarının Sutton'ın intihar ettiğine inanmadıkları ve onun çlümüyle ilgili olarak soruşturma açılması çağrısında bulundukları da aktarılıyor

FT: Avrupa kötü bir zamanda Türkiye'yle bütünleşiyor**Financial Times** gazetesinin dış haberler editörü David Gardner ise gazetenin bugünkü sayısında yayınlanan yazısında, "Avrupa, Türkiye'yi yeniden keşfetmek için herhalde daha kötü bir zaman seçemezdi" yorumunda bulunmuş.

Gazetenin yorum sayfasındaki yazıya eşlik eden karikatürde, Almanya Başbakanı Angela Merkel Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a bir hediye verilirken görülüyor. Hediye kutusunun üzerindeki paket Avrupa Birliği (AB), kurdela ise Almanya bayrağı.

Karikatürde Merkel gülerek sağ eliyle hediyeyi verirken, Türkiye'nin insan hakları sicili ile ilgili bir belgeyi sol eğiliyle çöp kutusuna atıyor. Merkel gibi gülen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ise elleri cebinde.

Aynı zamanda Financial Times'ın eski Türkiye muhabirlerinden olan David Gardner'in yazısının başlığı, "Avrupa, Türkiye ile bütünleşmek için kötü bir zaman seçti".

Gardner yazısına şu tespitlerle başlıyor:

"Özellikle Fransa ve Almanya'nın muhalefeti ile yaklaşık 7 yıl önce AB Türkiye'yi neredeyse tamamen yüzüstü bırakmıştı. Tam üyelik müzakerleri o dönemde Türkiye için reform motoruydu. Ülke gerçek bir demokrasiye dönüşüyordu."

"Şimdi ise hafta sonu İstanbul'da olan Almanya Başbakanı Angela Merkel'den etkilenen AB Türkiye'yi yeniden kucaklıyor. Ancak burada söz konusu olan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın giderek artan tek adam yönetimi altında daha çok Suriye gibi olma tehlikesi ile yüzleşen bir ülke."

'Erdoğan'ın gülmesine şaşmamalı'David Gardner'a göre, bugünlerde kamuoyunda gülerken pek de görülmeyen Erdoğan'ın, Merkel'le görüşmesi sırasında "gözlerinin içinin gülmesine şaşmamalı".

Gardner, "Belki de Erdoğan, Merkel'le görüşmesinin 1 Kasım'daki genel seçim öncesi birkaç puan oy artışı getirebileceğini düşünüyor" demiş yazısında.

Yazı şu satırlarla devam ediyor:

"Ankara'daki siyasi kördüğüm, eğer Türkiye normal bir ülke olsaydı, normal karşılanırdı. Ancak böylesi bir durum söz konusu değil. Sayın Erdoğan'ın ülkeyi parlamenter demokrasiden başkanlık sistemine dönüştürme yolundaki kararlılığına boyun eğen Türkiye'nin kurumları çökmeye başlamış durumda. Suriye ve Irak tipi etnik ve mezhepsel farklılıklar ülkenin sınırlarını aşıyor."

Gardner daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın anayasal görevini ihlal ederek tarafsız kalmamasından ve 7 Haziran'daki seçim sonrası AKP ile CHP arasındaki koalisyon görüşmelerini sabote etmesinden; AKP hükümetinin Kürt aktivistlere yönelik yüzlerce saldırıyı önleyememesinin toplumu bölmesinden söz ediyor.

Türkiye'de Kürtlerin artık Erdoğan'ın geçmişteki barış girişiminin sadece istediği süper başkanlığa yönelik olduğu sonucunu çıkardıklarını da yazmış Gardner.

'Türklerle Kürtlerin savaşı IŞİD'in işine geliyor'Financial Times'taki yazı kısaca şöyle noktalanıyor:

"Sayın Erdoğan, HDP'yi yüzde 10 barajının altına itmek istiyor. Suriye'deki PKK'nın müttefiki Kürt milislerin başarılı olarak Türkiye'nin sınırlarında birt diğer oluşuma gitmelerinden korkuyor. Türkler ve Kürtlerin kendisi yerine birbirleriyle savaşması ise IŞİD'in işine geliyor, yaraya tuz basmak örgütün çıkarına."

"Sayın Erdoğan, İslamcılıkla milliyetçiliğin karışımı, Sünnilerin üstünlüne dayalı bir idolojiyi zorla kabul ettirmeye çalıştı. Bu durum da, cihatçılara yardımcı oldu. AB ile varılan bu cafcaflı anlaşmaya karşın, bu ideoloji Türkiye'yi Batı'dan uzaklaştırıyor, etnik ve mezhepsel ayrılıkları kışkırtıyor. Avrupa'nın bir kendine bakması lazım. Tıpkı, vatandaşları hakkında, Cumhurbaşkanını eleştiren tweetler attıkları gerekçesiyle muhtemelen soruşturmalar açacak Türkiye gibi."

En Çok Aranan Haberler