HABER

2005'te IMF ile ilişkilere son

IMF ve Dünya Bankası ile ilişkilerde büyük bir değişim yaşandığına dikkat çeken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin edilgen değil etkin bir rol oynamaya başladığını kaydetti.

2005'te IMF ile ilişkilere son

Başbakan Erdoğan, muhalefet adına konuşan bir milletvekili IMF politikalarını savunurken diğer milletvekilinin ise IMF'ye teslimiyetten söz ettiğine işaret ederek muhalefetin bu konuda yeknesak bir düşünceyi yakalaması ve çelişkili davranmaması gerektiğini vurguladı. İmzalanan niyet mektuplarının çok farklı bir tarzda kaleme alındığını anlatan Erdoğan, işbaşına gelir gelmez uygulanan ekonomik programı IMF ile yeniden masaya yatırdıklarını hatırlattı.

"O PROGRAMDA HALK YOKTU"

Erdoğan, "Mutlaka revize edilmesi gereken bölümler vardı. O programda halk yoktu. Biz bunları sağladık. Bunların gerçekleştiğini de 2003 uygulamalarında gösterdik. Bugüne kadar her yapılan program herhangi bir kriz noktasına gelindiğinde askıya alınmıştı. Biz ise altına bir kere imza attıktan sonra mutlaka o imzamıza sahip çıkarız" şeklinde konuştu.

"BİZ ONLARIN GİTTİKLERİ YOLDAN GİTMEDİK"

Irak meselesini ustalıkla yöneterek programa zarar vermemesini sağladıklarını belirten Erdoğan, siyaseti iyi yönettikleri için Türk ekonomisinin bu noktaya geldiğini ifade etti. Erdoğan, "Yanıbaşında öksürdükleri zaman öbür taraftan zatüree sesleri geldi. Biz onların gittikleri yoldan gitmedik. Türkiye artık aldığı borçdan fazlasını ödeyecek bir seviyeye gelmiştir. IMF ile kredi boyutlu ilişkimizi 2005'ten itibaren sona erdirme niyetindeyiz" dedi.

İnsanlar unutkan olduğunu ve bazı şeyleri kendilerinin bile unuttuğunu belirten Erdoğan, "Gün geçmiyordu ki kamu çalışanları sokaklara dökülüp eylem yapmasın. Amaçları kendilerine sorulmadan kesilen paraları ve o paraların nemalarını almaktı. Bu meseyeyi kökünden söküp attık. Taraflarla anlaşarak, bu anlayış muhalefete birşey ifade etmeyebilir, 5 milyon çalışanı ilgilendiren bu meseleyi çözdük ve ülkenin gündeminden kaldırdık" diye konuştu.

"BUNLAR DİNLEMESİNİ DE BİLMİYOR"

Erdoğan, bu sırada kendisine laf atan CHP İstanbul Milletvekili Bayram Meral'e, "Bunlar dinlemesini de bilmiyor. Sayın Meral, nemaların altına imza atarken siz de belli bir kesimi temsil ediyordunuz. Şimdi kimlerin hakkını savunduğunu herkes çok iyi biliyor" karşılığını verdi. Çalışanların bu fondaki ana para artı nema ile birlikte 11.4 katrilyona ulaşan alacağının 1.4 katrilyon lirasını hemen ödediklerini hatırlatan Erdoğan, nemaları ise 2006 yılı sonunda bitecek şekilde taksitlendirdiklerini söyledi.

2002 yılında bütçede tarımsal desteklemeye ayrılan payın 1.8 katrilyon lira olduğunu, 2003'de ise bu rakamın 2.8 katrilyon lira olduğunu hatırlatan Erdoğan, 2004 bütçesinde ise bu rakamın 3.7 katrilyona çıkarıldığını bildirdi. Ziraat Bankası borçlarının yeniden yapılandırıldığını belirten Erdoğan, 2.9 katrilyon liralık çiftçi borçlarının yeniden yapılandırılarak 1.6 katrilyona indirildiğini dile getirdi.

"TARIM SEKTÖRÜNDE UFAK BİR GERİLEME OLDU"

2004 yılında hem Ziraat hem Halk Bankası'nın çiftçi ve esnaf kredilerine yüzde 25 faiz uygulayacağını kaydeden Erdoğan, 2002'de Halk Bankası'nın uyguladığı faiz oranının yüzde 52, Ziraat Bankası'nın uyguladığı faizin ise yüzde 62 olduğunu hatırlattı. 2004 yılında 1.4 katrilyon lira kredi kullandırılacağını belirten Erdoğan, önümüzdeki sezona ait doğrudan gelir desteğinin yüzde 52'sinin Aralık ayı dahil önümüzdeki 4 ayda ödenmiş olacağını açıkladı. Aralık ayında 540 trilyon ödeme yapılacağını ve 4 ayda ödenecek miktarın 1.3 katrilyon liraya ulaşacağını duyuran Erdoğan, elde ettikleri başarının sosyal boyutu olmadığını iddia edenlerin de insaflı davranmadığını belirtti. Erdoğan şöyle konuştu:

"Özellikle dar gelirli ve yoksul kesimlerin rahat nefes alabilmesi hedeflenmiştir. Emeklilerimize yüzde 150'ye varan iyileştirmeler yapılmıştır. Asgari ücretin azami sefalet ücreti olmaktan çıkıp insanca yaşam ücreti olması için çalışmalarımız sürüyor. İşsizlik oranları düşme eğilimindedir. Devlet kapısını artık istihdam kapısı olmaktan çıkardık. Artık istihdam kapısı özel sektör olacak. Ülkemizde işveren adedini artırma gayreti içindeyiz. Kapatılan kepenkler yeniden açılmaya başlandı. Üretimde atıl kapasiteler aktif kapasiteler haline gelecek. Özel sektördeki canlanmanın etkisiyle bu oran önemli oranda düşecek. Tarım sektöründe ufak bir gerileme oldu. Türk tarımının yapısı gereği 13 ayda sorunlarından tamamen arındırılması mümkün değildir. Bu sektör ihmal edilmiş değildir. Kısa zamanda bu sekteörde de önemli ilerlemeler sağladığımızı göreceğiz. Kimsenin gözünü boyamaya çalışmıyoruz. Türkiye nüfusunun yüzde 40'ını oluşturan tarım sektörünü ihmal ederek Türkiye'nin sorunlarını çözemeyiz. Tarım kesiminin haciz kıskacından kurtarılması sağlandı. Onlar Türkiye'nin geleceğinden fazlasıyla umutlular. Sıkı bütçe uygulamalarına devam ediyoruz. Ödenek üstü harcamalara son verilmiştir. Kamu yatırım harcamalarında israfın önüne geçilmiştir. Vergi sisteminin reforme edilmesi çalışmalarına başlanmıştır. Vergi oranlarını düşürme ve vergiyi tabana yayma hedefi doğrultusunda kurumlar için vergi yükü yüzde 65'ten yüzde 45'e düşmüştür. Dar gelirli vatandaşların tüketim kalıpları içinde temel gıda ve ilaçta KDV indirimine gidildi. 1 Ocak 2004'ten itibaren enflasyon muhasebesine geçiş sağlanacaktır. Sanayi ve ticaret sektörlerinin birikmiş sorunlarının çözümü için birçok çalışma yürüttük".

Erdoğan, 2004 yılını İşsizlikle Mücadele Yılı olarak ilan ettiklerini ifade ederek piyasaların canlanması ve yabancı sermaye girişinin hızlanmasının istihdamı artıracağını söyledi. Kamu imkanlarının istihdam konusunda sınırlı olduğuna işaret eden Erdoğan, özel sektörün yeni atılımlar içinde olmasını istediğini bildirdi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu ve ekonomik açıdan geri kalmış bölgelere yatırımların teşvikinin öncelikleri arasında olduğuna dikkat çeken Erdoğan, enerji meselelerini de birer birer çözüme kavuşturduklarını belirtti. Erdoğan, Rusya'dan alınan doğal gazla ilgili müzakerelerin Türkiye'nin istedeği gibi sonuçlandırıldığını ve Rusya'dan alınan doğal gazın fiyatının rekabet edilebilir bir seviyeye çekildiğini açıkladı. Elektriğe 1 yıl içinde zam yapmadıklarını, bunun aksine indirim yaptıklarını anlatan Erdoğan, bu yıl sonu itibariyle bin 600 kilometre duble yol ve 364 kilometre tek şeritli yolun bitirildiğini duyurdu. Erdoğan, geçen yılın aynı dönemide ayda 29 vatandaşın hayatını kaybettiği bir yolda bu yıl 7 vatandaşın hayatını kaybettiğini söyledi. Bölünmüş yol yapımının aynı hızla devam edeceğine işaret eden Erdoğan, 2004'de 3 bin kilometre yolu tamamlamanın hedefleri olduğunu duyurdu. 2003 yılı içinde ihalesi tamamlanmış olan konut sayısının 20 bin olduğunu bildiren Erdoğan, bunlardan 11 bininin temelinin atıldığını ifade etti.

"HEDEF 2004 SONUNDA SAYIYI 100 BİNE ÇIKARMAKTIR"

Erdoğan, bu sırada kendisine sözlü sataşmada bulunan bir CHP milletvekiline şöyle cevap verdi:

"Toplu konut yapılmadı demeyin. Gelin bizden öğrenin. Şubat sonu itibariyle Bingöl'de konutların tamamını sahiplerine teslim edecek bir Hükümet işbaşında. Ben Bingöl'e bizzat 4 kez gittim. Sorsam belki haritada Bingöl'ün yerini gösteremeyeceksin. Hedef 2004 sonunda bu konutların sayısını 100 bine çıkarmaktır. Yüzde 25'lik peşinatı vardır. Geri kalanı 10 yıla yayılacaktır".

Erdoğan, Türkiye'nin artık kendine geldiğini ve kendi gücünün farkına vardığını söyledi. Erdoğan sözlerini şöyle tamamladı:

"Türkiye imkansız görüneni başarmıştır. Birbirimizin önünü kesmeye çalışmaz, gereksiz kıskançlıklara kapılmazsak, özgüvenimizi kaybetmezsek önümüz açıktır."

Kaynak: İHA

En Çok Aranan Haberler