2019 Yılı Bütçesi TBMM Genel Kurulunda

TBMM Başkanvekili Celal Adan, "Yeryüzünde Türk milleti kadar haksızlığa uğramış bir millet yok. Türk milleti ırk sabıkalı bir millet değildir." dedi.

TBMM Genel Kurulunda Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığının bütçelerinin görüşmeleri sürüyor.

HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, bütçe üzerindeki konuşmasında, vatandaşı olmaktan onur duyduğu Türkiye Cumhuriyeti'nin Ermeni kimlikli bir vatandaşı olduğunu vurguladı.

Bütçe görüşmelerinde Ermeni, Kürt, Laz ve Çerkezlerden söz edilmediğini savunan Paylan, bu kültürlerin korunmasına ve yok olma tehlikesi bulunan dillere yönelik herhangi bir ödenek ayrılmadığını ileri sürdü.

Paylan, Osmanlı'nın içerisinde bütün milletlerin kimliklerinin yaşatıldığını belirterek, "Osmanlı, hepsini dar bir tek gömleğe hapsetmek istemedi." diye konuştu. Garo Paylan, şöyle devam etti:

"Abdülhamit dizisinde hep iyi karakterler Türk kimlikli; bakın, nerede bir hain varsa Ermeni, hain varsa Rum, Yahudi, değil mi? İzliyorsunuz, değil mi arkadaşlar? Nerede bir kötü, tefeci karakter varsa Ermeni. Bu da yanlış. Abdülhamit bürokrasisinin yarısını Ermenilerden, Yahudilerden, Rumlardan oluşturmuş, Sayıştayın Başkanı Ermeniymiş. Bütün bürokraside bunlar varmış, Arnavutlar varmış, Çerkezler varmış, Sırplar varmış bürokrasisinde, ne kaybetmiş Osmanlı?"

Öte yandan Truva Müzesi'ni ziyaret ettiğini anlatan Paylan, müzeyi çok beğendiğini, müzede bulunan savaşçılardan birinin Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'a benzediğini de iddia etti.

- "İdeal devlet sistemi"

AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, Paylan'ın sözlerinde sataşma bulunduğunu belirterek söz istedi.

Akbaşoğlu, İngiliz tarihçi Arnold Toynbee'nin ifadesiyle "ideal devlet sistemine" sahip Osmanlı'nın, tam dört asır Bosna'da Sırpları, Hırvatları, Kudüs'te ise Hristiyanları ve Yahudileri temel hak ve özgürlükler ekseninde bir arada yaşatma tecrübesini tüm insanlığa en mükemmel şekilde gösterdiğini söyledi. Akbaşoğlu, "Bizler de bu yolu takip ediyoruz ve birlikte yaşama tecrübesini hep beraber kültürel çoğulculuk içerisinde devam ettiriyoruz." diye konuştu.

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, Paylan'ın sözlerinin ajite edici ve provokatif olduğunu, ayrıca ırkçı bir bakış açısı sergilediğini söyledi.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Yavuz Ağıralioğlu ise Paylan'ın sözlerinin bazılarına itibar edilmesi gerektiğini belirterek, Ermeniler ile yüzyılın başında yaşanan acının unutulmadığını söyledi. Ağıralioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ekonomimizin yönetimini Daron Acemoğlu'na vereceğiz diye bir sohbet mevzubahis edilmeye başlayınca benim içimde şöyle bir ümit kıvılcımı parladı, dedim ki: 'Bizim yönetimimizde mukaddesatçılığımıza yakışır bir şey yapıyor bizimkiler şu anda.' Çok heves ettim. Dünyaya demiş olacağız ki: 'Müktesebatı, kariyeri, birikimi, bilgisi var, dini, dili, mezhebi, meşrebi bizden olmasa bile, biz, memleketlerinin işini görsünler diye böyle bir adama ekonomimizi teslim ediyoruz.' Çok heves ettim, çıka çıka damat bey çıktı işin içinden."

- "Niye kimse Kırım'ın işgalini konuşmuyor?"

HDP Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen, "Yanı başımızda Kırım ilhak edildi değerli milletvekilleri. Niye kimse söz alıp Kırım'ın işgalini konuşmuyor? Çünkü dış politikamız buna izin vermiyor." ifadesini kullandı.

Sataşma nedeniyle söz alan Akbaşoğlu, "Kırım'ın ilhakına Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere devletimizin bütün kurum ve kuruluşları, her platformda karşı olduğumuzu ve karşı olacağımızı yüksek sesle beyan ettik ve beyan etmeye devam edeceğiz. Rusya ile ilişkiler farklı, Kırım'ın statüsü ve durumu farklı; biz bu ilkeli yaklaşımı bugüne kadar samimi bir şekilde ortaya koyduk." diye konuştu.

Akbaşoğlu, Ağıralioğlu'nun sözlerine yönelik de "Maliye Bakanımız Sayın Berat Albayrak alanında çok iyi yetişmiş ve doktora yaparak bu makamlara gelmiş bir insandır. Kendisine de başarılarından dolayı, ekonomiyle ilgili önemli atılımlarda, güzel politikalar ortaya koyması ve şu dolarla ilgili operasyonun bertaraf edilmesindeki gösterdiği aktivasyon için de hakikaten grubumuz adına teşekkür ediyorum." dedi.

- "Tankları delecek silahların üzerinde demokrasi nutukları atıldı"

TBMM Başkanvekili Celal Adan, Osmanlı'nın yıkıldığını, yerine yeni bir Türk devleti kurulduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:

"Yeryüzünde Türk milleti kadar haksızlığa uğramış bir millet yok. Türk milleti ırk sabıkalı bir millet değildir. Doğan Güreş Paşa ile milletvekiliydim şu arkada, o zaman Genelkurmay Başkanı. Sordum kendisine: 'En yakın çalışma arkadaşınız kim?' dedim, Şırnaklı bir astsubaydan bahsetti. Dolayısıyla Türk devletinin kuruluş iradesiyle fazla takışmayalım. Türk milleti bugün büyük tehlike karşısındadır, geçmişinde yaşananlar vardır. Yani birtakım şeyleri dile getirmek istemiyorum, demokrasi adına bizim son derece itiraz ettiğimiz, o dönem, 'çözüm süreci' adı altında meseleler yürütürken tankları delecek silahların üzerinde demokrasi nutukları atıldı bu ülkede. Dolayısıyla Allah milletimizin birliğini bozmasın. Cenab-ı Allah bu devletin insanlık var oldukça yaşamasını nasip etsin. Bizi adaletli, hırsızın, arsızın olmadığı bir devlet yönetimiyle yaşamamıza vesile etsin."

- HDP'li Bülbül, kitapları Bakan Ersoy'a verdi

HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül, eski Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gülten Kışanak'a gönderdiğini ancak cezaevi yönetimince kabul edilmediğini belirttiği kitapları, milletvekillerine göstererek, "Şu aymazlığa bakar mısınız? Diyanet İşleri Başkanından fetva mı alacaktım? Sevgili Bakanım size vereceğim, siz göndereceksiniz kitapları lütfen." diye konuştu.

Bülbül, konuşmasının ardından kitapları Kışanak'a ulaştırması için Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'a verdi.

Akbaşoğlu, Bülbül'ün "Alevilere yönelik asimilasyon uygulandığı" iddiasının gerçeği yansıtmadığını, bütün vatandaşlara ayrım yapılmadan yaklaşıldığını söyledi.

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay da Bülbül'ün gösterdiği kitaplara ilişkin "Bu kitaplar aynı zamanda bizlerin de kütüphanesinde yer alan ve gençliğimizden bu yana bir kısmı da elimizden düşmeyen önemli kaynaklar." dedi.

- "Yalana alışmışlar"

HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, Türk Dil Kurumunun sözlüklerinin eril dilden arındırılması gerektiğini söyledi. Sözlükte kadına yönelik aşağılayıcı tanımlar bulunduğunu savunan Ersoy, "Örneğin müsait, 'flört etmeye hazır kadın', kötü yola düşmek 'kötü kadın olmak', yollu 'kolayca elde edilen kadın' olarak tanımlanıyor. Kadına karşı ayrımcılık içeren bu ifadelerin, TDK sözlüklerinden çıkarılması için Meclisi göreve çağırıyorum." ifadesini kullandı.

Ersoy'un "İsmail Devrim adını hatırlıyor musunuz? Hatırlamazsınız çünkü o sizin günahınız. İsmini okullara, parklara, üst geçitlere koyamazsınız, koymazsınız çünkü İsmail Devrim, çocuğuna okul pantolonu alamadığı için intihar eden gururlu bir insan." sözlerine, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, "Yalana alışmışlar!" diyerek tepki gösterdi.

Bu sözler üzerine söz alan HDP Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen, AK Parti Grubu'na yönelik "Grubunuz tercih yapacak, ya özür dileyecek ya da konuşmaların tonu, dozu değişecek." dedi.

AK Parti Grup Başkanı Naci Bostancı, AK Parti ile HDP'nin, Türkiye meselelerine bakış açılarının taban tabana zıt olduğunu belirterek, müzakerelerin makul ve mantıklı şekilde yapılabilmesi için kimi kelimelerin kullanılmamasına yönelik bir çalışma yapılması halinde, partisinin buna katılacağını belirtti.

Adan'ın, bir sonraki HDP'li konuşmacıyı anons etmesi üzerine, HDP Grubu milletvekilleri masalarına vurarak, özür taleplerini yineledi.

Bunun üzerine Adan, birleşime ara verdi. Ara sırasında da AK Parti ve HDP milletvekilleri arasında laf atmalar yaşandı.