22 yıl önce çobanlık yapmaya geldi, çiftlik sahibi oldu! 850 hayvanı var
21.10.2021 09:02
İçerik devam ediyor
Bursa'nın Karacabey ilçesine 1999'da göç eden girişimci İsmail Sol, yurt dışından getirttiği ineklerle günlük tonlarca süt üretiyor, aldığı "ari işletme" belgesiyle çiğ süt satıyor.
TİGEM'de 15 yıla yakın çalıştığını ve o dönem çobanlık yaptığını anlatan Sol, şöyle konuştu: "Bu çalışma döneminde hayalimizde sürekli kendi çiftliğimizi kurmak vardı. 2015-2016 dönemlerinde biz çiftliğin olduğu alana geldik ve çiftliği kurmaya karar verdik. 2017'nin sonlarına doğru da hayvanlar geldi ve o zamandan beri faaliyet gösteriyoruz. Burası büyük çoğunlukla bir aile çiftliği, biz birçok işi aile fertlerimizle birlikte yapıyoruz. Amcaoğullarımız, kardeşlerimiz, hep birlikte çalışıyoruz. Tesiste yaklaşık 30 personel çalışıyor, 850 hayvanımız var, bunlardan 350'si aktif olarak sağılan hayvanlar ve bunlardan günlük yaklaşık 11 bin 400 litre süt alıyoruz. Bu sütleri perakendeye pazarlıyoruz, Bursa ve İstanbul olmak üzere iki ilimize gönderiyoruz."
Sol, simental cinsi ineklerden kaliteli süt elde ettiklerini, sütün protein ve yağ oranının çok yüksek olduğunu bildirdi. İşe başladıklarında kendilerine farklı ırklardan inek önerildiğini dile getiren Sol, "Araştırdık, o cinslerin yüksek süt verimi var ama çok da kaliteli sütleri olmadığını gördük. Bu ırka yöneldik, bu ırkın hem et alma kapasitesi hem de süt veriminin çok iyi olduğunu gördük." dedi.
Çiftliğin sürekli denetlendiğini aktaran Sol, sütü perakende sattıkları için çiğ olarak piyasaya sunduklarını belirtti. Tarım ve Orman Bakanlığından "ari işletme" belgelerinin de bulunduğunu anlatan Sol, şunları kaydetti: "Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından rutin olarak denetleniyoruz. Yılda bir veya iki defa olmak üzere kan testi ve deri testi alınıyor bütün hayvanlardan. Tesise güneş enerji sistemi kurduk ve bunu da 2 milyon liraya mal ettik. Bunun yüzde 50'sini Tarımsal ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumundan hibe olarak aldık. Bu bölgede bizim süt kadar iyi olduğuna ve kaliteli olduğuna inandığımız bir süt yok. Biz bu ülkede yaşıyoruz ve başka bir hevesimiz, hayalimiz de yok. Biz burada yaşıyoruz ve çocuklarımız da burada yaşayacak. Bulunduğumuz yeri güzelleştirmek zorundayız. En iyi verimi yakalayarak en iyi işi yaparak, bu güzelleştirmeyi sağlayabileceğimizi düşünüyoruz. Zaman zaman dış etkilerden oldukça etkileniyoruz, mali olarak epey zorlandığımız dönemler oluyor ama biz yine işimizi yapmaya çalışıyoruz."
(AA)
