YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

23 Nisan Ulusal Egemenlik Ve Çocuk Bayramı

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, tutuklu milletvekillerinin durumuyla ilgili, "Çok değişik sebeplerden ve yargılama süreciyle ilgili...

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, tutuklu milletvekillerinin durumuyla ilgili, "Çok değişik sebeplerden ve yargılama süreciyle ilgili sıkıntılardan dolayı olsa da bugün bir temsil sorunu yaşamaktayız. Konunun tüm yönleriyle değerlendirilerek birlikte bir çözüme kavuşturulması gerekmektedir. Bu sorunun sebepleri ve kaynakları farklı da olsa, bedelinin siyaset kurumu ve bizler ödemekteyiz" dedi.

TBMM Genel Kurulu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile Meclis'in açılışının 92. yıldönümü dolayısıyla özel gündemle toplandı. Genel Kurul TBMM Başkanı Cemil Çiçek başkanlığında toplandı. İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan Genel Kurul toplantısına Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Bakanlar Kurulu üyeleri ve milletvekilleri katıldı. BDP sıralarının ise boş olduğu görüldü.

TBMM Başkanı Çiçek, TBMM'nin 92 yıllık süreçte üzerine düşen tarihi sorumluluğun gereğini yapmakta büyük çaba içinde olduğunu belirterek, "Milli menfaatlerimizi ve onurumuzu gözetmenin, ülkemizin gelişip kalkınması ve Mustafa Kemal Atatürk'ün işaret ettiği muasır medeniyet düzeyinin üzerine çıkması çabası içerisinde olmuştur. Böylesine şanlı ve onurlu bir geçmişe sahip olan Meclis'te görev yapmış olmak hepimizin haklı gururudur" dedi.

Çiçek, 92 yıl önce TBMM'nin açılışının milli egemenliğin vazgeçilmezliğinin ve milli iradenin üstünlüğünün ifadesi olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Milli iradenin üstünlüğü bizim için devredilemez ve asla vazgeçilemez. Milli egemenlik bizim milli mücadelemizin ruhunda gizlidir. Milli mücadelemiz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde bir halk hareketidir. Milletimiz düşmanı yurttan kovmuş ve kendi cumhuriyetini ve demokrasisini kurmuştur. Cumhuriyet ve demokrasi bizim en büyük kazanımlarımızdır. Bunları bize armağan edenlere şükran borçluyuz."

"MİLLİ İRADEYE YÖNELİK GİRİŞİMLER"

Milli iradenin üstülüğünün aynı zamanda demokrasinin de gücü olduğunu vurgulayan Çiçek, milli egemenliğin, demokrasiyle anlamlı olduğunu kaydetti. Çiçek, şöyle devam etti:

"Halk iradesinin çiğnenmesi ve kesintiye uğraması, en büyük zararı demokrasiye ve millete vermektedir. Milli egemenliği çiğnetmemek, Meclis'in hukukunu ve milletin egemenliğini korumak temel görevimizdir. Milli iradeye yönelik girişimler bu ülkenin kuruluş felsefesine ve halkın iradesine yönelik girişimler olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Çok partili hayat işleyen bir demokratik sistem, burada tecessüm eden milli irade bizim en büyük kazancımızdır. Bunu korumak ve demokrasimizi geliştirmek hepimizin ortak sorumluluğudur. Yaşadığımız ve yaşamakta olduğumuz acı tecrübelerden sonra bunu hepimiz tam bir samimiyetle kabul etmeliyiz."

"TEMSİL SORUNU YAŞAMAKTAYIZ"

Birinci Meclis'in saygın üyelerinin zor koşullarda verilen mücadelenin ardından cumhuriyeti kurduklarını ifade eden Çiçek, bunu daha ileriye götürmek, demokrasi ve insan hakları standardını geliştirmek ve çağdaş bir cumhuriyet haline getirmek için yoğun bir çaba içerisinde olduklarına vurgu yaptı. "Hızlı bir değişim sürecinde olduğumuz açıktır" diyen Çiçek, yeni dönemlerin yeni sorunlar ortaya çıkardığına işaret etti. Çiçek, "Her geçen gün yeni sorunlarla karşılaşmaktayız. Çok değişik sebeplerden ve yargılama süreciyle ilgili sıkıntılardan dolayı olsa da bugün bir temsil sorunu yaşamaktayız. Konunun tüm yönleriyle değerlendirilerek birlikte bir çözüme kavuşturulması gerekmektedir. Bu sorunun sebepleri ve kaynakları farklı da olsa, bedelinin siyaset kurumu ve bizler ödemekteyiz. Bunca sorunumuz varken bir de bu sorumlulukla karşı karşıyayız" diye konuştu.

"DEMOKRASİ, EKMEK SU GİBİ"

Teknolojik gelişmelere, sosyolojik değimlere, üretim ilişkilerine ve bilgi üretimine göre dünyanın yeniden şekillendiğini ve hayatın yeniden kurulduğunu ifade eden Çiçek, şunları kaydetti:

"Modern dünya ile entegre olmaya çalışan Türkiye ise, bu gelişmelerin içerisinde hızlı bir ekonomik, siyasi ve kültürel değişim sürecindedir. Bugün farklı kültürel iklim ve ilişkiler içerisinde genç bun nüfus yetişmektedir. Ülkemizin ise tarihi ve kültürel olarak büyük potansiyel bulunmaktadır. Doğu ile Batı'nın ortasında geleneksel özellikleri yanında modernleşmeye çalışan bir ülkedir. Farklı kültürel geleneklere sahip Doğu medeniyetinin de Batı medeniyetinin de özelliklerini bünyesine barındıran belki de dünyadaki tek ülkedir. Her şeyden önce bir imparatorluk varisiyiz. Onunla birlikte, cumhuriyetle büyük bir modernleşme, yenilenle ve reform sürecinde olduğumuz, yeni kurumlar kuruluşlara sahip olduğumuz da göz ardı edilemez. Bu devam eden, sürekli kendisini geliştiren modernleşmeyi, ileri aşamalara taşıyan bir süreçtir. Demokrasimizi geliştirmeye çalışıyoruz. Demokrasi eksikliği temel bir toplumsal noksanlık olarak sorunlara yol açmaktadır. Demokrasi günümüz dünyasında artık ekmek kadar, su kadar gerekli bir ihtiyaçt e bir halk hareketidir. Milletimiz ır. Bugün Ortadoğu'da yaşanan gelişmelere bakarak demokrasinin ne kadar büyük bir nimet olduğunu görüyoruz. Bununla birlikte demokrasinin bugünden yarına gelmediğini, süreç içerisinde kendisini geliştirdiğini, kurum ve kurallarını oluşturduğunu ve bunu bir kültüre dönüştürdüğünü görüyoruz. Bizim için bu süreç Sened-i İttifak ile başlayan yaklaşık iki asırlık bir süreçtir."

"SİYASİ ETİK KURULU'NA İHTİYAÇ VAR"

TBMM Başkanı Çiçek, demokrasinin kesintiler ve sorunlarla uğraşarak bugüne geldiğini bu süreçte çok da kayıplar olduğunu belirterek, "Fakat demokrasi çabamızdan, özgür ve kalkınmış bir ülke olma hedefinden hiç şaşmadık. Yeni kayıplar da artık istemiyoruz" dedi.

Demokrasi konusunda herkese büyük sorumluluk düştüğünü ifade eden Çiçek, konuşmasına şöyle devam etti:

"En başta da bizlere yani siz saygıdeğer milletvekillerine düşmektedir. Tutumları, davranışları, ortaya koydukları söz ve fiilleri ile milletvekili sıfat ve sorumluluğu ile bağdaşmayan olumsuzluklardan hepimiz kaçınmalıyız. Bunları değerlendirecek ve kurala bağlayacak bir Siyasi Etik Kurulu'na ihtiyaç olduğu çok açıktır. Ümit ederim ki bunu kısa sürede bu dönem gerçekleştirebiliriz. Bu konuda hepimizin ortak çabasına ihtiyaç var. Hepimiz işimizi daha iyi yapmaya ve daha sorumlu davranmaya mecburuz.

Ülkemizin ve demokrasimizin geleceğini ve çocuklarımızın yaşamını günlük siyasi kaygılar ötesinde planlamak ve düşünmek gerekmektedir. Demokrasi bir mücadelenin eseridir; aklın, bilimin ve özgürlüğün zaferidir. Bunun nasıl daha ileri götürüleceği olgun ve iyi işleyen bir sisteme dönüştürülebileceği ortak akılla, diyalogla ve demokratik rekabetle olabilecektir. Demokrasi konuşabilmenin ve birbirini anlayabilmenin uygun zeminini ve fırsatlarını sunmaktadır. Toplumsal sorunların sürekli olacağı açıktır.

Bilim ve akıl ise bunu çözebilmenin yöntemlerini sunmakta, demokrasi buna uygun zeminler hazırlamaktadır. Tartışma ve diyalog zeminlerini tahrip etmeden, konuşma ve diyaloğu bir kültür haline getirerek sorunlarımızı çözebiliriz. Bunun elbette ki en uygun zemini TBMM'dir. TBMM milli iradenin temsil merkezi ve sorunların çözüm yeridir. Bütün kesimlerin umutlarının olduğu ve gözlerini çevirdiği yerdir.

Bu zemini tahrip etmemek, burasının verimliliğini ve işlerliliğini korumak hepimizin sorumluluğudur."

"YENİ ANAYASA, ÖZGÜR TÜRKİYE"

TBMM'nin açılışının 92. yıldönümünü kutlarken, meclisinin açılış yıldönümünü çocuklara bayram olarak armağan eden bir ülke olmanın da onurunu yaşadıklarını belirten Çiçek, "Çocuklarımızın, milletimizin ideallerine sahip çıkarak, daha iyiyi, başarıyı kaliteyi ve özgür Türkiye'ye düşleyerek yetişmelerini istiyoruz. Onların milli egemenlik ruhuyla büyümelerini istiyoruz. Daha demokratik özgür yarınları inşa etmelerini istiyoruz. Biz onlara daha demokratik bir ülke bırakmak zorundayız" dedi.

Çocukların, kavgaların hakim olduğu, sürekli sorunlar çıkaran bir demokrasiyi hak etmediklerini vurgulayan Çiçek, şöyle konuştu:

"Çocuklarımıza bırakacağımız en önemli emanetlerden biri, yeni Anayasa ve özgür bir Türkiye'dir. Yeni Anayasa milletimize ve çocuklarımıza karşı borcumuzdur. Bugün dünya ve Türkiye değişmiştir. Bizim koşullarımız ve demokrasi standartlarımız da değişmektedir ve değişmek mecburiyetindedir. Yeni Anayasa bizim için yeni bir sayfa yeni bir Türkiye'dir. Yeni Anayasa, geçmişimizle ve aynı zamanda geleceğimizle bir yüzleşmedir; yanlışlarımızla, eksiklerimizle bir muhasebedir. Meşru bir zeminde Meclis ikliminde bir toplumsal sözleşme metni çıkarma çabasıdır. Milletin temsilcileri millet adına demokratik bir Anayasa yapacaklardır. Siyaset kurumu, sivil toplum örgütleriyle toplumsal aktörlerle birlikte diyalog içerisine bir Anayasa yapmak durumundadır. Yeni Anayasa'yı yapamadığımız takdirde çok şey kaybedeceğimizin hep beraber farkında olmamız gerekmektedir. Gelinen noktada ortaya konulan iradelerden ve toplumumuzun bu yöndeki büyük beklentisiyle milletimize yakışan, temel hak ve özgürlükleri koruyan, geliştiren ve demokrasimizin standardını yükselten daha çağdaş bir Anayasa'ya kavuşacağımıza inanıyorum. Meclisimizin açılışının 92 yıldönümünde başta milli mücadelemizin önderi ve ilk Meclis Başkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Birinci Meclisimizin kahraman milletvekillerini ve o günden bugüne bu çatı altında görev yapan tüm milletvekillerimizi milli mücadelemizin tüm gazi ve şehitlerini edebiyete intikale den parlamenterlerimizi saygı ve şükranla anıyorum. Tüm milletimizin ve çocukların Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutluyorum."

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler