YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

‘23 Nisan ve Türkçe Olimpiyatları UNESCO’da değerlendirilebilir’

TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Nabi Avcı, “Türkiye, 23...

TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Nabi Avcı, “Türkiye, 23 Nisan Çocuk Bayramını ve Türkçe Olimpiyatları'nı UNESCO logosu ve idealleri açısından değerlendirebilir.” dedi.
Avcı, bu tür etkinliklerin Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO) takviminde olmasının, Türkiye’nin barış ve diyalog kültürüne yaptığı katkının görülmesini ve bu etkinliklerin evrenselleşmesini sağlayacağını kaydetti.
Prof. Dr. Nabi Avcı, Milli Eğitim Bakanlığı bütçesi görüşmeleri sırasında, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yaptığı konuşmada, UNESCO’nun 36. Genel Konferansı’nın 24 Ekim-10 Kasım 2011 tarihleri arasında Paris’te yapıldığını hatırlattı. Genel Konferans'ta, Filistin’in, 107 kabul, 14 ret ve 52 çekimser oyla 195. üye devlet olarak UNESCO’ya kabul edildiğini söyleyen Avcı, “ABD, bu oylamadan sonra UNESCO’ya yaptığı aidat dışı katkıyı kestiğini açıkladı. ABD’nin bu açıklamasıyla UNESCO fiilen mali krize girmiş oldu. Bu krizin aşılabilmesi için yıl sonuna kadar 30-35 milyon dolar bulunması gerekiyor. Genel Kurul, 10 Kasım 2011 tarihli toplantısında, genel direktörün önerisiyle, üyelerin, alacaklarını dikkate almayıp yeni ödeme yapması ve gönüllü katkıda bulunması yönünde oy çokluğu ile bir karar aldı.” diye konuştu.
Avcı, Türkiye’nin, aidatını erken ödeyerek veya belirleyeceği hedefler doğrultusunda gönüllü katkı yaparak, bu krizin aşılmasına katkı sağlayabileceğini söyledi. Bu kriz anında yapılacak küçük bir katkının bile Türkiye’nin UNESCO’da önemli ve prestijli bir konum kazanmasına yardım edebileceğini kaydeden Avcı, şöyle devam etti:
“Türkiye, UNESCO’nun Eğitim ve Kültür programlarına katkıda bulunabilir ve bu katkı ile kendi belirlediği hedefler yönünde görünürlüğünü artırabilir. Türkiye olarak Afrika, Asya, Ortadoğu veya Balkanlar'a yönelik zaten yürütmekte olduğumuz çalışmalara UNESCO boyutunu ekleyebiliriz; bu çerçevede yürütülecek bazı projeleri UNESCO ile irtibatlayabiliriz. Ayrıca, bilgisayar destekli eğitim projelerimizin bazı bileşenleri, UNESCO üzerinden veya UNESCO ile birlikte yürütülebilir.”
UNESCO’nun, genel konferans ve genel kurullarını, BM tarafından uluslararası dil olarak kabul edilmiş olan İngilizce, Fransızca, İspanyolca, Rusça, Arapça ve Çince ile yürüttüğüne dikkat çeken Avcı, “UNESCO’nun Hükümetlerarası Komite ve daha alt çalışma toplantılarında ise İngilizce ve Fransızca çalışma dili olarak kullanılmaktadır.
Bu son Genel Konferans’ta, Brezilya, çevirmen desteği vererek, Portekizce’nin de konuşulmasını sağlamıştır. Aynı şekilde, sadece İngilizce ve Fransızca'nın konuşulduğu bazı komite toplantılarında da Suudi Arabistan ve BAE çevirmen desteği sağlayarak Arapça'nın; İspanya ise İspanyolca'nın konuşulmasını sağlamaktadır.” diye konuştu.

"İSTANBUL TÜRKÇESİNİN UNESCO DİLİ HALİNE GELMESİ SAĞLANABİLİR"
Türkiye’nin, çevirmen desteği vererek, öncelikle İstanbul Türkçesi'nin, daha geniş bir bakış açısıyla ise Türk dilli bağımsız devletler tarafından konuşulan lehçelerin UNESCO dili haline gelmesini sağlayabileceğini dile getiren Avcı, “Bu konuda, TÜRKSOY üzerinden Azerbaycan, Türkmenistan, Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan ve Kıbrıs da sürece dahil edilebilir. Bu, Türkçe’nin BM’nin resmi dillerinden biri olması yönünde atılmış anlamlı bir adım olur.” dedi.
Türkiye’nin, UNESCO’nun, özellikle eğitim ve kültür istatistiklerinde hak ettiği oranda güçlü ve iyi bir durumda gözükmediğini dile getiren Avcı, şunları dile getirdi: “UNESCO’nun 'Herkes İçin Eğitim' programı kapsamında yayımlanan raporlarda, Türkiye çok geri sıralarda yer almaktadır. Bunun önemli nedenlerinden biri, yapılan eğitim çalışmalarının ve sonuçlarının sisteme kaydedilmemesi ve düzenli izlenmemesi. Bir diğer neden de başka birçok ülkenin yaptığı gibi anadan kıza, babadan oğula veya ustadan çırağa, yani kuşaktan kuşağa aktarılan geleneksel bilgilerin sertifika kapsamına alınmaması. Bu geleneksel bilgi sistemleri eğitim sistemine dahil edilir ve sertifikalı hâle getirilirse 'Herkes İçin Eğitim' raporlarındaki görünürlüğümüz artar ama daha da önemlisi kültür koruma yaklaşımlarına olumlu katkı sağlar.”

“23 NİSAN VE TÜRKÇE OLİMPİYATLARI UNESCO LOGOSU VE İDEALLERİ AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLEBİLİR”
UNESCO’nun, 2012-2013 döneminde gençlerin UNESCO çalışmalarına daha fazla katılmalarının sağlanması için karar aldığını hatırlatan Avcı, “Bu amaçla Genel Konferans öncesinde dünya gençlerinin bir araya geldiği Gençler Forumu'nu düzenlemiş ve gençlerin barışa, dostluğa ve kültürlerarası diyaloga daha fazla katkı vermesinin yollarının aranmasını benimsemiştir. Bu kapsamda Türkiye de 23 Nisan Çocuk Bayramı'nı ve Türkçe Olimpiyatları'nı UNESCO logosu ve idealleri açısından değerlendirebilir.” dedi.
Avcı, konuyla ilgili yaptığı açıklamada ise 2013 yılında yapılacak olan 37. Genel Konferansa, bu iki etkinliğin, ‘Dünya Gençler ve Kültürlerarası Diyalog Günleri" karar tasarısı olarak sunulabileceğini söyledi. Avcı, “Türkiye’nin bu iki evrensel etkinlik için harcadığı enerji, para ve insan kaynağı, esasen ek bir harcama gerektirmemektedir. Bu tür etkinliklerin UNESCO takviminde olması, Türkiye’nin Barış ve Diyalog Kültürüne yaptığı katkının görülmesini ve bu etkinliklerin evrenselleşmesini sağlayacaktır.” şeklinde konuştu.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler