26 yıldır böbrek bekliyor

Kocaeli'de kronik böbrek yetmezliği nedeniyle 26 yıldır diyalize giren 42 yaşındaki Sebahattin Ayer, organ nakliyle sağlığına kavuşacağı günün hayalini kuruyor.

AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, 1986 yılında göz altları, el ve ayaklarındaki şişlik nedeniyle doktora giden Ayer (42) tetkiklerin ardından kronik böbrek yetmezliği hastalığına yakalandığını öğrendi.

26 yıldan beri İstanbul ve Kocaeli'de diyalize giren 3 çocuk babası Ayer, şimdi böbrek nakliyle sağlıklığına kavuşacağı günlerin hayalini kuruyor.

Ayer, AA muhabirine, 16 yaşındayken kronik böbrek yetmezliği hastalığına yakalandığını öğrendiğini ve hayatının altüst olduğunu söyledi.

Hastalığıyla tanışmadan önce diyalizin anlamını bilmediğini ve ne anlama geldiğini ilginç bir şekilde öğrendiğini kaydeden Ayer, ''Göztepe Eğitim Araştırma Hastanesi'ne yeni yatırmışlardı. Bana diyalize bağlanacağım söylendi. Ben diyalizi 'deniz' anlamışım. 'Bu karda kışta böbrekleri üşütmüşüm, bir de denize niye bağlayacaklar' diye düşünüyordum. Daha sonra deniz değil, diyaliz makinesi olduğunu öğrendim'' diye konuştu.

Diyaliz tedavisinin ilk günlerinde bazı hastaların en fazla 3 veya 5 yıl yaşayabileceğini söylediklerini kaydeden Ayer, söylenenlerin psikolojisini bozulduğunu anlattı.

Böbrek hastası olduğunu öğrendiğinde sözlüsünü aradığını anlatan Ayer, şöyle devam etti:

''Hasta olduğumu, öleceğimi söyledim. Artık beni beklememesi gerektiğini söylemek zorunda hissettim kendimi. Onu çok seviyordum ama ileride daha çok üzülmesini istemiyordum. Ölürüm diye sözlümden ayrıldım. Sözlüm evlenip bir aile kurdu. Ben de diyalize alıştıktan sonra 2001 yılında mahallede tanıştığım biriyle evlendim ve 3 çocuk sahibi oldum. Hastalık çalışma hayatımı çok etkiledi. Hastaneye çok sık geldiğim için bir yerde çalışamıyorum. Eşim evlere gündelikçi olarak temizliğe gidiyor, geçimimizi o şekilde sağlıyoruz.''

-''Adam yanımda öldü''-

Yanında yatan bir diyaliz hastasının ölümünün kendisini derinden etkilediğini anlatan Ayer, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Yanımda yatan hasta da ilk kez diyalize giriyordu. Bana 'delikanlı biz bu makineye ne kadar gireceğiz?' diye sordu. Ben de 'Allah ne kadar ömür verdiyse o kadar gireceğiz' dedim. Bir anda makineden 'dank' diye bir ses geldi. Doktorlar koştu, meğer adam kalp krizi geçirerek hayatını kaybetmiş. Bu durumu yaşadıktan sonra psikolojim bozuldu. 3 ay psikolog desteği aldım. Gözümü kapattığım anda o adamı görüyordum. Adam yanımda öldü. Bir daha bana aynı soruyu sordukları zaman cevap veremedim. 'Git orada doktor var, hemşire var' diyordum çünkü o adama yaşayacağımızı söylediğim anda adam ölmüştü.''

-Böbrek bulundu ama...-

Hastalığını öğrenmesinin ardından nakil için başvuru yaptığını da kaydeden Ayer, 26 yıldan beri böbrek nakli beklediğini söyledi.

Cep telefonlarının bulunmadığı bir dönemde kendisine ulaşılması için mahalle bakkalına numara bıraktığını anlatan Ayer, sözlerini şöyle tamamladı:

''Başvuru yaptıktan kısa süre sonra uygun böbrek bulunmuş fakat bana ulaşamadıkları için başkasına vermişler. O şansı kaybettim, 26 yıldır diyalize bağlı yaşıyorum. O şansımı kaybettikten sonra böbrek aramaktan vazgeçtim. Uygun böbrek bulunsa bu hastalıktan ve haftada üç kez bağlandığım diyaliz makinesinden kurtulacağım.''

-En eski hasta-

Kocaeli Devlet Hastanesi Diyaliz Merkezi Doktoru Ayşegül Kömürcü ise merkezde 20 diyaliz makinesi ile 90 hastaya hizmet verdiklerini, aylık bin 200 seans yaptıklarını söyledi.

Türkiye'de hemodiyaliz yatak oranı en yüksek devlet hastanelerinden biri olduklarına işaret eden Kömürcü, merkezde diyaliz makinesine bağlı yaşayan Ayer'in her şeye rağmen ayakta durmaya çalıştığını ve merkezin en eski hastası olduğunu ifade etti.