ANKARA (ANKA) – Avukat Sedat Vural, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından Dünya Basketbol Şampiyonası'nda ikinci olan Türk Milli Takımı’na “Örtülü Ödenekten” verilen 28 milyon 500 bin TL'lik primi yargıya taşıdı.
ANKA’nın edindiği bilgiye göre Vural, Ankara İdare Mahkemesi’ne verdiği dava dilekçesinde, milli sporculara verilen primin Anayasa’nın “Eşitlik ilkesi ile Yasal Gerçeklere” aykırı olduğunu ifade ederek söz konusu işlemin yürütmesinin durdurulması ve iptaline karar verilmesini istedi.
Vural, dilekçesinde, Basketbol Milli Takımı’nın başarısına karşılık, Başbakan Erdoğan’ın sporculara verilen toplam 28 milyon 500 bin TL’nin, Başbakanlık Örtülü Ödeneği’nden ödendiğini anımsattı.
-“BEN YAPARIM DEMEK KABUL EDİLMEZ”-
Dava dilekçesinde, 5018 sayılı “Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanununun” 24 üncü maddesine göre, “örtülü ödenek; kapalı istihbarat ve kapalı savunma hizmetleri, Devletin milli güvenliği ve yüksek menfaatleri ile Devlet itibarının gerekleri, siyasi, sosyal ve kültürel amaçlar ve olağanüstü hizmetlerle ilgili Hükümet icapları için kullanılmak üzere Başbakanlık bütçesine konulan ödenektir” olduğunu hatırlatan Vural, “Örtülü ödenek, bu amaçlar dışında ve Başbakanın ve ailesinin kişisel harcamaları ile siyasi partilerin idare, propaganda ve seçim ihtiyaçlarında kullanılamayacağını” savundu.
Dilekçesinde, “Uluslararası spor karşılaşmalarında ilk 3 dereceye giren sporculara ödeme yapılacağının hüküm altına alınmadığına” dikkat çeken Vural, “Uluslararasıspor karşılaşmalarındaki başarılar için devlet ‘ödül yönetmeliği’ yayımlamış; ilk 3 dereceye giren sporculara verilecek ödül miktarını bu yönetmelikte belirlemiştir” dedi.
Dilekçesinde Hukuk Devleti’nin de tanımı da yapan Vural, “Ben yaparım’, ‘Benim gücüm var’ demek ve bu düşünce ile gerek yürütmede, gerekse yasamada uygulamaya girişmek ve kararlar almak, Demokratik Hukuk Devleti’nin kabul edemeyeceği bir uslup ve eylem şeklidir” değerlendirmesine bulundu.
-“ANAYASANIN EŞİTLİK İLKESİNE AYKIRI”-
Verilen primin Anayasa’nın eşitlik ilkesine de aykırı olduğunu savunan Vural, dilekçesinde şu ifadelere yer verdi:
“Anayasanın 10. maddesine göre yasa önünde eşitlik ilkesi gereği olarak yasaların uygulanmasında dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep ayrılığı gözetilmesi ve bu nedenlerle eşitsizliğe yol açılması Anayasa katında geçerli görülemez. Bu mutlak yasak, birbirinin aynı durumunda olanlara ayrı kuralların uygulanmasını ve ayrıcalıklı kişi ve toplulukların yaratılmasını engellemektedir. Aynı durumda olanlar için farklı düzenleme, eşitliğe aykırılık oluşturur.
Kamu hizmetinde eşit davranış, eşit yararlanma temel niteliktir. ‘Haklı bir nedene’ dayanmayan bu karar ile uluslararası karşılaşmalarda aynı ay yıldız forması altında ülkemizi temsil eden sporcuların farklı uygulamaya tabi tutulmaları Anayasanın yasa önünde eşitlik ilkesi ile AİHS in 14. maddesindeki ayrımcılık ilkesine açıkça aykırıdır.”
Bu kararın uygulanmasının “telafisi güç ve imkansız zararlar doğuracağını” da vurgulayan Vural, söz konusu işlemin yürütmesinin durdurulması ve iptaline karar verilmesini istedi.