Kahramanmaraş merkezli, çok sayıda ilde büyük yıkım ve can kayıplarına yol açan 7.7 ve 7.6'lık depremlerin ardından uzmanlardan uyarılar ve açıklamalar gelmeye devam ediyor. O isimlerden bir tanesi de Jeoloji Mühendisleri Odası Kahramanmaraş eski Temsilcisi Mehmet Kuruçay. Kuruçay, yaklaşık 3 yıl önce İhlas Haber Ajansı’na verdiği röportajda, Kahramanmaraş’ta yaşanması muhtemel olan deprem riskine dikkati çekmek için önemli açıklamalarda bulunmuştu. Kuruçay, 3 yıl önce Türkiye’nin deprem riskinin en kritik olduğu illerin başında Kahramanmaraş’ın geldiğini ve alüvyon zeminli yerlere yapılan yüksek katlı binaların yaşanılacak bir depremde yıkılacağını dile getirmişti.
6 Şubat tarihinde yaşanan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki 2 büyük deprem sonrası yine aynı yerde İhlas Haber Ajansı’na konuşan Mehmet Kuruçay, “Gönül isterdi ki yine burada aynı şekilde deprem olmadan yine ikaz yapmak ama böyle nasip oldu. Yaklaşık 20 yıldır Kahramanmaraş Jeoloji Odası Temsilciliği yaptım. Her yıl 17 Ağustos ve 12 Kasım depremlerinin yıl dönümünde Kahramanmaraş’ta gerçekleştirdiğim deprem konferansında herhangi bir yerde olan deprem sonrasında düşüncelerimizi anlattık. Yetkililerin gözüne baka baka o kadar anlattık ki, bilimsel verileri ortaya koyarak ama sesimizi duyuramadık” dedi.
Kahramanmaraş’ta doğup büyüdüğü için şehrin depremselliğine her zaman önem gösterdiğini ifade eden Kuruçay, “Bu binaları yıkıp insanların içerisinden diri diri çıkartılıp devlete bu kadar yük olmamasını biz sağlayamadık ama deprem 1 dakika içerisinde her şeyi anlattı. Vebalini, günahını, cezasını insanlar çekti. Yani acıyı nasıl anlatabilirim bu mümkün değil. Bu acı insanların haykırışlarını, insanların yalvarışlarını duymak bu çok acı bir şey. Ben bunları daha önce de anlatmıştım, 17 Ağustos depreminde televizyonlarda insanların yalvarışlarını gördük. Kahramanmaraş’ı yöneten bütün insanlara konferanslarla basın toplantıları ile televizyon kanalları vasıtası ile anlattım. Ne diyeyim, biz depremin ne zaman olacağını bilemiyoruz, depremin ne zaman olacağını bilen hiçbir teknoloji yok. Ben bütün konuşmalarımda depremin ne zaman olacağını bilemiyoruz ama nerede olacağını, hangi zeminlere yapılan binaların yıkılacağını söyledim. Zemini kötü binaların yıkılacağını, yüksek katlı binaların kat yüksekliğini yenileyelim diye hep söyledim. Kahramanmaraş’ın depremselliği o kadar önemliydi ki, yüksek katlı binalar yapılmayacaktı. Biz geçmişten ders alsaydık, bilim insanlarının söyledikleri uygulansaydı bunlar başımıza gelmezdi” ifadelerini kullandı.
Yaşanan deprem sonrası enkaz yığınlarının Erkenez Çayı’nın etrafına dökülmesinin tatlı su potansiyeline gelecek yıllarda büyük sıkıntı çıkartacağına dikkat çeken Kuruçay, “Erkenez Çayı’nın bulunduğu kum ocaklarının oralara molozlar götürülüp oraya depolanıyor. Orası neresi biliyor musunuz, bu ovadaki bütün yer altı sularının, tatlı suların geldiği noktadır. Önümüzdeki 100-200 yıl boyunca Kahramanmaraş halkı ovadaki suyu kullanırsa tamamen insanların kanser gibi kötü hastalıklara yakalanmalarına sebep olunur” diyerek uyarıda da bulundu. (İHA)