Tarih profesörü İlber Ortaylı, Abbas Güçlü ile Genç Bakış'a konuk oldu, gençlerin sorularını cevapladı.
Tarih profesörü İlber Ortaylı, Abbas Güçlü ile Genç Bakış'a konuk oldu, gençlerin sorularını cevapladı.
-Dizi (Muhteşem Yüzyıl) 3 yıldır ekranları işgal ediyor. Beğenelim veya beğenmeyelim sınırları aştı. Hatta yurtdışında daha çok işgal ediyor ekranı. İşgal etme nedenleri farklıdır. Birincisi gerçekten bir plastik başarı. Oyuncular hakikaten iyi. Alıştığımız sinema oyuncuları değiller. Yeniçeriler boylu poslu. Bütün bunlar, o Ottoman imajı dışarıyı etkiliyor.
- Bunlar bizim ecdadımız mı diyor Başbakan? E ecdadınız değil ama 3 yıldır neredeydiniz? 3 yıl geçtikten sonra bu gibi saldırıların manası yok.
- Ben Muhteşem Yüzyıl'a Erhan Afyoncu ve Deniz Esemenli'yi tavsiye ettim. Ama bu arkadaşlarla geçinemedi senarist. Sık sık kavga ettiler, dinlemediler. Elbette onların bilgisi fazla gelir oraya. O zaman devlet parayı yatırır ve bu arkadaşları uzman diye sokar. Bu sansür değildir.
- Ecdadımıza yakışmıyor diye diziyi yasaklayalım. Peki kim ödeyecek bunu? Bu kadar insan geçiniyor buradan. Ve bu başarılı bir iş. Gürültüyle olacak birşey değil. Film endüstrisine devlet müdahale eder ama böyle bağırıp çağırarak sopayla filan değil. Çok rafine yolları vardır bunun. Avrupa'da da böyledir. Para verir devlet ve bu işler yönlendirilir. Başka türlü olmaz. Bu ayıpta değildir, günahta değildir.
- İnanç ve teori şudur, 'Sultan Süleyman Han Allah'ın iradesiyle bir büyük devletin ve milyonlarca insanın başına gelmiştir'. Yani Süleyman efendi değil bu, Süleyman Han. Bunun oğlu etrafın kışkırtmasıyla isyana hazırlanıyor. Bunun kellesi gider. Bu boğdurulur. Diğer oğlu Şehzade Bayezid bir süre sonra aynı şeyi yapıyor. Oğlunu da boğdurur kardeşini de. Herkes boğdurur. Padişah dediğiniz size benzemez. Kızlarını boğdurmazlar çünkü isyan tehlikesi yok. Kızlarını çok sever ve çok şımartırlar.
- Cem Sultan vakasına bakın. Her kardeş kavgası binlerce insanın kellesine ve anarşiye maloluyor. Aynı şey Rusya tarihinde, İngiltere tarihinde de vardır. Böyle kolay hüküm verilmez. Kendi kardeşin değil ki padişahın kardeşi size ne.
- Sayın Kültür Bakanı'nın herhalde Başbakan'a biraz burukluğu var, o yüzden böyle bir açıklama yapmış. O öyle dediyse ben böyle dedim diye. Bunlar anlatılmıştır kendisine herhalde. Hala aynı şeyde ısrar ediyorsa o onun bileceği iş.
- Benim aram çok iyi olmadı ama doğruyu söylemek gerekir ki Kültür Bakanımız güzel konuşan bir adamdır. Kendine göre bir okuması vardır. Merakı vardır. Başbakan'ın da ondan aşağı kalır tarafı yok. Çok güzel şiir biliyor. Mesela sizin çoğunuzda olmayan özellik, şiir okumuş adam. Ezberlemiş. Şiir bilmeyen dilini bilmez.
- Başbakan'ın ecdadımız değil diye eleştirdiği şu; Muhteşem Yüzyıl'daki harem harem değil, o İbrahim Paşa değil, Sultan Süleyman'ın kendisi değil. Divan-ı Humayun Divan-ı Humayun değil. Ben birebir çevir demiyorum ama bir hava var, o havadan haberleri yok.
- Avrupa'da iş yapıyor, tonla para geliyor adama. Filmi yapanın da derdi o zaten. İzleniyor, çünkü Kanuni, Hürrem bir yürüyorlar uçar gibi, hayran oluyorsunuz. Bir de iyi mensucat işi yapmışız. Hepsi bu. Burada başka birşey yok. Entelektüel rejisör yok, kültüre meraklı bir yatırımcı yok.
- Muhteşem Yüzyıl dizisi için bana müşavirlik teklifiyle geldiklerinde ben yapmam dedim. Çünkü başıma geleceği biliyorum. Bizim sinema piyasasında mühim olan tüm dünyada olduğu gibi para kazanmaktır.