HABER

"301. maddeyi yeniden değerlendirebiliriz"

"301. maddeyi yeniden değerlendirebiliriz"

ANKARA (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 301. maddesiyle ilgili aceleci davranmamak ve önce yürüyüşü görmek gerektiğini söyledi. Erdoğan, aksamalar olması halinde 301. maddenin yeniden değerlendirilebileceğini ifade etti.

Başbakan Erdoğan, dün gece ATV'de yayınlanan Siyaset Meydanı programında, Türkiye'nin çeşitli illerinden gelen çocukların ve gençlerin sorularını cevaplandırdı. Bir öğrencinin yolsuzluklarla ilgili sorusu üzerine Erdoğan, AK Parti içinde yolsuzluklara adı karışan ve hakkında herhangi bir dava süreci devam eden kimsenin olmadığını vurguladı. Dokunulmazlıkların kaldırılması konusundaki tartışmalara da değinen Erdoğan, sadece siyasetçilerin dokunulmazlığının kaldırılmasının, Türkiye'de siyasetin yıpranmasına yol açacağına işaret etti. "Eğer dokunulmazlıklar kaldırılacaksa, bu ülkede ne kadar dokunulmaz varsa hepsinin dokunulmazlığı kaldırılsın" diye konuşan Erdoğan, aksi bir yaklaşımın, siyaset kurumunu yıpranmasını beraberinde getireceğini söyledi. Türk Ceza Kanunu'nun 301. maddesinde değişiklik yapılıp yapılmayacağı yönündeki bir soru üzerine Erdoğan, bu maddeye AB'den hiçbir itiraz gelmediğini hatırlattı. Yeni TCK'nın 1 Haziran'da yürürlüğe girdiğini kaydeden Erdoğan, alınacak kararlarla içtihatların oluşacağını, bunları beklemek ve yürüyüşü görmek gerektiğini dile getirdi. Aksamalar olması halinde bu maddenin yeniden değerlendirilebileceğini kaydeden Erdoğan, gerekirse maddeyi değiştirme yönünde bir adımın da atılabileceğini söyledi. Erdoğan, Adalet Bakanlığı'nın Orhan Pamuk davasına izin verip vermeyeceğini de Bakanlar Kurulu'nda değerlendireceklerini kaydetti.

Erdoğan, İmam-Hatip Lisesi'nde okuyan bir öğrencinin sıkıntılarını dile getirmesi üzerine, İmam-Hatip öğrencilerine üniversiteye giriş kapılarının kapatıldığını ifade ederek Hükümet olarak en azından yatay geçişle bu kapının açılmasını istediklerini söyledi. İmam-Hatip öğrencilerinin önünün kesilmek istenmesinin, diğer meslek lisesi mezunlarını da sıkıntıya soktuğunu dile getiren Erdoğan, Türkiye'de eğitim özgürlüğünün önünün açılması ve eğitim özgürlüğüne ket vurulmaması gerektiğini vurguladı. Meslek lisesi mezunlarının düz liselere yatay geçiş yapamadığını, ancak düz lise mezunlarının meslek liselerine yatay geçiş yapabildiklerine dikkat çeken Erdoğan, bu tersliğin de giderilmesi gerektiğini kaydetti. Bunun giderilmesi için bir düzenleme yapıldığını ve YÖK'ün buna karşı çıktığını anlatan Erdoğan, bunun altında başka bir şey aradıklarını belirtti. Üniversitelere karşı bir düşmanlık duygusu taşımadığının da altını çizen Erdoğan, YÖK'ün şu anki yapısıyla ilgili sıkıntıları sadece kendisinin değil tüm kesimlerin dile getirdiğini vurguladı. YÖK ile ilgili çalışmaları buzdolabına koyduklarını ifade eden Erdoğan, YÖK Başkanı ile uğraşmak gibi bir derdinin olmadığını, herkesin kendi görevini yapması gerektiğini ifade etti.

"FUTBOL BİR HIRS İŞİDİR"
Kasımpaşa'da okuyan bir öğrenci, Başbakan Erdoğan'a ilkokul karnesini getirdi. Karne sürpriziyle karşılaşan Erdoğan'ın ilkokulda Türkçe, Coğrafya, Tarih, Müzik, Beden Eğitimi, Tabiat Bilgisi derslerinden iyi, Matematik ve Resim derslerinden ise pekiyi aldığı ortaya çıktı. Erdoğan, Türkiye-İsviçre maçında çıkan olaylarla ilgili bir soru üzerine bunları tasvip etmelerinin mümkün olmadığını söyledi. Futbolun bir hırs işi olduğuna dikkat çeken Erdoğan, o maçın ciddi bir psikolojisi olduğunu, bu psikoloji nedeniyle de böyle bir sonucun ortaya çıktığını kaydetti. Erdoğan, bir öğrencinin sorusu üzerine milletvekili olma yaşının düşürülmesi fikrini savunduklarını söyledi. Bunun için bir Anayasa değişikliğine ihtiyaç olduğunu belirten Erdoğan, bu konuda muhalefetle bir mutabakat sağlamaları gerektiğini kaydetti. Erdoğan, seçilme yaşının 25 olması gerektiğini savunduğunu açıkladı. Erdoğan, ABD'nin Suriye ve İran'a olası bir müdahalesiyle ilgili değerlendirmelerde de bulundu.
Suriye'nin, Türkiye'nin sınır komşusu olduğunu hatırlatan Erdoğan, 2 ülkenin yıllarca birbirlerine dargın olduklarını ancak bu dönemlerin artık geride kaldığını söyledi. Türkiye'nin bir sınır komşusunun bu tür bir sıkıntıyla karşılaşmasını istemeyeceklerini vurgulayan Erdoğan, bu nedenle Türkiye'nin arabulucu rolünü üstlenerek bu işi çözmesi için gayret gösterdiklerini dile getirdi. Irak'ın karşılaştığı durumla Suriye'nin de karşılaşmasını istemediklerini vurgulayan Erdoğan, İran'da da böyle bir şeyin patlak vermemesini istediklerini bildirdi.

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili soru üzerine Cumhurbaşkanlığı seçiminin 2007 yılında gerçekleştirileceğine işaret etti. Erdoğan, öncelikli görevinin Başbakanlık olduğunu kaydederek, Cumhurbaşkanı adayı olup olmayacağı yönündeki soruyu, "Gün ola harman ola, bu bende kalsın" şeklinde cevapladı.

"YILMAZ ERDOĞAN DAHA ORGANİZE OLABİLİRDİ"
Hakkari'den gelen bir öğrencinin öğretmen sıkıntısıyla ilgili sorusu üzerine Erdoğan, özellikle alan öğretmenleri noktasında sıkıntı yaşandığına dikkat çekerek bu sorunu sözleşmeli öğretmenler alarak çözmeyi hedeflediklerini söyledi. Erdoğan, bölgede öğretmen ve doktorların lojman sıkıntısı yaşadıklarını da hatırlatarak TOKİ'nin ilgili bakanlıklarla çalışma yürüteceğini ve lojman sıkıntısının giderileceğini söyledi. Erdoğan, bir soru üzerine Yılmaz Erdoğan'ın Organize İşler filmini kendisinin seyretmediğini, ancak eşi ve çocuklarının filmi izlediğini kaydetti. Eşi ve çocuklarının filmi kendisine anlattıklarftti. Bunun giderilmesi için bir düzenleme yapıldığını belirten Erdoğan, "Yılmaz Erdoğan daha organize olabilirdi" dedi. Erdoğan, Yılbaşı'ndan sonra eşi ve çocuklarıyla birlikte "Babam ve Oğlum" filmini izleyeceklerini söyledi. Tiyatroyu da çok sevdiğini dile getiren Erdoğan, vakit bulamadığı için son dönemde tiyatroya gidemediğini, en son 3 yıl önce Nejat Uygur'un bir oyununu seyrettiğini ifade etti. Erdoğan, TÜSİAD'la yaşadıkları polemiğe ilişkin yorumlarda da bulundu. Mahkemenin bir karar aşamasında olduğunu ve bunu korumak durumunda olduklarını kaydeden Erdoğan, TÜSİAD Başkanı Ömer Sabancı ile ilgili bir ifadesinin olmadığını, sadece Mustafa Koç'un sözleriyle ilgili değerlendirme yaptığını açıkladı. Bunu da Anayasa'da geçtiğin için hatırlattığını belirten Erdoğan, yargı sürecindeki bir davayla ilgili vatandaşların bile telkinde bulunamayacağına dikkat çekti.
Erdoğan, Koç'un sözleri için "Bir suç duyurusunda bulunuyorum" dediğini hatırlatarak, adaletin sadece belli makam ve mevki sahipleri için değil 73 milyon için geçerli olması gerektiğini vurguladı. Erdoğan, Gençlerbirliği Başkanı İlhavan Cavcav'ın ifadesinin talihsiz bir ifade olduğuna işaret ederek, bunu kabullenmenin mümkün olmadığını kaydetti. Erdoğan, Fenerbahçe'nin Kulüpler Birliği'nden ayrılmasını da doğru bulmadığını dile getirdi.

En Çok Aranan Haberler