4-C'li çalışanlara müjde

ANKARA (İHA) -CHP Ankara Milletvekili Bingöl, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında TEKEL işçilerinin Ankara'da 8 gündür bir hak arama mücadelesi sürdürdüklerini ifade etti. İşçilerin tüm baskılara ve saldırılara rağmen bu mücadeleden vazgeçmediklerini ifade eden Bingöl, yasa dışı hiçbir eylem içinde de bulunmadıklarını vurguladı. TEKEL işçilerinin, çalışırken elde ettikleri özlük haklarını ve sosyal hakları elde etmeye çalıştıklarını belirten Bingöl, özelleştirilen kurumlarda çalışan işçilerin 4-C adı altında dünyanın hiçbir ülkesinde uygulanmayan bir yöntemle çalışmaya zorlandıklarını söyledi. 2009 yılı itibarıyla 21 bin 200 civarında özelleştirme dolayısıyla işyerleri kapanan işçinin 4-C kapsamında çalıştığına dikkat çeken Bingöl, "Bu uygulama, işçilerin kölelik yasası dedikleri kadar var" dedi.

TEKEL işçilerinin üzerlerine kaynağının ne olduğu belli olmayan sular sıkılarak, göz yaşartıcı gazlar sıkılarak eylemlerine son verdirilmek istense de büyük bir dirençle mücadelelerini sürdürdüklerini belirten Bingöl, basınçlı suya maruz kalan işçilerin, suyun çok kötü koktuğunu ve üzerlerine sindiğini söylediklerini anlatarak, bu nedenle 'kaynağı belli olmayan su' ifadesini kullandığını anlattı. 4-C kapsamında çalışanların mağduriyetlerinin giderilmesi için bir kanun teklifi hazırlayarak Meclis Başkanlığı'na sunduğunu belirten Bingöl bu teklifin, 4-C kapsamındaki işçilerin memur ya da sürekli işçi statüsüne alınmasını hedefleyen bir teklif olduğunu belirtti. Bingöl, dileyen 4-C kapsamındaki işçinin memur ya da işçi kadrosuna geçmesini öngören bu düzenlemenin, işçilerin geçen süre içindeki hak kayıplarının da karşılanmasını içerdiğini ifade etti. Bingöl, "Umarım bu kanun teklifim iktidar partisi tarafından da ciddiye alınır ve hem TEKEL çalışanları, hem de diğer özelleştirme mağdurlarının mağduriyeti giderilir" diye konuştu.

Basın toplantısının sonunda gazetecilerin sorularını cevaplayan Bingöl, işçilere sıkılan basınçlı suyun kaynağının ne olduğu yönündeki soru üzerine bu uygulamaya maruz kalan işçilerin ifadelerine dayanarak kaynağı belli olmayan su kullanıldığını söylediğini dile getirerek, "Elimde bu konuda bir veri olmadığı için kimseyi suçlayamam. Bu suyun kaynağı sorumluluk sahibi olanlar tarafından araştırılmalıdır" dedi.