Hamzaçebi, "Paketin adındaki ifade özgürlüğünü paketin içine de koymak gerekir. Paketin içinde ifade özgürlüğü yoktur" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, "Dünya Çalışan Kadınlar Günü'nün bütün kadınlarımıza kutlu olmasını diliyorum. Bütün kadınlarımızın özgürlüğüne kavuşmuş, baskıdan kurtulmuş, mutlu bir ortam içerisinde yaşamalarını diliyorum. Çalışmayan kadınlar olarak nitelenen ev kadını olarak nitelendirdiğimiz kadınlar gerçekte çok büyük çalışmanın içerisindedir, onları da böyle bir günde anmayı görev sayıyorum" diyerek söze başladı.
-"4. YARGI PAKETİ REFORMİST BİR PAKET DEĞİLDİR, RÖTUŞ PAKETİDİR"-
4. Yargı Paketi'ni değerlendiren Hamzaçebi, "4. Yargı Paketi reformist bir paket değildir" diyerek şöyle devam etti:
"Paket sadece propaganda suçlarının kapsamını daraltmaktadır. Ergenekon, Balyoz ve KCK davalarında yapılan insan hakkı ihlallerine yönelik herhangi bir düzeltme içermemektedir.
Tutuklu kuvvet komutanları ve Genelkurmay başkanlarının görevleri nedeniyle işledikleri suçlardan dolayı yargılama yeri Anayasa Mahkemesi olduğu halde yargının tutumu ve yorumu nedeniyle bunların yargılama yeri özel yetkili mahkemeler olmuştur. Buna yönelik bir düzeltme de bu pakette yer almamaktadır.
Gizli tanık uygulaması nedeniyle bugüne kadar yaşanmış olan mağduriyetleri gidermeye yönelik hiçbir düzenleme bu pakette yer almamaktadır.
Paket özü itibarıyla AKP'nin 11 yıllık iktidarında meydana gelen insan hakkı ihlallerinin bir parça ortadan kaldırılmasını sağlamaya yöneliktir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde Türkiye aleyhine çıkan tablonun kısmen düzeltilmesini sağlamaya yönelik bir rötuş paketidir, pakette herhangi bir şey yoktur, paketin adına ifade özgürlüğü bağlamında birtakım yasalarda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun tasarısı denilmiş olması ifade özgürlüğünün geldiği, sağlandığı anlamına gelmez. Paketin adındaki ifade özgürlüğünü paketin içine de koymak gerekir. Paketin içinde ifade özgürlüğü yoktur."
-"BİZİM ESAD ZİYARETİMİZ SURİYE'DE AKAN KANIN DURMASINA YÖNELİKTİR"-
Bir basın mensubunun, "Suriye'ye giden CHP heyetini Başbakan sert bir biçimde eleştirdi, nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna Hamzaçebi, "Sayın Başbakan, Esad ile olan mücadelesini kan davası haline getirmiş olduğu için Suriye'ye yönelik olarak CHP'nin başından beri izlediği tutumu kabul edememektedir. Biz Suriye'de barışın olmasını istiyoruz. Akan kanın durmasını istiyoruz. Biz CHP olarak Esad ile görüştüğümüz gibi, Esad'ın muhalifleriyle de görüştük, görüşüyoruz. Bizim Esad ziyaretimiz Suriye'de akan kanın durmasına yöneliktir. Ne Esad'a destektir ne muhaliflere destektir ne Esad'a karşıtlıktır ne muhaliflere karşıtlıktır" yanıtını verdi.
-TCK 263. MADDE-
Bir soru üzerine Hamzaçebi, "Hükümet sevk etmiş olduğu bir başka tasarıyla Türk Ceza Kanunun 263. maddesini kaldırmaktadır. 263. madde yasa dışı eğitim kurumu kuranların, işletenlerin uğrayacağı cezayı düzenleyen bir maddedir. Hükümet daha önce buradaki cezayı hafifletmişti, şimdi bunu tamamen kaldırmaktadır. Bunu kesinlikle doğru bulmuyoruz. Bu alıştıra alıştıra birtakım düzenlemelerin getirilmesidir. Yarın belki yasa dışı eğitim kurumlarına giden öğrencilere ödül veya iPad de verecektir hükümet, o da gelebilir" dedi.
-"SAYIN BAŞBAKAN'I BİZİM O DÖRTLÜ ÖNERİMİZİ BİR DAHA OKUMAYA DAVET EDİYORUM"-
"Ahmet Türk'ün CHP'ye yönelik eleştirilerine ne diyorsunuz?" sorusuna Hamzaçebi, "Biz Kürt sorunun çözümünde gayet samimi bir duruş sergiledik. Bu samimi duruşumuz ne iktidar partisi tarafından ne de diğerleri tarafından yeterince değerlendirilmedi, onun kıymeti bilinmedi" dedi.
Bir soru üzerine Hamzaçebi, "Ben Sayın Başbakan'ı bizim o dörtlü önerimizi bir daha gözden geçirmeye bir daha okumaya davet ediyorum. Onun bizden talep ettiği hususlar o dörtlü öneri paketinde yer alıyor" dedi.
ANKA