Antalya Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde 55'incisi düzenlenen Uluslararası Antalya Film Festivali kapsamında, "12 Yıllık Gece" adlı yarışma filminin gösterimi yapıldı.
Yönetmen ve senaristliğini Alvaro Brechner'ın yaptığı 12 Yıllık Gece adlı film, Antalya Kültür Merkezi Perge Salonu'nda sanatseverlerle buluştu.
Filmin iki saat süren gösteriminin ardından yönetmen Brechner, izleyicilerin sorularını yanıtladı.
Yönetmen Brechner, 12 Yıllık Gece filminin Uruguay'da yaşanan gerçek bir hikayeye dayandığını söyledi.
1973 yılında Uruguay'ın askeri diktayla yönetildiğini, Tupamaro partili 3 mahkumun askeri operasyonla hücrelerinde yaşadıkları tecridi sahneye aktardıklarını belirten Brechner, "Üç adam 12 yıl boyunca tek kişilik hücrelerde yalnız başına kaldı. Bu olayları bir dönem Uruguay'ın devlet başkanlığını yapan Jose Mujica'nın ve 2 arkadaşının yaşadıklarını filme çektik." dedi.
Uruguay'ın Güney Amerika'nın en küçük ülkesi olduğunu ama ciddi bir demokrasi tarihine sahip olduklarını ifade eden Brechner, Uruguay'ın askeri darbeden demokrasiye geçişinin karanlık ve acı yüzünü sinemaya aktarmaya çalıştıklarını bildirdi.
Ödüller hakkında konuşmanın çok zor olduğuna değinen Brechner, "Benim için en büyük ödül bu filmi çekmekti. Çektiğimiz filmle tabi ki ödül kazanmak isterim ama ödülleri bir kenara bırakırsak filmde insanlıkla ilgili bir şey öğretebiliyorsak bu bizim için büyük bir ödüldür." dedi.
Filmi çekmeden önce oyuncuları ve olayı yaşayan gerçek karakterleri bir araya getirdiğini dile getiren Brechner, oyunculardan gerçek karakterleri taklit etmelerini istemediğini, olayı yaşamalarını istediğini ve oyuncuların da bunu başardığını ifade etti.
Tecrit cezasının tarihi çok geçmişe dayanan çok ağır bir ceza olduğunu vurgulayan Brechner, şunları söyledi.
"Bütün bölgesel ve dini farklılıklara rağmen ortak yaşamlarımız, acılarımız çok benzer. Birkaç hafta önce Jose Mujica (eski Uruguay Devlet Başkanı) filmi bir kez izledi ve bir daha izlemek istemediğini söyledi. Bu yaşanan olayları film dahi olsa bir daha deneyimlemek istemedi. Tecrit ölüm cezasından bile daha korkunç bir ceza. Maalesef geçmişe bakıp onunla hesaplaşmak bir zorunluluk ama kimse bu hesapları ödemiyor. Her toplumun bu hesapları kendine sorması gerekiyor. Uruguay'da sadece birkaç askeri personel hapse girdi o kadar. Üstelik Mojica Cumhurbaşkanı olmasına rağmen sadece birkaç askeri personel yargılanabildi."