HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

57 gün cezaevinde yatmıştı! Projeyi iptal etti: ‘‘Teleferiğin T'sini ağzıma almak istemem’

Antalya meydana gelen teleferik kazası nedeniyle 57 gündür cezaevinde yatan Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz teleferik projesini iptal ettiği söyleyerek, "Teleferiğin 'T'sini ağzıma almak istemem" dedi.

57 gün cezaevinde yatmıştı! Projeyi iptal etti: ‘‘Teleferiğin T'sini ağzıma almak istemem’

12 Nisan'da Antalya Konyaaltı ilçesinde, Sarısu-Tünektepe teleferik hattında bulunan bir teleferik direği devrilip seyir halindeki bir kabine çarpması nedeniyle 1 kişi hayatını kaybetmiş, 7 kişi yaralanmış ve 174 kişi 23 saat boyunca mahsur kalmıştı. Bunu üzerine 57 gün kalan tutuklu kalan Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, cezaevi sürecinde yaşadıklarını anlattı.

Adaylık için son istifa gününün 1 Aralık olması nedeniyle 28 Kasım 2023 tarihinde ANET yönetim kurulu başkanlığı ve genel müdürlüğünden istifa edip aday adayı olduğunu söyleyen Mesut Kocagöz, "Seçimler başladı ve yaklaşık 4,5 ay evimize gidemedik zaten. Fakat 12 Nisan'da bu talihsiz kaza yaşandı" dedi.

2

"TELEFERİĞİN 'T'SİNİ AĞZIMA ALMAK İSTEMEM’’

11 Haziran’daki ilk duruşmada serbest kalan Başkan Kocagöz, belediye başkan adaylığı sürecinde Kepez üstü için teleferik projesi vaadi olduğunu anımsattı.
Yaşanan kaza ve 57 günlük cezaevi sürecinden sonra bu projeyi iptal ettiğini açıklayan Mesut Kocagöz, "Teleferiğin 'T'sini ağzıma almak istemem. O teleferik kazası da aslında sistem hatası değil, operatör hatası. Yüzlerce kez durdu orası, çünkü ani hava değişikliğine duyarlı bir yer teleferik. Meteoroloji bize bilgi verir, fırtına çıkacak, ne yapacaksınız? Millet havada, durdurursunuz. Oranın kurtarma motoru ile tahliye edersiniz, manuel. Bu kadar basit aslında. Bu arkadaşımız ikinci kez bastı ya, çalıştırmasaydı kaza olmayacaktı" diye belirtti.

1

‘‘ÖZGÜRLÜĞÜN DEĞERLİ OLDUĞUNU ANLIYORSUNUZ’’

14 Nisan'da savcılığa çağrılan, nöbetçi mahkemece tutuklandığını anlatan Başkan Kocagöz, 57 gün boyunca 16 kişilik koğuşta kaldığını söyleyerek: "Girdik, ilk 3 gün zaten anlamadık, şoktaydık. Yavaş yavaş kendimize geldik. Evle telefonla konuşma şansımız oldu. Ailemiz ziyarete geldi. Sabah 07.00'de kalkıyor, 08.00'de sayıma çıkıyorduk. Sonra kahvaltı yapıyorduk. Biraz yürüyor, volta atıyordum. İnsan başlarda kendini dinliyordu ama bir süre sonra inanılmaz şekilde o duvarlar üzerinize geliyor. Nasıl hava değerliyse, su değerliyse, özgürlüğün o kadar değerli olduğunu orada görüyorsunuz’’ dedi. (DHA)

Bu içerik Evin Özbey tarafından yayına alınmıştır

En Çok Aranan Haberler