HABER

‘6 imzanın 3’ü aynı şahsa ait’

İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki uyuşturucu davasında sahte evrak ve imza krizi yaşandı. Tutanaktaki 6 polis memurunun imzasından 3’ü için aynı şahsın eli ürünü olması kuvvetle muhtemel denildi

‘6 imzanın 3’ü aynı şahsa ait’

İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki uyuşturucu davasında sahte evrak ve imza krizi yaşandı. Tutanaktaki 6 polis memurunun imzasından 3’ü için ‘aynı şahsın eli ürünü olması kuvvetle muhtemel’ denildi.

İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve avukat Mahmut Nedim Dağdelen’in de aralarında bulunduğu 16 sanıklı uyuşturucu davasında sahte evrak ve imza iddiası gündeme geldi. Doğu ülkelerinden temin edilen eroini yurtdışına naklederek ekonomik kazanç sağladığı iddia edilen çetenin yargılandığı davanın iddianamesine göre “uluslararası uyuşturucu ticareti yapmak” suçundan uzun yıllar hapis yatan, şu an firari olan Urfi Çetinkaya’nın İran’dan aldığı eroinin nakliyesinin nasıl yapılacağı ve hangi aşamada olduğu yönündeki bilgiler avukat Mahmut Nedim Dağdelen üzerinden çete üyelerine iletiliyordu. Davada sanık avukat Mahmut Nedim Dağdelen’in avukatlığını yapan Coşkun Atılgan, müvekkiline atfen ortaya konan 1 adet fiziki takip tutanağının sahte olduğunu iddia etti.

Atılgan’ın iddiasına göre, İstanbul Emniyet Müdürlüğü görevlileri tarafından tanzim edilen 5 Mayıs 2013 saat 18.00’de düzenlenen tutanak, müvekkilinin emniyetin nezaretinde gözaltında olduğu zaman aralığına aitti. Atılgan’ın talebi üzerine uzman bilirkişiler, 5 Mayıs 2013 saat 18.00’de 306124, 306205, 314039, 314444, 317641 ve 324720 sicil numaralı polis memurlarının sicil numaralarının yer aldığı “fiziki takip tutanağı” başlıklı belge üzerindeki imzaları inceledi.

Bilirkişi ‘benzer’ dedi

Doküman inceleme uzmanları, imzaların genel şekil yapıları, içeriklerindeki harf ve kalem hareketlerinin nitelikleri, imzalarının eğimi, dizilimleri, noktalama işaretlerinin şekli, pozisyonları, karakteristik özelliklerini inceledi. Hazırlanan bilirkişi raporunun sonuç bölümünde 306124, 306205 ve 314039 sicil numaralı polislerin imzalarının karakteristik olarak benzer olduğu belirtilerek, “Aynı şahsın eli ürünü olması kuvvetle muhtemel olduğu kanaatine varılmıştır” denildi.
314444, 317641 ve 324720 sicil numaralı polislerin imzaları üzerinde yapılan incelemede ise 314444 ve 324720 sicil numaralı polis memurlarına atfen atılı bulunan imzaların “aynı şahıs eli ürünü olabileceği” belirtildi. Bilirkişi, 317641 sicil numaralı polisin imzası için “Müspet ya da menfi kanaat belirtmek mümkün olamamıştır” dedi.

Polislere suç duyurusu

Bilirkişi raporunda imzaların “aynı şahsın eli ürünü olmasının kuvvetle muhtemel olduğu”nun belirtilmesi üzerine avukat Atılgan, 6 polis hakkında suç duyurusunda bulundu. Avukat Atılgan, “memuriyet görevini kötüye kullanmak”, “kamu görevlisinin resmi belgede sahtecilik” ve “suç delilleri gizlemek ve değiştirmek” suçlamasıyla polisler haklarında dava açılmasını talep etti.
Atılgan, “Kamu görevlisine peşinen duyulan güven neticesinde, tüm şüpheli polislerin tuttuğu tutanakların, imzaladıkları belgelerin ve yapmış oldukları işlemlerinin tam manasıyla doğru olduğu savıyla yapılan yargılamalar neticesinde masum insanlar mağdur edilmiştir. İstanbul Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi’nde görevli bir kısım polis memurları, ‘Nasıl olsa farklı mahkemelerde yargılama yapılıyor ve fark edilmesi mümkün olmaz, olsa bile kimse bizim imzalalarımızı kontrol ettirmez’ diye düşünerek sahte tutanaklar tanzim etmekte, belki hiç olmayan kişiler hakkında tutanaklar düzenlemekte ve mahkemece çağrılıp sorulunca da tutanak doğru deyip masum insanların onlarca yıl hapis cezası almasına neden olmaktadır. Eğer farkı yerlerde ve farklı zamanlarda yapılan 2 farklı operasyonda şüphelilerin vekili tarafından bu durum fark edilmese, bu husus aydınlanmayacaktı” dedi.

6 polisten 2’sini Milliyet duyurmuştu

Çıplak gözle bakıldığında dahi birbirine benzeyen imzalar olduğu görülen listedeki 6 polisten 2’sinin daha önce Milliyet’in gündeme getirdiği “Operasyonu 7 kişi yaptı, tutanakta 192 imza var” konulu haberde yer alan polisler olduğu ortaya çıktı. Milliyet gazetesinin 26 Ocak 2014’te manşetten “İmza kumpanyası” başlığıyla verdiği haberde Ümraniye’de 370 bin hapla yakalanan sanığın yargılandığı davada operasyonu yapan 7 polis olmasına rağmen tutanağa 192 polisin imza attığı belirtilmişti. Davada operasyonu yapan 6 polise 192 kişinin operasyona katılıp katılmadığı sorulmuş, polisler ise merkeze gelen tutanağa diğerlerinin de imza attığını, sistemin bu şekilde işlediğini beyan etmişlerdi. “İmzalar benzer” denilen 6 polisten 2’sinin, Milliyet’in haberinde geçen 7 polis arasında olduğu anlaşıldı.

En Çok Aranan Haberler