James Gallagher
BBC Sağlık ve Bilim Muhabiri
Gözlerimizi müthiş keskin, kollarımızı ve bacaklarımızı süper kuvvetli yapabilir miyiz gerçekten?
Bilim kurgunun bıkmadığı konulardan biri bedeni makinelerle bütünleştirilerek geliştirilen süper insan.
1970'lerin klasik televizyon serisi Altı Milyon Dolarlık Adam'da baş kahraman astronot Steve Austin bir deneme uçuşu sırasında feci şekilde yaralanır. Ölümle hayatın sınırındadır ama başlıktan da anlayabileceğimiz gibi bilim imdadına yetişir.
"Beyler, onu yeniden yaratabiliriz. Teknolojimiz buna yeterli. Dünyanın ilk biyonik insanını yapmaya muktediriz. O Steve Austin olacak. Eskisinden çok daha iyi hem de. Daha iyi, daha güçlü, daha hızlı."
Steve Austin'in bedeninin bir üst modele geliştirilmesi sırasında gözlerinden birine zum ve kızılötesi görüş kabiliyeti eklenir. Bacakları öyle kuvvetlendirilir ki otomobillerle yarışır hale gelir, kollarından biri de buldozer kadar güçlü olur.
Bu arada biyonik teknolojisi artık gerçek hayatta da dönüştürücü bir rol oynamaya başladı. Göğüs kafesine yerleştirilen suni kalpler nakledilecek gerçek bir kalp bağışlanana kadar hastayı hayatta tutuyor mesela. Kulak salyangozu kanalı protezleri sayesinde sağır insanlar duymaya başlıyor. Biyonik gözlerle körlere görüş, kol el, ayak, bacak protezleriyle uzuvlarını kaybedenlere hareket kabiliyeti verilebiliyor.
Fakat bütün bunlar esasen insanları hayatta tutma ya da kaybedilen duyu ya da organları yenilemeye odaklı olarak yapılıyor.Acaba teknoloji artık insan vücudunun kapasitesini artırmak biyonik insan yapmak için kullanılamaz mı? Ya da Altı Milyon Dolarlık Adam artık mümkün mü?
Seattle merkezli Intelligent Future kuruluşunda uzman Richard Yonck "Herşeyden önce maliyet altı milyon doları çok çok aşar" diyor. "fakat, şu anda buna çok yaklaşabilmeyi mümkün kılan bir sürü teknoloji gelişim halinde".
Yonck "Bir kere kesinlikle süper kuvvet kısmı mümkün. Altı Milyon Dolarlık Adam'ınki gibi bir biyonik kol zaman içinde kesinlikle yapılabilecek bir şey" diyor.
"Biyonik gözü de vardı. Kontak lensler bir yaklaşık olabilir ve şu sıralarda görmeyi sağlamak için kullanılan retina protezi konusunda gelişmeler de var. Bu teknoloji eminim zaman içinde daha büyük imkanlar sağlayacaktır."
Peki ya saatte 100 kilometre hızla koşabilmek mümkün olabilir mi bir gün?
Richard Yonck "Fiziksel olarak kesinlikle olabilir, ama pratik olarak hayata geçirilir mi bilemiyorum. Zorluklarını gözönüne aldığımda buna kesinlikle kuşkuyla bakıyorum" diyor.
"İki bacak böyle bir hız için yaratılmış bir şey değil. 100 kilometre hızla gidebilmenin çok daha kolay yolları var. İnsanları 100 kilometre hızla koşar hale getirmenin yeterince faydalı bi şey olacağından emin değilim."
"İnsan fiziksel kapasitesini ciddi şekilde güçlendiren teknolojilerin hem genel nüfus içinde hem de askeri düzeyde kullanılacağını düşünüyorum. Kuvvet, dayanıklılık, duyu gücü artışı, önümüzdeki yıllarda bu konularda kayda değer gelişmeler olmasını bekliyorum."
İnsan bedenini güçlendirmenin önündeki en büyük sorunlardan biri kuşkusuz vücudun zaafları. Bir insana tuttuğu zaman bir arabayı kaldırabilecek güçle kol takabilirsiniz. Ama bunu yapmak bedenin diğer kısımlarını mahfedebilir. Ya da 100 kilometre koşarken düşen bir insanın alabileceği yaraları düşünün.
Şu anda biyonik organ ve uzuvlar insan bedenini taklit edebiliyor. Fakat bedenin güçlendirilmesi dönemine geçebilmek için önemli bazı teknolojik gelişmeler yaşanması gerekiyor.
Oxford'da insanlığın geleceği üzerine çalışmalar yapan Future of Humanity Enstitüsünden Dr. Anders Sandberg "Bir vücudu yeniden yapılandırmanın ve Altı Milyon Dolarlık Adam senaryosunu gerçekleştirmenin mümkün olduğunu düşünmüyorum" diyor.
Gelecek 10 yıl Dr. Sandberg'e "bayağı iyi protezler dönemi" olacak. Ondan sonra ise "çok daha iyi şeyler" yapılabileceğini düşünüyor.
Yüzyılın ortalarında ise insan bedenini güçlendiren ve tamir eden bir çok protez göreceğimizi söylüyor.
Ama farklı düşünenler de var. Örneğin Sheffield Üniversitesi'nden Profesör Noel Sharkey insan bedeninin fizik ve duyu kapasitesinin güçlendirilmesi gibi bir alanın geleceği olmadığını düşünüyor.
"İnsanın mükemmel kolları ve bacakları var. Kimsenin bunları değiştirmek isteyeceğini sanmıyorum. Ben insanlığın bu gidişe direneceği kanısındayım. Ben güçlendirilmek istemiyorum. İnsanım. İnsan olmayı seviyorum."
Profesör Sharkey daha ziyade özel işler için ya da belli özürlülük türlerinde kullanılmak üzere Cyberdyne adlı Japon şirketinin geliştirdiği türden robot elbiseler ya da belki vücudun parçası olmayan ama düşünceyle kontrol edilebilen robotlara yönelineceğini düşünüyor.