Aslen Kütahyalı olan Gülaboğlu Muhammed Askeri’nin Afyonkarahisar’a 17. yüzyılda müderris olarak geldiği biliniyor.
Afyonkarahisar’ın kültür hayatı bakımından önemli yere sahip olduğu o dönem Muhammed Askeri’nin bugünkü sağlık ocağının bulunduğu yerdeki Hisarardı Medresesi’nde müderrislik yapan önemli hoca ve şairlerden biri olduğu da biliniyor. Muhammed Askeri, uzun yıllar Halveti şeyhi olarak görev yaptı. Mutasavvıf divan şairi olan Muhammed Askeri, 4 bin beyitlik divanında aruz ve hece ölçüleriyle yazdığı şiirlerde dini ve ahlaki konuları işledi. Bu arada ayetlerden ve hadislerden faydalanan Muhammed Askeri, 280 civarındaki beyitte 59 ayete yer verdi. Muhammed Askeri’nin divanının bir nüshası Afyonkarahisar’da, biri Konya’da ve üçüncüsü İstanbul Üniversitesi kitaplığında bulunuyor. 35 yılın ardından vefat eden Muhammed Askeri’nin bugün türbesinin olduğu yere gömüldüğüne inanılıyor. Bazı kaynaklarda ise mezarının Kütahya’da olduğu belirtiliyor.
1978 yılında Hisarardı Medresesi’nin bakımsızlıktan dolayı harabeye dönmesinin ardından bölgeye sağlık ocağı yapılarak vatandaşların hizmetine sunuldu. 1960’lı yıllarda bölgede belediye tarafından yapılan istimlak ile alan imara açılarak bugünkü mahalle konumuna geldi. Fakat o tarihten bu yana kutsal sayıldığı için türbeye dokunulmadı ve yol ortasında kaldı. Çift şeritli yolun geçtiği Göksu Caddesi üzerinde bulunan türbeden dolayı yol bir yerden sonra tek şeride düşüyor. Buna rağmen bölgede hiç trafik kazası yaşanmaması ise dikkat çekiyor.
Mahalle sakinlerinden 71 yaşındaki Ali Erdem, çocukluğundan bu yana mezarın şimdiki yerinde olduğunu ve kaldırılamadığını ifade etti. Erdem, kendisinin 60 yıldan bu yanan türbenin yani başındaki evde oturduğunu kaydederek, “Burası 60 yıldan bu yana burada ve buradaki kişi dervişmiş. Buralar mezarlıkmış ve alanı istimlak yapıyor belediye. Türbeyi almak isteyen kepçe iki defa kırıldı. Ben bunu gördüm, buraya geldiğim sene oldu bu olay. Ama artık herkes alıştı, türbe olduğu için herkes alıştı ve gelip geçenler dua okuyor” dedi.
İHA