Neredeyse ömrünü cihaza bağlı geçiren kadının inanılmaz azmi ve yaşam mücadelesi...
Amerikalı Martha Mason 61 yıldır demir ciğer cihazına bağlı yaşıyor.
Ama o bunu hiç dert etmedi. Yemek partileri düzenlemekten ve okulları dereceyle bitirmekten geri durmadı.
11 yaşında geçirdiği çocuk felci Martha'yı bu cihaza bağladı. 2 metrelik cihazın içinde sadece kafası dışarıda yaşamak zorunda kaldı.
Ancak Martha hiç hayata küsmedi. Liseyi dereceyle bitirdi. Arkadaşlarıyla partiler düzenledi.
Bir çok insana göre felaket olan bu durum karşısında Martha Mason şunları söyledi:
'Ben demir ciğer içinde yaşadığımı hiç aklıma takmıyorum. Hayatımı olduğu gibi yaşıyorum.'
Demir ciğer vantilatör gibi çalışarak Martha'nın soluk almasını sağlıyor.
DEMİR AKCİĞER NEDİR?
Modlar, mekanik ventilasyonun uygulanma yöntemleri olarak tanımlanabilir. Modları belirleyen temel özellikler solunumun nasıl başladığı, sürdürüldüğü, sonlandırıldığı ve uygulanan modun spontan solunuma izin verip vermediğidir. Bunlar dışında ventilatörün özelliğine göre bu modlar farklı özellikler eklenmiş olarak bulunabilir. Temel modlar günümüzde tüm modern ventilatörlerde standart olarak bulunmaktadır fakat farklı cihazlarda farklı isimlendirilmiş olabilir.
BİR VENTİLATÖR NASIL SEÇİLİR?
Uygun tip ventilatör seçiminde öncelikle hastaya uygulayacağımız ventilasyonun türünün belirlenmesi gerekir. Buna göre: a. Negatif veya Pozitif basınçlı ventilasyon b. Normal veya yüksek frekanslı ventilasyon kararının verilmesi ve uygun ventilatörün devreye sokulması gerekmektedir.
NEGATİF BASINÇLI VENTİLATÖRLER’in özelliği nedir ve nezaman kullanılır?
Bu amaçla kullanılan negatif basınçlı ventilatörler respiratuar kasların fonksiyonlarını taklit etmekte ve hastanın fizyolojik mekanizmalara göre solunumuna izin verilmektedirler. Negatif basınçlı ventilatörlerin klasik örneği “Iron Lung (Demir Akciğer)” dir. Çoğu tank ventilatörler kontrollü ventilasyon sağlarlar ve hastanın spontan solunum eforuna izin vermezler. Tidal volüm ancak akciğerlerin kompliyans ve rezistans özelliklerinin izin verdiği kadarıyla toraks bölgesi üzerine uygulanan negatif basınç miktarına bağlı olarak saptanabilir.
Negatif basınçlı ventilatörler nörolojik nedenlerden dolayı, hipoventilasyonu olan normal akciğere sahip hastalarda, yeterli gaz değişimini sürdürmek için iyi bir seçim olabilir. KOAH hastalarının gece ventilasyonu içinde son derece faydalı bir uygulamadır.
AVANTAJLARI:
Bu ventilatörler sağlamlık, kullanım kolaylığı ve güvenlik açısından avantajlara sahiptir. Bu yöntemde hastayı ventile etmek için yapay solunum yollarına da ihtiyaç duyulmaz. Hastalar konuşabilir, rahatlıkla beslenebilir.
DEZAVANTAJLARI:
Tank ventilatörlerin büyük ve hantal oluşu, bronşial drenaj ve intravenöz tedavindeki zorluklar dezavantajlardır. Bazı hastalarda toraksla birlikte abdominal bölgeye de negatif basınç uygulanması, karın içi organların kanlanmasında azalmayla sonuçlanır. Bu durumda kalbe venöz dönüş azalır ve CO düşer. Bir de aşırı sekresyon veya epiglottik refleksin depresyonu durumunda havayolu açıklığının korunması zorlaşacaktır.
POZİTİF BASINÇLI VENTİLATÖRLER nasıl seçilir?
Üst solunum yolunda pozitif basınç oluşturarak inspirasyonu sağlayan ventilatörlerdir. Bunlar ventilatör seçiminde büyük çoğunluğu oluştururlar ve temelde 2 tiptirler: 1. Volüm ayarlı ventilatörler. Bunlar genellikle akım jeneratörleriyle çalışırlar. 2. Basınç ayarlı ventilatörler.
Volum ayarlı ventilatörler akım jeneratörleri tarafından oluşturulan sabit veya değişken akım modeleri ile hasta akciğerindeki değişikliklerden bağımsız olarak sabit tidal volüm sağlayabilme gibi bir avantaja sahiptirler. Bu tip ventilatörler genellikle volüm yada zaman siklusludurlar. Volüm kontrollü ventilatörlerle ventilasyon, oksijenasyon ve kompliyans, basınç sikluslu ventilatörlerle karşılaştırıldığında çok daha iyi sağlanmaktadır. Akım jeneratörlü ventilatörler genelde elektrik enerjisi ile çalışırlar, son derece kompleks yapıdadırlar ve kapsamlı alarm sistemlerine sahiptirler. Son zamanlarda kompüterize ventilatörlerin gelişimiyle bunlar akımla birlikte basınç jeneratörlerini de içerir hale getirilmişlerdir. Asiste - kontrollü ventilasyon, SIMV, PEEP veya CPAP yanında PSV, PCV ve MMV gibi birçok ventilasyon modunu da sağlayabilme yetisine sahiptirler. Sabit akım, sinüs dalgası, assendan ve desendan ramp gibi değişik akım paternlerini de sağlayabilirler.
Basınç jeneratörler tarafından oluşturulan basınç sikluslu ventilasyonda her solunumda hastaya ulaşan volüm miktarı akciğer özelliklerine ve inspiratuar efora bağlıdır. Bu nedenle hastaya verilen volüm her solukta değişmektedir. Uzun süreli kullanımlarda bu özelliğin önemle unutulmaması gerekir. Bu ventilatörlere örnek olarak Mark 7 verilebilir. Bu tip ventilatörlerde PEEP, IMV,SIMV gibi alternatif modlar yoktur. İnspire edilen oksijen konsantrasyonu ayarlanamaz ve alarm sistemleri içermez.
Basınç sikluslu ventilasyon sağlayan basınç jeneratörlerin avantajları küçük ve taşınabilir olmaları, elektrik enerjisi gerektirmemeleri olarak sıralanabilir. Bu ventilatörler özellikle ventilasyon desteğine ihtiyaç gösteren hastaların transportunda, acil durumlarda, anesteziden uyanmanın geç olduğu postoperatif hastaların kısa süreli ventilasyonunda uygun ventilatörlerdir.