8 Nisan İngiltere basın özeti

İngiltere Başbakanı David Cameron'un bir offshore şirketinde hissesi olduğunu açıklaması, İngiltere gazetelerinin manşetlerinde. Başbakan'a için istifa çağrılarının arttığı ve parti içerisinden de tepkilerin yükselmeye başladığı belirtiliyor.

Daily Telegraphgazetesinin haberinde, "Cameron babasına ait offshore şirketinde hissesi olduğunu itiraf etti. Babasından kalan mirasın bir kuruşunun dahi vewrgi cennetlerinden gelmediği konusunda ise hiçbir zaman emin olamayacağını söyledi" deniyor.

Haberde ayrıca Cameron üzerindeki istifa baskısının da arttığı ve Başbakan'ın vergi cennetlerinde kurulmuş olan bir şirkette hissesinin olduğunun anlaşılmasının Muhafazakar parti içerisinde de rahatsızlığa yol açtığı belirtiliyor.

Haberde Cameron'un 2010'da Başbakanlık koltuğuna oturmadan önce Baltimore adlı offshore şirketteki tüm hisselerini sattığı ve bu hisselerin toplamda 30 bin sterlin değerinde olduğunu söylediği de aktarılıyor.

Panama Belgeleri sızıntısıyla birlikte gündeme gelen David Cameron'un offshore şirketi Baltimore ile ilişkisi diğer gazetelerde de yankı buluyor:

Independent yazarı Andrew Grice:Cameron itiraf etti... ama biraz geç. Siyasetin ilk kurallarından birisi bir an önce tüm gerçekleri kamuoyuyla paylaşıp ardından oluşan hasarı onarmaya çalışmaktır. Cameron'un offshore itirafı ancak Perşembe günü gelebildi. Durumu daha da kötü hale getirense Pazartesi sabahı Panama belgeleri haberleri basına yansıdığında Başbakan'ın kendisiyle ilgili iddiaları örtbas etmeye çabalamış olmasıydı.Times:Cameron ancak kendisine beşinci kez sorulduğunda babasının offshore şirketi üzerinden kazanç elde ettiğini itiraf edebildi. Günler süren suskunluğu nardından gelen eşi görülmemiş itirafın ardıdan muhalefetteki İşçi Partisi Cameron'u istifaya çağırdı.Guardian:Cameron sonunda itiraf etti. ITV'ye alışılmadık bir röportaj veren Başbakan babasının offshore şirketi üzerinden kazanç sağladığını söyledi. Ancak bu itirafın Başbakan üzerindeki baskıları azaltması beklenmiyor. Son 4 günde Panama belgeleri ve İngiltere bağlantısı konusunda 5 açıklama yapan Cameron, ancak beşinci açıklamasında doğrudan kazanç sağladığını söyleyebildi.'Göçmenlerin zorla sınır dışı edilmesi Avrupa'nın ayıbı'**Independentgazetesinde yer alanRobert Fisk**imzalı yazda, AB ve Türkiye arasında imzalanan ve uygulamasına geçilen göçmen anlaşması eleştiriliyor:

"Türkiye'ye verilen 3 milyar euroluk rüşvetin yanı sıra vize sözüyle birlikte savunmasız mülteciler sınır dışı ediliyor. Brüksel ve Atina akıllı bir seçimle ilk iade edilen göçmenlerin büyük kısmını Pakistanlılar arasından seçti. Ne de olsa onlar Avrupa'nın ya da televizyon ekranlarının merhametini hak etmiyorlardı.

"İade edilmek üzere gemilere bindirilen göçmenlerin etrafı yüzü maskeli Frontex personeliyle çevriliydi.

"Eminim AB'nin sınır güvenlik birimi Frontex'in personeli iyi insanlardır. Ancak neden ağızlarında hijyen maskesiyle göçmenlerin etrafında beklediklerine anlam vermek imkansız. Frontex'İn personelinin ya bünyesi çok zayıf, ya da bu utanç verici anlaşmanın bir parçası haline geldikleri için utançtan yüzlerini saklıyorlar.

"Bu adaletsizliğin devam edeceğinden emin olabilirsiniz. Maske taktığımıza şaşırmamak gerek."

'ABD Irak'ta yeni askeri üsler kuruyor'**Times**gazetesinde yer alan bir haberdeyse ABD'nin Irak ordusuna destek olmak amacıyla ülkede yeni üsler oluşturmaya başladığı aktarılıyor.

Haberde, "ABD birlikleri Irak güçlerine doğrudan topçu desteği verecek. IŞİD'e karşı yürütülen harekatın aksamasından endişe eden Washington, ilk kez bu yönde bir karar alıyor" deniyor.

ABD'li Amiral Andrew Lewis, yeni kurulan üsler için "Nasıl havadan uçaklarla destek veriyorsak, onun benzeri bir şekilde karadan topçu birlikleriyle destek vereceğiz" diyor.

Mart ayında Irak'ın kuzeyindeki Mahmur kenti yakınlarında bir üs kurduğu hatırlatılan ABD'nin, yeni üslerin konumu için çalışmalar yürüttüğü ifade ediliyor.

IŞİD'e karşı oluşturulan koalisyonun ABD'li koordinatörü General Steve Warren'ın da üslerle ilgili sözlerine haberde yer veriliyor:

"Mahmur'daki topçu bataryaları her gün ateş açıyor."

Times gazetesi, Irak ordusunun IŞİD'e karşı kazanım sağlamada zorlandığını ve Washington üzerindeki doğrudan askeri müdahale baskısının da her geçen gün arttığını vurguluyor.