İSLAM DOĞRU - Yarım asırdan fazla bir süredir ABD’de özel uçak pilotu olan 84 yaşındaki Sevgin Oktay, “Amerika’da uçmadığım yer kalmadı. Uçmak benim için bir hobi.” dedi.
Türkiye'den ABD’ye uzanan hikayesini AA muhabirine anlatan deneyimli pilot Oktay, çocukluğundan bu yana içinde bir tutku olan uçma sevdasını 50 yıldan fazla süredir yapmanın mutluluğunu yaşıyor.
Tekirdağ’ın Saray ilçesinde doğduğunu, icra memuru olan babasının tayini nedeniyle çocukluğunu Safranbolu’da geçirdiğini belirten Oktay, ortaokulu Talas Amerikan Okulunda, liseyi de Tarsus Amerikan Kolejinde tamamladığını ve üniversite eğitimi için 1955'te ABD'ye geldiğini anlattı.
Yüksek lisans ve doktora eğitimini Columbia Üniversitesinde tamamlayan Oktay, eğitimine devam ederken teknoloji alanında ABD’nin en köklü ve büyük şirketlerinden IBM’den iş teklifi alınca çalışma hayatına atıldığını, IBM’de hem üretim hem de geliştirmede teknoloji müdürlüğü yaptığını kaydetti.
- “Öğle araları uçuş dersleri alırdım”
Çocukluğunda Safranbolu’da kurban derilerini verdikleri hava üssündeki pilotların uçak gösterileriyle ilk defa uçmaya ilgisinin başladığına işaret eden Oktay, çocukluğunda başlayan bu merakın zamanla bir tutkuya dönüşmesini şöyle anlattı:
“Çalıştığım IBM’in yanında ufak bir havalanı vardı. Öğle araları oraya gider yarım saatlik uçuş dersleri alırdım. 1968 senesinde pilotluk lisansımı aldım. O zamandan bu yana, yani yarım asırdan fazla bir süredir uçuyorum, bunu hobi olarak yapıyordum. IBM’de çalışırken değişik şehirlerde sorumlu olduğum departmanlarım vardı, oralara bile uçakla gider, önce şirketin üstünde biraz uçardım, arkadaşlar benim geldiğimi anlar gelip havalanından alırlardı.”
IBM’den 1993'te emekli olan Oktay, o zamana kadar hobi olarak yaptığı pilotluğu Oktay Uluslarası Girişimcilik adlı şirketi kurarak işe çevirdiğini ve uçan marka ajansı (flying patent agent) olarak müşterilerine iş seyahatleri yaptırdığını aktardı.
-“Büyük tehlike atlattık”
Uzun yıllar üye olduğu uçuş kulüplerinden uçak kiraladığını kaydeden Oktay, 2001'dea Cessna tipi uçak aldığını belirtti.
Bahama’dan Alaska’ya Amerika'nın dört bir yanını gezdiğini ifade eden Oktay, 3 hafta süren ve 15 bin kilometreden fazla uçtuğu Alaska seyahati hakkında ise şunu söyledi:
“Seattle’da bir konferans vardı, eşimle önce uçakla oraya gittik, oradan da Alaska’ya. Müthiş bir yerdi. Alaska’dan kutuplara doğru geçtik. Yaklaşık üç hafta süren o uçuşta 15 bin kilometre yaptık.”
Oktay, Alaska’da yaklaşık 6 bin 500 metre yükseklikteki dağların üstünden geçerken oksijen tüpü kullanmak zorunda kaldıklarını dile getirerek, “Pilotların 3 bin metre yükseklikten sonra kullanması lazım, eğer oksijen azsa insan bayılabilir çünkü." dedi.
Uçarken tehlike atlatıp atlatmadığı konusunda ise Oktay, şöyle konuştu:
“Bir defasında ailemle Kanada’nın doğusundaki Prens Edwards Adası'na giderken çok kötü fırtınaya yakalandık. Önce hava güzeldi ama ileride simsiyah bulutlar vardı. Kule ile irtibata geçip hava durumunu sordum, 'merak etmeyin biraz yağmur ve sarsıntı olabilir, o kadar' dediler. Biz de buna güvenerek rotamızı değiştirmedik, siyah bulutlara daldık. Birden müthiş karanlık oldu, sanki bir çağlayanın içinden geçiyormuşuz gibi yağmur indiriyor. Uçak sarsılmaya, inip çıkmaya başladık. Geri dönmeye kalksak uçağın alabora durumu var, sabit tutmaya çalışıyorum ki bulutlardan çıkabileyim. Uçağın kodlamalarını havalanına göre yapmıştım, sonra aniden bütün cihazlar da çalışmaz oldu. Eski yöntem içinde sıvı olan pusula ile yönümü bulmaya çalıştım. Bir ara bulutlar arasında bir aydınlık gördüm, oradan daldım, çok şükür pistin üstündeymişiz, zar zor indik. İndikten sonra kuledeki görevli yanımıza gelip, radarların eski olması nedeniyle fırtınayı göremediklerini söyledi, bizden çok özür diledi. O zaman büyük tehlike atlattık.”
- Çocuğu tedavi gören aileye bayram turu
Her yaştan insanı sevindirmek için de uçuşlar yapan Oktay, New York Başkonsolosluğunun yönlendirmesiyle küçük kızları kemik rahatsızlığı nedeniyle uzun süre hastanede tedavi gören Türk bir aileye de bayram hediyesi olarak New York turu verdi.
Oktay, “Bu küçük uçakla çok insan uçurdum, özellikle çocuklar yetişkinlerden çok daha farklı şeyler görüyorlar. Uzun bir tedavi dönemi geçiren küçük kızımızı annesi ve ağabeyi ile uçurmaktan dolayı çok memnunum. Maalesef bugün hava biraz sarsıntılıydı ama New York manzarası güzeldi. Zaten açık havalar biraz sallantılı olur.” diye konuştu.
-“Ermeni meselesi tam bir çıban başı”
Amerika’da sivil toplum faaliyetleri alanında da aktif olarak faaliyet gösteren Oktay, 1915 Olayları ile ilgili Türk İftiralarla Mücadele Birliğini (TADA - Turkish Anti Defamation Alliance) kurdu.
Oktay, “Biz Türkler Ermenilerin karalamalarına karşı ABD’de çok çabalıyoruz. Bu konuda çok araştırmalar yaptım. Bu Ermeni meselesi tam bir çıban başı, göz göre göre yalan söylüyorlar.” dedi.
Bu konuda New York Başkonsolosluğu ile ortak yürütülmek üzere bazı projeler sunduğunu dile getiren Oktay, Türk tarafının tezlerini destekleyen tarihi dokümanlar üzerinden kısa bir film yapmayı düşündüklerini vurguladı.
TADA için Kentucky’ye uçup bu konuda çalışmaları olan yazar Justin McCarthy’nin kitaplarını alacağını aktaran Oktay, "Belki müze veya kütüphane kurma düşüncesi olabilir. Bir defasında Kanada’nın başkenti Ottowa’da Ermeni yalanlarına karşı düzenlenen protestoya da uçakla gittim." diye konuştu.