890 Gramla Başladığı Hayat Mücadelesini Kazandı

Antalya'da 890 gram ağırlığında prematüre olarak dünyaya gelen bebek, hastanedeki 74 günlük tedavi sonucunda 2 kilo 460 grama ulaştı. Memorial Antalya Hastanesinden yapılan yazılı açıklamaya göre, riskli bir hamilelik süreci geçiren Zeynep Baskın, gebeliğinin ilk 3 ayını düşük tehlikesi nedeniyle hareket etmeden yatarak geçirdi. 4'üncü ayında ayağa kalkabilse de sık sık doğum sancıları yaşayan Baskın, doğumu erteleyebilmek için sürekli tedavi gördü. Hamileliğinin 27'nci haftasında erken doğum yapmak zorunda kalan Baskın, Memorial Antalya Hastanesinde "Batu" adı verilen bebeğini dünyaya getirdi. Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde tedaviye alınan Batu bebek, 74 günlük tedavinin ardından 2 kilo 460 grama ulaştı ve anne babası Zeynep-Bartu Baskın çiftinin kucağında taburcu edildi. Anne Baskın, bebeklerinin erken doğması nedeniyle büyük korku yaşadıklarını ama hastanede yenidoğan yoğun bakım ünitesi bulunması nedeniyle güven duyduklarını belirtti. Batu'nun artık normal haftasında doğan bebekler gibi sağlıklı olduğu dile getiren Baskın, "Batu, ismi gibi güçlü, kuvvetli bir çocuk olduğunu hayatının ilk günlerinde ortaya koyduğu yaşama tutunma azmiyle gösterdi. Onunla gurur duyuyorum" ifadesini kullandı. Baba Bartu Baskın ise prematüre doğan bebeklerin anne ve babalarının en fazla "sabır" ihtiyacı duyduğunu belirtti. - Anne babasıyla yakın bağ, hayatta kalmasını sağladı Hastanenin yenidoğan yoğun bakım ünitesi sorumlusu yenidoğan uzmanı Dr. Aşkın Güra Nemlioğlu da prematüre bebeklerin tecrübeli hekim ve hemşire kadrosu bulunan yenidoğan yoğun bakım ünitelerine sahip hastanelerde izlenmesinin önemine dikkati çekti. Batu bebeğe, yoğun bakımda kaldığı süre boyunca uygulanan işlemler hakkında bilgi veren Nemlioğlu, şunları kaydetti: "Batu bebeğin solunum sistemi titizlikle takip edilerek bağırsak, beyin, kalp, göz ve kulak fonksiyonları, bağışıklık sistemi korundu ve desteklendi. Yoğun bakım tedavisi süresince Batu bebek, anne baba sıcaklığından uzak kalmadı. Anne ve babasının ten temasını mümkün olan en erken zamandan itibaren hissetti. Yeterli kiloya geldiğinde ise anne ve babası onu kucaklayabildi, annesi emzirdi. Anne ve babasıyla oluşan bu sevgi ve yakın bağ, Batu'nun hayatta kalmasını sağlayan en önemli unsurlardan biriydi. Kanguru bakımı adı verilen bu yöntem ile Batu'nun solunum ve kalp ritimleri gelişti. Annesinin sesi, bebeğin nörolojik ve zihinsel gelişimini tetiklediği gibi vücut ısısını da korudu. Batu, böylelikle hastaneden daha kısa süre içinde taburcu edilebildi."