9 Mayıs Avrupa Günü

Bursa Sanayicileri ve İşadamları Derneği ile ortaklık anlaşması imzalanmasıyla başladığını, 1987'de tam üyelik başvurusuyla ivme kazandığını hatırlatarak, bugüne kadar sonuç alınmamasında tarafların gerekli çabayı göstermemelerinin etkili olduğunu savunan Baylan, "AB'ye tam üyeliğin yerini Türkiye için hiçbir oluşum alamaz. İnatla ve ısrarla bu sürecin tamamlanması için mücadele edilmesini gerekir" ifadesini kullandı. Baylan, AB'ye tam üyelik konusunda son yıllardaki sevindirici tek gelişmenin, Türkiye'nin AB ile katılım müzakerelerinde 3 yıl aradan sonra, 2013'te "Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu" başlıklı 22'nci faslın açılması olduğuna dikkati çekerek, diğer fasılların da açılmasını beklediklerini kaydetti. AB yolunda özellikle 17 Aralık sonrası yaşanan gelişmelerin Türkiye için eksi puan olduğunu ileri süren Baylan, "Bağımsız yargı, ileri demokrasi, hukuk devleti gibi AB'nin çok önem verdiği konularda gereken ilerlemeyi, AB çıpası ile hayata geçirmeli ve her alanda yapılacak yapısal reformlar ile özlediğimiz kaliteli yaşama kavuşmalıyız" değerlendirmesinde bulundu. Baylan, AB ile ABD arasında planlanan "Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı Anlaşması"na da değinerek, "Söz konusu müzakerenin dışında kalmak, iş dünyası olarak bizi endişelendiriyor. Anlaşma, AB ile üyelik süreci devam eden veya ekonomik entegrasyon içindeki ülkelere de açık olabilir, olmalıdır" görüşünü kaydetti.