YURTHABER

Çanakkale
Şehirler
Şehir Seçiniz
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Ankara
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Düzce
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Iğdır
Isparta
İstanbul
İzmir
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kilis
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Şanlıurfa
Siirt
Sinop
Şırnak
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

96. kez "şafak ayini" düzenlendi

Çanakkale Kara Savaşlarının 96. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen anma törenleri kapsamında Gelibolu'daki Anzak Koyu'nda "şafak ayini" düzenlendi.

96. kez "şafak ayini" düzenlendi

Binlerce Avustralyalı ve Yeni Zelandalı, gece Çanakkale'den Gelibolu'ya giderek, törenin başlamasını uyku tulumlarında bekledi. Soğuk havadaki bu bekleyiş sırasında dev ekranlarda Çanakkale Savaşı'na ilişkin belgesel ve röportajlar gösterildi.

Avustralya Kraliyet Hava Kuvvetleri ve Yeni Zelanda Kraliyet Hava Kuvvetleri'nin müzik dinletisinin ardından tören kıtasının yerini almasıyla tören başladı.

Avustralya Gazi İşleri Bakanı Warren Snowdon, törende yaptığı konuşmada, Gelibolu'nun, çoğu genç ve tecrübesiz birçok askerleri için büyük bir macera ve bilinmezlik olduğuna işaret ederek, İngiltere İmparatorluğu'nun savunulmasında müttefik kuvvetlere batı cephesinde katılacağını düşünen askerlerin bilinmeyen bir düşmana karşı bilinmeyen savaşlarda savaşmak durumunda kaldığını belirtti.

Çıkarma hareketinin ardından Anzakları aşırı zor bir arazi, aşırı zor bir iklim gibi büyük sıkıntıların beklediğini ifade eden Snowdon, her iki tarafın da hastalık, açlık, donma gibi sıkıntılarla karşılaştığını söyledi.

Anzakların çok kararlı, cesur bir düşmanla karşılaştığını ve Osmanlı tarafının büyük bir maliyetle galip geldiğini kaydeden Snowdon, şöyle konuştu:
''Savaş bazılarının sabrını tüketti, cesaretini kırdı. Trajedi ve fedakarlıktan arkadaşlığın gücünü ve önemini ve hatta birbirlerini sevmeyi öğrendiler. Bu kanlı ve kazanılamaz savaş bizim kim olduğumuzu anlamamızda, ulusal kimliğimizi oluşturmamızda belirleyici bir andır, milliyetimizi biçimlendiren bir dönemdir. Bize beklenmedik kahramanlar sağlayan, kendimize ve birlikte büyük işler başaracağımıza olan inancımızı sağlayan bir dönem.''

Snowdon, bu törende Anzakların ve Türklerin bir arada bulunmasının neredeyse yüzyıl önce meydana gelmiş korkunç günlerden bu yana büyüyen karşılıklı saygı ve dostluğun kanıtı olduğunu belirterek, ''Anzakların ruhları yaşamaya devam ediyor. Bize güç ve ümit veren bir ruh. Kuşkusuz şimdiki nesillerimizde olan ruh'' dedi.

Yeni Zelanda Dışişleri Bakanı Murnay McCully de 96 yıl önce Anzak askerlerinin Sarı Bayır'ın bir kısmını ele geçirmek üzere geldikleri koyda yenilgiye uğramalarından bir Anzak efsanesi doğduğunu, bu efsanenin bugün Avustralya ve Yeni Zelanda halkları arasında eşsiz ve koparılamayacak bir bağın temelini oluşturduğunu ifade etti.

Aynı tarihte Yeni Zelanda, Avustralya ve Türkiye arasında da bir bağ doğduğunu söyleyen McCully, 96 yıl önce buraya gelen 8 bin 556 Yeni Zelandalıdan üçte birinin eve geri dönemediğini, yarısından çoğunun yaralandığını belirtti.

Türkiye hükümetine atalarını bu özel yerde anma fırsatı verdikleri için teşekkür eden McCully, şunları kaydetti:
''Maalesef halen çatışmalardan tam anlamıyla kurtulamamış bir dünyada yaşıyoruz. Bugün ülkelerimizin genç insanları kendi akranlarını korumak için hayatlarını riske atıyorlar. Özgürlük ve güvenlik maalesef bedelsiz elde edilemiyor, bu bedel ki çoğu zaman genç kadınların ve erkeklerin hayatlarıyla ölçülüyor. Ancak 96 yıl önce burada vuku bulmuş bu trajik olaylardan öğrendiğimiz, bir zamanlar düşman olanların yalnız uzlaşmakla kalmayıp yakın arkadaş ve birlik olabileceği ve diğerlerinin çatışmalarını beraber çözebileceği. Burada hayatlarını kaybedenleri en iyi şekilde onurlandırmalı ve diğer çatışmaları da hatırlayarak tarihten önemli bir ders çıkarmalıyız.''

Şafak törenine Türk Silahlı Kuvvetleri adına katılan iki subay, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün 1934'te Çanakkale Savaşları'nda yaşamlarını yitiren yabancı ülke askerlerinin ailelerine yönelik sözlerini Türkçe ve İngilizce olarak okudu.

Tören, iki dakikalık saygı duruşunun ardından Türkiye, Avustralya ve Yeni Zelanda milli marşlarının okunması ve alana çelenklerin konulmasıyla sona erdi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler