Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, 6 Ekim 2010 tarihinde Yeşilevler Mahallesi Demetevler Caddesi’nde, 96 yaşındaki Ayşe U’nun evine girdiği, boğazına bıçak dayayıp kulağındaki küpeleri aldığı ve tecavüz ettiği iddiasıyla tutuklu yargılanan sanık Mehmet Fatih A. (19) ile Ayşe U. ve yakınları hazır bulundu.
Yürüme güçlüğü çektiği için mahkemeye tekerlekli sandalyeyle getirilen Ayşe U, olayı sanığın gerçekleştirdiğini ve şikayetçi olduğunu söyledi.
Olay akşamı evde yalnız olduğunu ve tespih çekerek ibadet yaptığını belirten Ayşe U, "Sanık mutfak penceresi demirini kırıp içeri girmiş. Birden karşımda gördüm. ’Ben hırsızım’ dedi ve benden para istedi. Param olmadığını söyledim. ’Paran yoksa ırzına geçeceğim’ dedi ve bana eliyle vurdu. Bu sırada eve girdiğinde mutfaktan aldığı bıçağı boğazıma dayadı. ’Küpelerimi al ama namusuma dokunma’ dedim. Kulağımdaki küpeleri zorla aldı. Sonra da, yapmamasını söylediysem de dinlemedi ve ırzıma geçti" diye konuştu.
"BU YAPTI, TÜH SANA..."
Hakimin, bir kez daha bakmasını isteyip, olayı gerçekleştirenin sanık olup olmadığını sorması üzerine Ayşe U. sanığa dönerek, "Bu yaptı. Tüh sana..." dedi.
Hakkında, "nitelikli yağma, nitelikli cinsel saldırı, nitelikli konut dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme" suçlarından toplam 39 yıla kadar hapis cezası istenen sanık Mehmet Fatih A. ise suçlamaları kabul etmediğini ve iftiraya uğradığını ileri sürdü.
Sanık, arkadaşı Mehmet Ali Ş’nin kendisine komplo kurduğunu belirterek, "Bu olay nedeniyle psikolojim bozuldu. Mehmet Ali, esrarını satmak istemediğim için polisle işbirliği yaparak üzerime iftira atıyor. Bu kadın benim ninem değil atam yaşında. Hiçbir şey yapmadım. Mehmet Ali Ş’nin araştırılmasını, bu mahkemeye getirilmesini istiyorum. Bir falso verecektir" diye konuştu.
Mahkeme başkanı, cumhuriyet savcısının isteği üzerine Ayşe U’nun, ruh sağlığının bozulup bozulmadığının belirlenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumuna sevkine karar vererek, duruşmayı erteledi.