Ab Bakanı Bağış, Atlantik Konseyi Başkanı Wilson’ı Kabul Etti

Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, Türk vatandaşlarının Almanya kapısından geri çevrilmesiyle ilgili, "İtalya’nın Başkonsolosluğundan alınan bir Schengen vizesi ile AB üyesi tüm ülkelere gidebilseniz bile ilk önce İtalya'ya ardından da diğer ülkelere gitmeniz söz konusu. O açıdan Almanya, İspanya, İtalya gibi farklı ülkelerden alınan vize nedeniyle hassasiyet yaratmış. Bu uluslararası hukuk çerçevesinde yapmış oldukları izahat” dedi.

Avrupa Birliği Bakanı ve Baş Müzakereci Egemen Bağış, Atlantik Konseyi Başkanı Ross Wilson'ı makamında kabul etti. Bağış, Wilson'la Atlantik Konsey'in İstanbul'da Kasım ayında gerçekleştireceği Konseyin toplantısı hakkında görüşeceklerini belirterek, bu toplantıya özellikle enerji başta olmak üzere birçok alanda düşünürün bir araya geleceğini ve toplantının siyaset yapanla sektörde çalışanı bir araya getirdiğini söyledi.

Ross ise, İstanbul'da Kasım ayında yapılacak zirve için görüşeceklerini bildirdi.

Basın mensuplarını sorularını cevaplayan Bağış, 8 Türk vatandaşının Schengen vizesi olduğu halde Almanya'da bir görevli tarafından Almanya'ya girişlerine izin verilmemesi konusunda, konuyu Avrupa Birliği Hukuk Başkanlığının incelediğini kaydetti. Bağış, kafilenin tamamının değil sadece Schengen kuralları içerisinde hareket etmeyen 8 kişinin böyle bir muameleye maruz kaldığını ifade etti. Bağış, konuyla ilgili olarak temaslarını yaptıklarını belirterek, "Biz hiçbir zaman, hiçbir vatandaşımızın, hiçbir ülkenin kapısından çevrilmesine seyirci kalamayız. Ama vatandaşlarımızın Schengen kurallarını iyi bilerek, alırken onun kurallarıyla ilgili kendilerine yapılan bilgilendirme çerçevesinde hareket etmelerini de önemsiyoruz. Schengen vizesi alındığı zaman Schengen'i veren ülkenin edilmesi gerekiyor. Yani İtalya’nın Başkonsolosluğundan alınan bir Schengen vizesi ile AB üyesi tüm ülkelere gidebilseniz bile ilk önce İtalya'ya ardından da diğer ülkelere gitmeniz söz konusu. O açıdan Almanya, İspanya, İtalya gibi farklı ülkelerden alınan vize nedeniyle hassasiyet yaratmış. Bu uluslararası hukuk çerçevesinde yapmış oldukları izahat. Herhangi bir şekilde uluslararası hukukun kurallarına çıkıldığı tespit edilirse, bu konuda resmi temaslarımızın tonunu arttıracağımızın kimsenin şüphesi olmasın" şeklinde konuştu.

Annan'ın Suriye ziyareti konusunda Bağış, zulümle abat olunmayacağını başından beri söylediklerini kaydederek, Esad'ın Suriye’yi bu şekilde yönetemeyeceğini vurguladığını belirtti. Bağış, "Annan'ın çabalarını önemsiyoruz ama maalesef Sayın Esad'ın bu süre içinde kendi halkına karşı uyguladığı sistematik saldırıların devam ettiğini uzun süredir takip ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Bağış, “Türkiye olarak bir an evvel Suriye'de barışın hakim olmasını ve insanların, bütün komşularımızın hiçbir ayrım yapmadan inançlarına, etnik kökenlerine ayrım yapmadan bütün Suriyelilerin huzur içinde yaşamasını arzu ediyoruz" dedi.

Tutuklu milletvekilleriyle ilgili olarak Bağış, 3. Yargı Paketi'nin belli bir kesime yaranma olarak yapmadıklarının altını çizerek, "AB standartlarında hukuk, hepimize lazım. O yönde atılan adımları önemsiyoruz. Tabi hukukçuların Yargı Reformu paketi içindeki maddeleri yorumlayıp, ona göre karar almaları gerekir. Ülkemizin en hayırlısını, ülkemizin imajı için en hayırlısının gerçekleşmesini diliyorum" diye konuştu.

Yunanistan Dışişleri Bakanı Dimitris Avramopulos'un Yunanistan'ın kara sularının genişletilmesi söylemiyle ilgili olarak Bağış, "Son dönemdeki açıklamalarını bu sabah gerçekleşen güvenoyu öncesi iç politikaya dönük olarak mesajlar olarak algılamak gerekir. Şimdi Yunanistan'da güvenoyu alan bir hükümet var. Anadolu'nun tabiriyle 'taç giyen başa, akıl gelir' Türkiye ile iyi geçinmek, Türkiye ile ilişkileri arttırmak Yunanistan'ın çıkarları gereğidir. Bizim de amacımız komşularımızla dostane ilişkiler içinde olmaktır. Türkiye'ye dostluk gösteren, dostluk görür" dedi.

Fransa Cumhurbaşkanı Hollande'ın seçimler öncesi verdiği sözde 'Ermeni soykırımı' sözünün değerlendirmesini yapan Bağış, Türkiye'nin yaklaşımlarının belli olduğunu ifade etti. Bağış, "Hollande'ın seçimlerde aldığı oy oranı, almadığı oy oranının hemen hemen eşit olduğundan dolayı zannediyorum kendisi siyasi tabanını genişletme çabası içinde. Ama biz söylemlere değil, eylemlere bakıyoruz" dedi.