YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Abd Dışişleri’nden Erıc Rubın Adana'da

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakan Yardımcısı Muavini Eric Rubin, ülkesinin Türkiye'nin güvenlik ve istikrarına...

Abd Dışişleri’nden Erıc Rubın Adana'da

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakan Yardımcısı Muavini Eric Rubin, ülkesinin Türkiye'nin güvenlik ve istikrarına büyük önem verdiğini belirterek, "ABD olarak Türkiye'nin güvenliğine kendimizi adamış bulunuyoruz" dedi. Rubin, Başbakan Erdoğan ile Başkan Obama arasındaki dostluğun iki ülke ilişkilerine de ayrı bir güç kattığını söyledi.

ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Muavini Eric Rubin, bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere Adana'ya geldi. ABD'nin Adana Konsolosluğu'nda ulusal haber ajanslarının temsilcileri ile buluşup sohbet eden Eric Rubin, Türkiye'nin ülkesi için büyük önem taşıdığını anlattı. Rubin, Başkan Obama ve Başbakan Tayyip Erdoğan arasındaki sıkı dostluğun katkısı ile iki ülke arasındaki işbirliği ve ilişkilerin dinamik bir şekilde güçlenerek arttığını kaydetti. Amerika'nın Türkiye ile ilişkilerinin son 10 yılda AK Parti iktidarı ile her alanda güçlü ve dinamik bir şekilde geliştiğini anlatan Rubin, "ABD ile Türkiye arasındaki ticari, ekonomik ve kültürel ilişkiler son 10 yılda önemli gelişme kaydetti. Yanıbaşınızda Suriye ile ilgili olarak çok önemli sorunlarla karşı karşıyayız. Ve bu sorunlarla birlikte mücadele edeceğiz. Çok önemli bir şekilde şunu vurgulamak istiyorum ki, biz Türkiye'nin güvenliğine ve korunmasına kendimizi adamış durumdayız. Türkiye'yi hem yarım yüzyıldır NATO üyemiz olduğundan hem de çok yakın dost ve müttefikimiz olduğundan dolayı çok önemsiyoruz" diye konuştu.

Ülkesinin Türkiye'ye güvenlik konularındaki desteğin yanısıra aynı zamanda insani boyuttaki mülteci sorunu ve buna ilişkin giderler konusun da destek olduğunu anlatan Rubin, "Dünya'daki herkesle birlikte Suriye'de yaşanan trajediyi üzüntüyle izliyoruz. Sadece Türk hükümeti değil Türk halkı tarafından bu ülke insanına karşı gösterilen cömertliğe de teşekkür ediyoruz. Bunun ekonomik sonuçları olduğunu, toplumun bütün kesimlerini etkilediğini de biliyoruz" ifadesini kullandı.

TÜRKİYE DÜNYAYA ÖRNEK

Türkiye'nin son dönemde ekonomik, siyasi, kültürel ve sosyal alanda kendilerini de son derece etkileyen bir dinamizm sergilediğine dikkat çeken Rubin, bu ekonomik canlanma ve başarının dünyaya örnek teşkil ettiğini ifade etti.

Ülkesi ile Türkiye arasında son zamanlarda liderler arasında gelişen dostluğun da katkısı ile çok yakın bir işbirliği ortaya çıktığını kaydeden Rubin, "Öyle görüyorum ki Başbakan Erdoğan ile Başkan Obama arasındaki kişisel dostluk ve yakınlık diğer vatandaşlara da gün be gün yansımakta. Bu dostluk ve işbirliği, sorunlara ve meydan okumalara karşı başarılı olacaktır" dedi.

Suriye konusunda bir uzlaşı ve demokratik yapının ortaya çıkması için ABD olarak çabalarının sürdüğünü anlatan Rubin, yakın zamanda bu ülkede bir araya gelen grupların oluşturduğu güçlü muhalefetin bu süreçte önemli bir kilometre taşı olduğunu vurguladı.

BM'de Filistin'in tanınması konusunda yapılan oylamaya ülkesinin İsrail ile birlikte karşı oy vermesi konusundaki bir soruyu da cevaplandıran Rubin, "Filistin ile İsrail arasındaki barış yolu Dışişleri Bakanımızın da belirttiği gibi Washington'dan değil Kudüs ve Ramallah'dan geçer. BM'de kaydedilen bu gelişmenin İsrail ile Filistin arasındaki anlaşmazlığa bir çözüm olacağını düşünmüyoruz. Filistin-İsrail geriliminin Başkan Obama'nın ikinci dönemde de en önemli gündem maddesi olacağını biliyoruz. Bu sorunun iyi bir yöne gitmesini istiyoruz. Ülkeler arasındaki görüş farklılığı ‘Filistin devletini nasıl kurabiliriz’ konusundaki taktik üzerindeki anlaşmazlıktan kaynaklandığını düşünüyorum" dedi.

Türkiye'nin NATO üyesi bir ülke olarak olası bir sınır tehdit ve tehlikesine karşı Patriot talep ettiğini hatırlatan Rubin, "Türkiye bizim müttefikimiz ve Türkiye kendisine komşu olan bir ülkenin iç savaş sonuçlarıyla uğraşır durumda. Türkiye Brüksel'e başvurarak müttefiklerinden yardım istedi. Hem NATO hem de ABD üzerine düşeni yapacaktır" dedi.

Türkiye'nin son dönemde izlediği aktif dış politikanın ABD'nin işini kolaylaştırıp kolaylaştırmadığı yönündeki bir soru üzerine Rubin, "Türkiye dinamik bir dış politika yürütüyor. Dış politikanın yanısıra, ekonomik, kültürel olarak çok dinamik. Önceki dönemle kıyasladığımız zaman daha aktif, daha dinamik daha güçlü olduğunu söyleyebiliriz. Beraber daha fazla şeyler yapıyoruz. Sürekli kontak halindeyiz. Ticaretimizde de önemli artış var. Öyle inanıyorum ki Türkiye tam demokrasiye geçtiği zaman bizim partnerliğimizin daha önemli bir hal alacağını söyleyebilirim" yanıtını verdi.

Rubin, Türkiye'nin PKK ile mücadelesini desteklediklerini ve daha fazla katkı sağlamak için çaba içinde olduklarını da belirterek, özellikle bu sorunun çözümü noktasında hükümetin sosyal alandaki çalışmalarını çok önemsediklerini dile getirdi.

Eric Rubin, sözlerinin sonunda Suriye'deki sürecin ne zaman biteceğine ilişkin bir öngörülerinin olmadığını ancak en kısa zamanda bu krizin çözülmesini istediklerini vurguladı. Uluslararası kamuoyu olarak sadece beklentinin ötesinde aktif çaba gerektiğinin altını çizen Rubin, "Hedefe dönük çalışmalıyız. Hem uluslararası unsurlar arasında hem Suriyelilerin kendi aralarındaki işbirliği göze çarpmakta. Doha'da yapılan bu anlaşma bu açıdan önemli. En önemli öncelikli konumuz arasında ve Türkiye ile işbirliği içinde çalışıyoruz" dedi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler