HABER

ABD, Kuzey Irak'a operasyona destek vermeyecek

İSTANBUL (ANKA) - Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) ABD Temsilcisi Abdullah Akyüz, ABD kamuoyunun Türkiye'nin terörle mücadelesini desteklediğini, ancak PKK ile mücadele ederken Kuzey Irak'ın "cezalandırılmasını" asla tasvip etmeyeceğini söyledi.

Akyüz, "Başından beri ABD, Türkiye'nin Kuzey Iraklı Kürtlerle iletişim içinde olmasını ve sorunların beraberce halledilmesini istiyor. ABD yönetimi PKK ve Kürt sorununun sadece Kuzey Irak boyutu ile halledilemeyeceğini, Türkiye'nin de kendi içinde bu konuda siyasi, ekonomik ve askeri olarak atması gereken adımlar olduğunu düşünüyor" dedi.

-"ERDOĞAN-BUSH GÖRÜŞMESİ ÇOK ABARTILMAMALI"

Türkiye-ABD ilişkilerinde gelinen son noktayı ve olası gelişmeleri ANKA Review'a değerlendiren Akyüz, 5 Kasım'da gerçekleştirilen Erdoğan-Bush görüşmesinin Türkiye'nin kazanımları itibariyle çok fazla büyütülmemesi gerektiğini söyledi. ABD'nin terörle mücadele konusunda çok daha somut adımlar atması gerektiğini vurgulayan Akyüz, "Ancak ABD'nin taahhütlerinin çok büyük bir adım olduğunu düşünmüyorum. Oradaki Kürt yönetimine daha ciddi baskı uygulayabilirlerdi terörizmle mücadele konusunda. Bu kuvvette bir mesaj göremedik. Tabi ki olumlu bir görüşme oldu fakat Türkiye'nin o kadar da abartacak bir kazanımı olmadı" diye konuştu.

-"ABD, TÜRKİYE'NİN KUZEY IRAK İLE İYİ İLİŞKİLER KURMASINI İSTİYOR"-

Türkiye'nin Kuzey Irak'a kapsamlı bir askeri harekatta bulunmasının ABD'de hem siyasi hem de ekonomi çevrelerini tedirgin ettiğine işaret eden Akyüz, ABD kamuoyunun Türkiye'nin terörle mücadelesine destek verdiğini, ancak bu mücadelenin "Kuzey Irak'ı cezalandırma" pahasına yapılmasını tasvip etmeyeceğini kaydetti. PKK'nın son saldırılarının ardından alınan tezkere kararının, ABD'de genel olarak destek gördüğüne hatta bu konuda Başkan Bush ile dalga geçen tv şovları yapıldığına işaret eden Akyüz, şöyle konuştu:

"Özellikle AB'nin Irak'a girme sebebleri, İsrail'in Lübnan'a savaş ilan ettiğinde kendini haklı gösteren argümanları ortadayken, Türkiye'nin askeri operasyonuna destek verilmediğine ilişkin çok sayıda makale yayınlandı ABD medyasında. Yani Türkiye mücadelesinde haklı görülüyor, fakat bu ancak terörizme karşı bir mücadele vermek şartıyla olursa destek görüyor. Yoksa, bazı kesimlerin arzuladığı gibi, Kuzey Irak Kürt yönetimini cezalandıracak bir operasyon, ABD'de hiç bir zaman tasvip görmedi, görmez de. Başından beri ABD, Türkiye'nin Kuzey Iraklı Kürtlerle iletişim içinde olmasını ve sorunların beraberce halledilmesini istiyor. ABD yönetimi ve kamuoyu, Türkiye'nin Kuzey Irak'a yönelik bir askeri harekatını kesinlikle tasvip etmez. ABD, PKK ve Kürt meselesini çok daha geniş bir resim olarak görüyor. Bu olayın sadece Kuzey Irak boyutu ile halledilemeyeceğini, Türkiye'nin de kendi içinde bu konuda siyasi, ekonomik ve askeri olarak atması gereken adımlar olduğunu düşünüyor."

-"ERMENİ DİASPORASI, TÜRKİYE'DEKİ İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ SORUNLARINI KULLANIYOR"-

ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'de kabul edilen "Ermeni soykırımı" karar tasarısına ilişkin durumu da değerlendiren Akyüz, Türkiye'nin Ermeni diasporasının iddiaları karşısında eksiklikleri ve hataları olduğunu ancak Türkiye ne yaparsa yapsın engelleyemeyeceği de bazı durumlar olduğunun altını çizdi. Türkiye'nin yıllardır bu konuları konuşmayarak, tartışmayarak, tarih kitaplarında adeta geçiştirerek bir bilgisizlik ortamı oluşturduğunu ifade eden Akyüz, "Türkiye'deki demokratikleşme ortamı, ifade özgürlüğüne ilişkin kısıtlamalar, 301. madde gibi konular diaspora tarafından Türkiye'ye karşı kullanılıyor. Türkiye'nin bu eksiklikleri, adeta 'Ermeni Soykırımının tezahürü' gibi algılanıyor ve Türkiye'nin aleyhine kullanılıyor" diye konuştu.

Akyüz, Ermeni diasporasının ve destekçilerinin "Ceza Kanununda 301. madde gibi bir maddesi bulunan ve bununla Nobel ödüllü yazarını yargılayan, bir Ermeni vatandaşını yargılayan ve bu vatandaşı öldürüldükten sonra yürütülen süreçte türlü sorunlar çıkaran bir ülke, Ermeni Soykırımı'nı da yapmıştır" şeklindeki argümanlarla taraftar topladığına dikkat çekti.

-"ERMENİSTAN İLE İYİ İLİŞKİLER KURULMASI DİASPORAYI ÇOK ZAYIFLATIR"-

Türkiye'nin AB üyeliğine karşı lobilerin de kendi politik amaçları için "Ermeni Soykırımı" meselesini kullandığına işaret eden Akyüz, "Bu anlamda, bizim çok daha dikkatli bir politika izlememiz gerekiyor, iletişim politikamız çok iyi olmalı. Ama yine de diasporalara yönelik olarak yapabileceğimiz pek fazla şey olduğu kanaatinde değilim. Türkiye'nin daha çok Ermenistan ve Kafkaslardaki ortama yönelmesinin, o ilişkileri iyileştirmeye yönelik atacağı adımların daha etkili olacağını düşünüyorum" değerlendirmesinde bulundu.

Akyüz, Ermenistan ile iyi ilişkiler kurulmasının diasporanın tezlerini ve gücünü çok büyük oranda zayıflatacağını belirterek, "Böyle bir durumun etkileri yıllar sürer. Ama Yunanistan ile ilişkilere baktığınız zaman, Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişki 1999'dan itibaren yumuşamaya başlayınca, ABD'deki Yunan lobisi ortalıktan çekildi" dedi.

-"DÜNYA HILLARY CLINTON'UN BAŞKAN OLMASI İLE RAHATLAR"-

ABD'de önümüzdeki dönemde gerçekleştirilecek başkanlık seçimlerinde, şu anda en favori ismin eski başkan Bill Clinton'un eşi Hillary Clinton olduğunu dile getiren Akyüz, "Clinton'un ismi başkanlık için geçmeye başladığından beri, Cumhuriyetçiler kendisi hakkında bir yıpratma politikası izliyor. Bu karalama kampanyası öyle bir noktaya geldi ki, yarın Clinton'un adaylığı kesinleşirse, ortaya ne gibi iddialar atılır kimse bilemez" diye konuştu. Akyüz, dünyada artık herkesin diyaloğa daha açık bir ABD yönetimi görmek istediğini vurgulayarak, şunları söyledi:

"Yerine kim gelirse gelsin, Bush'un gitmesi dünyaya rahat bir nefes aldırır. Clinton'un seçilmesi ise büyük rahatlama yaratır. Çünkü dünya Clinton'dan, geçmişte yapılan hataları düzeltmeye yönelik, yeni bir diyalog ortamı yaratmaya yönelik politikalar bekliyor. İşin Türkiye boyutuna gelirsek, Clinton'un Ermeni Yasa Tasarısı'nı desteklediğini biliyoruz. Ama Clinton, Türkiye'nin ne kadar önemli bir ülke olduğunun da farkında.

En Çok Aranan Haberler