ABD 'deki ara seçimlerde Kongre'nin Temsilciler Meclisi kanadında çoğunluğunu korumayı başaran Cumhuriyetçi Parti , 50 üyeyi geçtiği Senato'da da çoğunluk sağlamış oldu. Bu ABD Kongresi'nin her iki kanadının da muhalefetin eline geçmesi anlamına geliyor. Bu sonucu daha önceden tahmin eden analistler, ortaya çıkacak tablonun Başkan Obama için bir tür "topal ördek" sendromu anlamına geleceğini söylemişlerdi. Fiili durum ABD'de Cumhuriyetçilerin elinde bir yasama ve Demokratların elinde bir yürütme olarak gösteriliyor.
Amerikalı seçmenler, 435 üyeli Temsilciler Meclisi'nin tamamı, Senato'nun 36 sandalyesi ve 38 eyaletin valisi ile eyalet meclislerinin üyelerini belirlemek için dün oy kullandı. Seçimin ardından Cumhuriyetçi Partili üyeler, Senato’da da çoğunluğu sağlayacak sandalye sayısına ulaştı. Bu şekilde Kongre’nin iki kanadı da muhalefet partisinin kontrolüne geçti.
KRİTİK ALTI EYALETTE CUMHURİYETÇİLER KAZANDI
İktidardaki Demokrat Parti, düne kadar Senato’da 55 sandalyeye hakimdi. Ancak Cumhuriyetçi adaylar, dünkü seçimlerde kilit altı eyalet olan Arkansas, Colorado, Montana, Kuzey Carolina, Güney Dakota ve Batı Virginia’da Senato sandalyelerini kazandı ve çoğunluğa sahip oldu.
Sandıkların tamamının kapanmasına kısa bir süre kala, Senato’daki Cumhuriyetçi grubun lideri Mitch McConnell, kendi eyaleti Kentucky’yi kazanmıştı. Senato’daki altıncı döneminde, bir altı yıl daha hizmet verecek olan McConnell, bundan sonra “Senato Çoğunluk Lideri” olarak anılacak.
DEMOKRATLARA AĞIR DARBE
Bu ara seçimlerde Senato’nun 100 üyesinden 36’sı seçimlere gitti. Önemli kayıp yaşayan Demokrat Parti 2007’den bu yana Senato’da çoğunluktaydı.
Ayrıca 435 üyeli Temsilciler Meclisi’nde zaten çoğunluğa sahip olan Cumhuriyetçi Parti, son seçimle sandalye sayısını mevcut 233’ün üzerine çıkarıyor. Dün ayrıca 50 eyaletin 36'sında valilik seçimleri de yapıldı.
Seçim sonuçları, Başkan Obama’nın son iki yılında Kongre’nin kimin hakimiyetinde olacağını göstermesi açısından oldukça önemli.
Obama’ya kamuoyu desteği son aylarda yüzde 40’lara kadar geriledi. Obama’nın iki yıl önce ikinci kez kazandığı seçimlerde kendisine destek veren eyaletlerin önemli bir kısmı Cumhuriyetçilere kaydı. Bu seçimlerde Obama’nın adı oy pusulalarında geçmese de, Cumhuriyetçi Parti, seçim stratejisini Obama’nın giderek azalan popülaritesine yatırdı.
Obama’nın azalan kamuoyu desteği, bazı Demokrat Partili politikacıların seçim kampanyasına Başkan’ı çağırmayı reddetmesine yol açtı. Bazı Demokrat Partililer seçim kampanyasında, sağlık reformu ve enerji gibi konularda Obama’yla uyuşmadıklarını dahi savundu.
YENİ ANLAŞMAZLIKLAR YOLDA
Cumhuriyetçiler’in Kongre’nin iki kanadını ele geçirmesi, Obama yönetimiyle yeni anlaşmazlıkların kapısını aralayabilir. Örneğin bazı Cumhuriyetçiler, Obama’nın en büyük başarılarından biri olan Sağlık Reformu’nu iptal edebileceklerine bile işaret ediyor. Sağlık Reformu, hatalı start almış olsa da milyonlarca sigortasız Amerikalıya sağlık sigortası vermişti. Cumhuriyetçi Partililer, Sağlık Reformu’nu federal hükümetin “gereksiz müdahalesi” olarak görüyor.
Cumhuriyetçiler Başkan Obama’nın Ebola’yla mücadele politikasını, Kanada’dan gelen doğal gaz boru hattına izin vermesini ve özel sektöre yönelik kısıtlama politikalarını da hedef aldı. Ayrıca Obama, Ukrayna’ya müdahale eden Rusya’ya yönelik tavrı ve IŞİD’e karşı düzenlenen Amerikan hava saldırılarına izin vermesinden dolayı muhalefetin eleştirilerine hedef oldu.
Gözlemcilere göre Cumhuriyetçiler çoğunluğu ele geçirerek Obama yönetiminin son iki yılındaki icraatını tamamen kilitleme gücüne sahip oldu.
Demokrat ve Cumhuriyetçi partilerin son dönemde en çok çekiştiği konular arasında devlet harcamaları ve vergilendirme politikasıyla, göçmenlik reformu da bulunuyor. Nitekim harcamalar konusunda yaşanan anlaşmazlık, geçen yıl bütçesi kesilen federal hükümetin üç hafta boyunca faaliyet gösterememesine yol açmıştı.
Obama, Cumhuriyetçi Parti’nin idaresindeki Temsilciler Meclisi’nin kapsamlı göçmenlik reformunu onaylamayı reddetmesi üzerine yürütme yetkisini kullanma uyarısında bulunuyor. Ancak Cumhuriyetçi muhalefet, Obama’nın bu konuda tek yanlı adım atmasına engel olacak girişimde bulunacaklarını bildirdi. Obama yönetiminin büyük destek verdiği Göçmenlik Reformu, Amerika’ya yıllar önce giriş yapmış milyonlarca kaçak yabancıya hukuki statü kazandırarak, uzun vadede ikamet ve çalışma izni sağlıyor.