ABD Dışişleri Bakanlığı Türkiye'nin Gülen'in iadesini resmi olarak talep ettiğini ancak Türkiye'nin gönderdiği belgelerde darbe teşebbüsü iddiasının bulunmadığını belirtti.
ABD Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'nin, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen'in iadesini resmen talep ettiğini bildirdi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner, günlük basın brifinginde, FETÖ elebaşı Gülen'in iadesine ilişkin soruları da yanıtladı.
Türkiye'nin, ABD'nin Pensilvanya eyaletinde yaşayan Gülen'in iadesine yönelik talebe dair herhangi bir güncellemenin olup olmadığının sorulması üzerine Toner, "Türkiye'nin, Gülen'in iadesini talep ettiğini teyit edebiliriz.” dedi.
Toner, şu aşamada iadeye ilişkin belge ve materyalleri değerlendireceklerini belirterek, söz konusu talebin 15 Temmuz'daki darbe girişimiyle ilgili olmadığını kaydetti.
Talebe ilişkin daha fazla bilgi veremeyeceğinin altını çizen Toner, darbe girişimi dışında "diğer sebeplerden dolayı" Gülen'in iadesinin istendiğini söyledi.
Eski Büyükelçi Jeffrey: ABD'nin atabileceği adımlar var
ABD'nin eski Türkiye Büyükelçisi James Jeffrey, Biden'in ziyareti öncesi dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Jeffrey, Gülen'in iadesiyle ilgili bir soru üzerine şöyle konuştu: "Amerikan hükümetinin idari açıdan iade talebi sürecini hızlandırmak için atabileceği adımlar olduğunu düşünüyorum. Amerikan hükümetinin Gülen hareketi ve Fetullah Gülen’e baskı amacıyla hukuki işlem ya da cezai işlem olmaksızın sırf eylemleri Amerikan çıkarlarına karşı olabilecek bir kişi olduğu gerekçesiyle atabileceği adımlar da var" dedi. Jeffrey darbe girişimine ilişkin kişisel yorumunun sorulması üzerine ise "İtiraflar, muhtemel gizli dinlemeler ve diğer kanıtlara bakmadan önce bile, bu Gülenciler'i işaret eden birolay" dedi.
DW Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Jeffrey, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'in Türkiyeziyareti için "İlk konu Fethullah Gülen ve iade sürecinin durumu olacaktır diye düşünüyorum. İkinci olarak da iki tarafta da gördüğümüz oldukça sert söylem ve yanlış anlamalar konusunda görüşülecektir. Ve bu eminim ana tartışma konusu olacaktır" diye konuştu.
Jeffrey, 'bu ziyaret neyi değiştirebilir?' sorusu üzerine şöyle konuştu:
Sanırım öncelikle iki tarafın da tonu düşürmesi gerekiyor. Amerikan tarafındaki söylemle ilgili bazı sorunlar oldu. Kerry NATO hakkında konuşuyor. Bazı generaller meslektaşlarının hapse atılmasından şikâyet ediyor. Türkiye’de olanlarla ilgili Amerikan tarafında pek çok yanlış anlama var. Türk tarafında bu duygu hâkim ve tehdit içeren bir ifadeyle “ABD ya Fethullah Gülen’i ya da Türkiye ile ilişkileri seçer” diyorlar. ABD Türkiye’nin çıkarlarını gözetmeye çalışmalı. Siyasi ve idari anlamda bunu hepimiz anlıyoruz. Ancak yasal açıdan, Fethullah Gülen hukuki bir konu ve hakkında ABD’deki hukuk sisteminin karar vermesi gerek. Yönetim, bürokrasi yani Obama hükümetinin bunda belirli bir rolü olabilir ancak sonuçta karar yargıya ait. Amerikan yönetimi konuyu yargıya götürür ve yargı karar verir" dedi.
DÜŞÜNEBİLDİĞİM TEK GRUP GÜLENCİLER
Jeffrey, darbeye ilişkin görüşünün sorulması üzerine "Benim şahsi görüşüm bunun çok açıkça gizli bir tertip olduğu yönünde. Ordu tarafından yapılmadı. En azından ordunun büyük bir kısmı tarafından yapılmadı. Bunu dışarıda bırakabiliriz. Bu önceki darbelerden çok farklı. Çok sayıda subayın dâhil olduğunu göz önüne alınca, bu, bu tertibin çok önceden hazırlanıp hükümetten gizlendiğini ortaya koyuyor. Bu ordu içinde çok organize, disiplinli ve ideolojik bir grubun varlığını gerektiriyor. Bu kriteri karşılayan düşünebildiğim tek grup Gülenciler. İtiraflar, muhtemel gizli dinlemeler ve diğer kanıtlara bakmadan önce bile, bu Gülenciler'i işaret eden bir olay" dedi.
Jeffry "Bir röportajınızda “Gülen hareketiyle ilgili tecrübelerim oldu” demiştiniz. Bu hareket hakkında neler söyleyebilirsiniz?" sorusunu da şöyle yanıtladı:
Benim deneyimim yargıya ve polise sızmalarıydı. Genel ve özel olarak Balyoz davasında ya da MİT Başkanı hakkında soruşturma izni olayında hükümete karşı çabalarını gördük. Ayrıca açıkça siyasi amaçlı olan yolsuzluk davalarını da. Burada bu davaların doğru olup olmadığı yorumunu yapmıyorum. Sadece zamanlama ve amaç Gülen hareketi için siyasiydi. Bağımsız yargı tarafından yapılmadı.
Jeffrey Gülen'in iadesiyle ilgili de şunları söyledi:
İlerleme kaydedeceğimizi düşünüyorum. Amerikan hükümetinin idari açıdan iade talebi sürecini hızlandırmak için atabileceği adımlar olduğunu düşünüyorum. Amerikan hükümetinin Gülen hareketi ve Fethullah Gülen’e baskı amacıyla hukuki işlem ya da cezai işlem olmaksızın sırf eylemleri Amerikan çıkarlarına karşı olabilecek bir kişi olduğu gerekçesiyle atabileceği adımlar da var. Bunlar Adalet Bakanlığı’nda görevli insanlardan ziyade Başkan Yardımcısı Biden ile tartışabileceğiniz konular.[
Adil Öksüz'den GPS cihazı çıktı](https://www.mynet.com/adil-oksuzden-gps-cihazi-cikti-110102600634)