HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Abdülkadir Selvi'den ilginç iddia: Banyolarda kamera var

Yeni Şafak gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi, 17 Aralık'ta başlayan yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla ilgili ilginç bir iddiayı dile getirdi.

Abdülkadir Selvi'den ilginç iddia: Banyolarda kamera var

Yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla birlikte yeniden gündeme gelen ‘kaset komplosu’ furyasına Yeni Şafak yazarı Abdülkadir Selvi İlginç bir iddiayla katıldı.

Operasyonun hükümet ve cemaat arasındaki gerilimin devamı olduğu düşüncesini yineleyen Selvi, operasyon yapılan bakanların Gülen cemaatine her zaman yakınlık gösteren bakanlar olduğunu belirtti. O bakanların Gülen cemaati üyelerini çok yakınlarında tutmalarının kurbanı olduklarını ima eden Selvi, cemaatin başka bazı bakanlar için de 'operasyon' yapabileceğini iddia etti.. Selvi, yeni başlayacak ‘operasyonlar’ için yöntem tahminini ‘kaset’ olarak açıklarken “Bir türkü vardı. Karakol'da ayna var diye. Şimdi yeni bir beste var. Banyolarda kamera var diye” dedi.

İşte Abdülkadir Selvi’nin yazısından bir bölüm:

Son aldığım bilgiye göre, kabine değişikliği bugün de yapılmayacak.
Başbakan Erdoğan 'ın, 22-24 Aralık tarihlerinde yapacağı Pakistan gezisinden sonraya kaldı.
İstanbul operasyonu ile yaşanan sarsıntının bir aşamaya ulaşması beklenecek.
Kabine revizyonunun Belediye Başkan adayı olan 3 bakan ile operasyonda ismi geçen 4 bakanla sınırlı kalmayacağı artık belli oldu. Ancak hangi ölçüde gerçekleşeceği Başbakan'ın takdirine bağlı.
İstanbul'daki yolsuzluk operasyonu AK Parti açısından da bir sınava dönüştü.

Bir iktidar partisinde bazıları yanlış bir iş yapmış olabilir ama onun karşısına önce biz dikiliriz.
Bu konuda duruşumuz nettir...
Ama bu operasyonun perde arkasındakileri görmemize ve bundan nasıl bir siyasi sonuç elde edilmek istendiğini anlamamıza engel değil.
Teknik takiplerin bir kısmı 6 ay ya da 1 yıl önce tamamlanıyor.
Görevden alınan İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın'ın da 1 yıldır bunu bildiği söyleniyor.
Ancak operasyon için yerel seçimlerden 1 ay öncesi planlanıyor.
Hem de eşzamanlı olarak 23 ilde belediyelere yönelik geniş çaplı bir operasyon için hazırlık yapılıyor.
Ancak dershanelerle ilgili süreç, operasyon takviminin öne alınmasını sağlıyor.
Dershanelerle ilgili ajite edici taslak 14 Kasım tarihinde yayınlanmıştı.
Bunun üzerine Gülen hareketi çok baskın bir şekilde tehdit ve şantaj ağırlıklı bir kampanya yürüttü.
Başbakan Erdoğan ise buna karşı direndi, boyun eğmedi.
Şimdi görülüyor ki, operasyonların düğmesine o tarihte basıldı. Aralık ayının başını kast ediyorum.
Elbette ki, 'Hırsızın hiç suçu yok mu?'
Elbette ki var. Hem de en büyük suç onlara ait.
Dershaneler tartışması başladığı günlerde, 'Bizim bu konuda hiçbir meşru sınırımız yok' demişlerdi.
Bunun ne olduğunu gördük, görmeye devam ediyoruz.
Şimdi 4 bakanın ismi ön plana çıktı.
Bu bakanların bir kısmı bakanlığını Gülen hareketinin hizmetine sunan isimlerdi.
Yurtdışı gezilerinde özel uçaklarının başköşesinde Gülen grubu yöneticilerini eksik etmiyorlardı.
Yurtdışı temasları sırasında Gülen grubuna ait okulları ziyaret etmeyi ihmal etmiyorlardı.
Koruma görevlilerinden, özel kalem müdürlerine ve danışmanlarına kadar, 'Mahremleri'ni Gülen grubundan yetişmiş isimlere açmışlardı.
Sonuç ne oldu?
Peki sonuç ne olacak?
Bu ikinci sorumdan, haklarında hazırlık yapılan yeni bakanları kast ediyorum.
Bir türkü vardı.
Karakol'da ayna var diye.
Şimdi yeni bir beste var.
Banyolarda kamera var diye...

Güncel haberler

En Çok Aranan Haberler